ONE SHOT İS COMİNG(Stony,Stucky,Thorki)

BABALARIM~(STUCKY)

Hikayemize başlamadan önce bunun bir alternatiflik olduğunu düşünmenizi isteyeceğim. Kaptan Amerika: Kış askeri filmindeki Bucky'nin trenden hiç düşmediğini ve Steve'in gemiyi buza hiç çakmadan zafer kazandığını hayal edin lütfen. Sizin için yazdığım hikaye bundan sonrasında olan yaşantı ile ilgili olacak. Bu arada Peggy ve Kaptan arasındaki ilişki ilerlemedi. Dostlar yani.

sedaderya1234 'ün verdiği fikirle ve benim kalemimle yazıya dökülmüş bir hikayedir.

İyi okumalar.

&

Steve mutlulukla bira kupasını arkadaşlarıyla birlikte havaya kaldırıp tokuşturdu. Red Skull'u ve Hydra'yı büyük bir yenilgiye uğratmışlardı. Ve şimdi zaferi kutluyorlardı. Grubu mükemmel askerlerden oluşuyordu ama dostlukları daha da mükemmeldi. Tâbi her zaman ki gibi kendisini destekleyen Bucky olmasaydı belki de Red Skull'u durdururken ölecekti. Ona herşeyini borçluydu. Gemide kendisine çok yardımcı olmuştu.

Birasını yudumlarken kupasının üzerinden mavi bakışlarını Bucky'e kenetledi. Her zaman neşeli ve hayat dolu olan O'ydu. Serumu almadan önce her zaman kendisine yapılan zorbalıklardan kurtarmış, elinden geldiğince her anında yanında olmuştu. Bucky hayatında büyük bir yer kaplıyordu ve yine olsa onu kurtarmak için Hydra üssünü tek başına basardı.

Bucky'nin bakışları kendisine dönünce utanarak anî bir hareketle yerinde doğruldu ve birayı asker üniformasına döktü.

"Size iyi eğlenceler..."diyerek arkadaşlarının yanından hızla ayrıldı. Birayı ceketine dökmek gerçekten de tam zamanlı kurtarıcı olmuştu. Bu sayede yüzünün kızarıklığı görünmeden yanlarından ayrılmıştı.

Kapıya ulaştığında Bucky ona yetişti ve omzuna doğru kolunu attı. "Beni beklemeden eve gidiyorsun demek. Oldu mu şimdi?"

Steve gülümsedi. "Sensiz bir yere gitmek istemem Buck. Ama üzerime içki döküldü. Gitmem gerekiyordu."

Bucky onunla birlikte yürürken birşey söylemedi. Sadece yüzünde bir gülümseme belirmişti.

Steve yol boyunca onun sıcaklığını yanında hissederek yürüdü. İçinde uyanmış olan hisler kesinlikle dostça duygular değildi ama kendine engelde olamıyordu.

Eve varır varmaz ceketini çıkarıp sabunla köpürttüğü bir bezle biranın döküldüğü yeri sildi.

"Steve öyle leke çıkacak mı?"

"Bilmiyorum. Umarım çıkar. Kuruyunca anlaşılır."

Köpük olan kısmı bir de temiz bir bezle sildi ve kuruması için askıyla kapının arkasına astı.

Kravatını ve gömleğini de çıkardı. Üzerindeki beyaz atleti de çıkaracakken Bucky'nin elini sırtında hissetti ve donup kaldı. Önünü ona dönmeden neler olacağını merak ediyor ve bunu bekliyordu. Kalp atışları hızlanmış, nefes alışları sıklaşmıştı.

Bucky'nin sıcak eli atletinin içine girip teninde dolaştıkça bir ateşin bütün vücuduna hücum ettiğini hissetti.