Rabia, inancına ve değerlerine sıkı sıkıya bağlı, güçlü bir kadındır. Dış dünyanın baskılarına rağmen, kendi yolunda kararlılıkla yürümeye devam eder. Ancak bu yolda, inancını savunduğu bir tartışma sonucunda kendini mahkemede bulur. Davayı açan Pelin'in amacı, Rabia'yı susturmak ve onun inançlarını sorgulamaktır. Mahkeme süreci ilerlerken, Rabia'nın yolu Pelin'in kuzeni Ömer ile kesişir. Ömer, modern ve farklı bir dünya görüşüne sahip olsa da, Rabia'nın kararlılığına ve inançlarına olan bağlılığına derinden etkilenir. İkili arasında zamanla, zorluklarla örülü bir çekim gelişir. Aşkları, yalnızca iki farklı karakteri değil, iki farklı dünyayı da bir araya getirmek zorundadır. Ancak Rabia, hem inancını hem de aşkını savunmak için büyük bedeller ödemek zorunda kalacaktır. Ömer ise bir yandan kuzeni Pelin'in etkisi altında kalırken, diğer yandan Rabia'ya olan hisleri arasında sıkışır. İkili, aşkları için yalnızca birbirlerini değil, çevrelerindeki tüm ön yargıları ve çatışmaları aşmak zorundadır. Bir inanç savaşıyla başlayan, zorlu bir aşk hikayesine dönüşen bu roman; yargılamaların, inançların ve aşkın iç içe geçtiği dokunaklı bir yolculuğa davet ediyor.