"Özledim Seni."

380 32 17
                                    

Helllööööööö
Yeni bölüme hoş geldinizzzz
Yine biraz gecikti ama olsun umarım bölümü beğenirsiniz
Oy atmayı unutmayın, sizi seviyorum 💜
(Medyadaki şarkıyla alakalı hiçbir fikrim yok Zeynep koy dedi koydum)
İyi okumalar 💜

Ay ışığı gri perdelerin arasından süzülüyor, uykudaki iki genç adamın teninde harika iki renk oluşturuyordu. Esmer olanın tenine vuran ay ışığı gencin zaten mükemmel olan yüzünü daha tapılası hale getirmişti. Kollarını beline sardığı diğer genç adam, ona nazaran daha beyazdı ve sevimli yüzü ay ışığının altında parlıyordu adeta. Afrika'da herşeyden habersiz yaşayan insan kabileleri bu ikiliyi görse, tanrıları sanıp tapınabilirlerdi.

Beyaz tenli genç uykusunda kıpırdanınca diğeri uykusunda homurdandı. Belindeki elini daha sıklaştırıp ince vücudunu kendine doğru çekti.

Birkaç dakika kaldılar öyle, nefesleri birbirine karışıyor; ikisi de birbirinden rahatsız olmuyordu, ta ki.. Beyaz tenli çocuk, Jungkook gözlerini açıncaya kadar.

Jungkook gözlerini aralayıp hafızasını kaybetmiş biri gibi etrafına amlamsızca baktı. Bu karanlık oda, her zaman uyandığı oda gibi değildi çünkü. Yanındaki bedene göz gezdirince yüzünde keyifle dolmuş bir sırıtış belirmişti.

Buğday tenli çocuk; Taehyung elinin altında boşluk hissedince gözlerini araladı.

"Jungoogie," dedi sorar bir ses tonuyla, Son birkaç gündür sevgilisine böyle sesleniyordu.

Taehyung, dayanamayıp gözlerini sonuna kadar açtı. Yatak odasında kimse görünmüyordu. Yataktan kalkıp onu aramaya karar verinceye kadar kapı aralanmıştı bile.

"Jungoogie, neredeydin?" diye sordu. Karşısındaki siyah silüet, ay ışığının gölgesine gelene kadar Taehyung onun yüzündeki ifadeyi görememişti.

Gördüğünde ise, asla unutamadığı o yüz ifadesini tanımıştı.

"Demek sendin." dedi Taehyung sırıtırken.

"Oo, demek unutmamışız. Hakkın var, neredeyse ölümüme sebep olacak kişiyi ben de olsam unutmazdım." dedi yatağa yaklaşırken.

"Evet unutmadım, ama senin dediğin nedenden değil, sevgilime asla ait olamayacak o yüzü unutamam."

Won Young'un yüzünü devasa bir gülüş kaplamıştı. "Sevgilim mi?" Sorusunu bitiremeden kahkaha atmaya başlamıştı. Gülüşü, belki karşı binadan bile duyulmuş olabilirdi.

"Demek ikiniz de ibnesiniz." dedi gülmeye devam ederken.

"İbne dediğin kişi kendinsin." dedi Taehyung sırıtırken.

"Ah, Taehyung-ssi.. Hiçbir şey bilmiyorsun, barlarda kaç kadınla seviştim bir bilsen.. Hepsi altımda zevkten coştu."

Taehyung'un suratı asılsa da bozuntuya vermedi. "Peki ya sen, sen zevk aldın mı?"

Won Young bu soru karşısında şaşırmıştı. "Ben, Evet."

Taehyung gülümseyip yataktan kalktı. "Yalan söylemeyi beceremiyoruz sanki ha?"

"Onu bunu bırakta en son işim yarım kalmıştı.. Lanet olsun, o gün senin son günün olacaktı, o sikik ibne erken gelmeseydi eğer." dedi Won Young, tükürür gibi konuşuyordu.

Won Young devam etti. "Neyse, hiçbir şey için geç değil. Bu güzel evini senin kanınla boyayacağım, Taehyung."

Won Young Taehyung'un karnına bir tekme geçirerek yatağa serdi. Beklemeden üstüne çıkıp bir yumruk salladı yüzüne.

agliophobia ¦ TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin