"Varlık.."

412 34 10
                                    

"Birkaç saat geçti, acıkmış olmalısın." en samimi gülüşünü, kare gülüşünü, yüzüne yerleştirip elimden tutarak beni başladığımız yere, mutfağa götürmüştü.

Ağzım tıka basa dolu bir şekilde konuştum. "Gerçekten çok güzel olmuş, Taehyung-ah."
Ardından çubuğuma kimchi alıp onu da halihazırda dolu olan ağzıma tıktım.

Taehyung bana gülerek yemeğini yemeye devam ediyordu. Son birkaç dakikadır düşünceli bir hali de vardı.
"Afiyet olsun, Jungkookie."

Yaptığı kimbaptan bir dilim almadan önce lezzetli kokusunu içime çektim. Onu da ağzıma tıkarken göz ucundan Taehyung'a baktım, göz göze gelince tebessüm edip çiğnemeye devam ettim.

Favori yemeklerimden biri olan bulgogiden ve pilavdan da aldım. Dediği kadar vardı, mutfakta çok iyiydi.

Son lokmamı alıp doyduğumu hissedince Taehyung'a baktım. Aslında hala midemde yer vardı ama daha fazla yiyip patlayacak raddeye gelmek istemiyordum. Taehyung ise çoktan yiyeceğini yemişti. Kolasının son yudumlarını içiyordu. Ben de son yudumu kafama dikip karnımı ovuşturdum

"Uzun zamandır böyle iyi yememiştim, ellerine sağlık, Hyung."

"Afiyet olsun Jungkook-ah." dedi gülümseyerek. Son birkaç dakikadır gülüşü yüzünden silinmemişti.

Ardından nefes alıp konuştu. "Ben burayı toparlarken sen de salonda film seçebilirsin. Televizyon ünitesinin çekmecesinde filmler var."

Ben kafamı salladım ama en azından tabakları toparlayıp lavaboya koymalıydım. Ve yaptım da, daha fazlasını yapacakken Taehyung beni mutfaktan kovmak zorunda kalmıştı.

Televizyon ünitesinin çekmecesi açıp göz gezdirdim. Evde kendi başıma çok zamanım olduğu için neredeyse bütün filmleri ve dizileri biliyordum.

Burada çok fazla film vardı ve ben ne seçmeliyim bilmiyordum. Bir kere, duygusal olmamalıydı. Aksiyon veya gerilim olabilirdi.

"Şüphe..."
Uzun zamandır karşıma çıkan ama sürekli görmezden geldiğim bir filmdi. Diğer tüm filmleri eleyerek bunu seçmeye karar verdim.

Dikkatimi filmlerden çektiğimde burnumda bir koku hissettim.. Belki, patlamış mısır?

Birkaç saniye sonra Taehyung elinde kocaman bir kase ve tabakla geldi. Tabakta kakaolu kek, kasede tahmin ettiğim gibi patlamış mısır vardı.

Elimdeki filmi göstererek salladım. Gülümseyip yanıma gelerek film oynatıcısına CD'yi koydu. Bunu yaparken dizimin üstüne başımı yerleştirerek ona baktım. Ona baktığımı farkederek tereddütle gülümsedi. Ayağa kalkıp beni ellerimden tutarak koltuğa yerleştirdi.

Filmin başlamasının üzerinden 15 dakika geçmesine rağmen koca kase patlamış mısır bitirmiştik bile. Ayrıca filme dikkatimi vermemiştim çünkü yanınızda Taehyung olunca... Anladınız işte. Yan yana oturuyorduk ve omuzlarımız değiyordu, bu da haliyle bana hiç yardımcı olmuyordu.

Ona bakarken beni yakalamış ve gülmüştü. Yüzünü bana çevirip göz kırptı, ona dönük olan yüzümü anında televizyona çevirmiştim. Şuan utancımdan boş kaseyi kafama geçirmemek için zor duruyordum.

"Dikkatini mi dağıtıyorum?"
Bu adam ne yaptığını çok iyi biliyordu. İçimden 'evet' diyiverdim. Ondan gelen geri dönütü ise hiç beklemiyordum.

"Dürüst olman çok güzel."

Ne?
Hasiktir.
Yine dışımdan konuştum.

Nefesimi tuttuğumun farkında bile değildim. Kollarımı birbirine bağlayıp bir şey olmamış gibi filme dikkatimi vermeye çalıştım.

agliophobia ¦ TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin