10. Bölüm ~ Düğün

1.2K 35 5
                                    

Selam!

Yeni bölüm ile yine buradayım. 🙂

Bir önceki bölümde en çok yorum yapana bu bölümü ithaf edeceğimi söylemiştim. 9. Bölümde sadece bir kişi yorum yaptığı için 😅 bu bölümü ona ithaf ediyorum.

Bu Bölüm @seldayayla65 'e ithaf edilmiştir. 🌸

Satır aralarında yorum bırakmayı unutmayın. 🦋

Bölüm sonunda görüşürüz 👋🏻

Keyifli okumalar ☁️

°°°

Sabah gözlerimi Ömer'in adımı söylemesiyle açtım. Sanırım kurduğum alarmı duymadım, ya da Ömer beni alarm kurduğum saatten daha erken kaldırıyor. Gözlerimi ovalayıp konuyu iyiyce idrak etmeye çalıştım. Ömer yatakta yanıma oturmuş, elini belime atmış bana sesleniyordu. Şu elini belime atma olayına artık alıştım aslında. Sanki eli oraya aitmiş gibi geliyor bazen.

Ömer bana sırıtarak" günaydın "dedi. Hayır yani anlamıyorum ne var sırıtacak, yataktan yavaşça doğruldum. Tabi doğrulurken bir şey farkettim. Ömer'in yastığına koala gibi sarılmışım. Bu yüzden sırıttı demek ki.

Eneyerek" Günaydın " dedim." Saat kaç? " diye ekledim.

Cebinden telefonunu çıkardı ve soruma yanıt verdi." Altı buçuk ( 06.30) "

" Tam olarak mı? "

" Evet " bu esnada telefonu bana çevirip gösterdi.

" Tamam, ben bi elimi yüzümü yıkayacağım, duş alacağım. Sonra da kahvaltı hazırlarız."

"Bana uyar karıcığım"

Hayda... Deme şöyle şeyler zalımın evladı. Dayanamayıp boynuna atlayacağım diye çok kokuyorum vallahi. Belki abarttığımı düşünüyor olabilirsiniz ama sonuçta karşımdaki adam ÖMER İPLİKÇİ. Güzide bekar, yani öyle idi. Artık benim kocam,benim! Ohh yandan yandan hahaha. Allah'ım sabah sabah gene sapıttım.

"Peki kocacım" alaycı bir sırıtma ile söylediğim sözün ardından midemin bulanmaya başlaması ile yataktan ani bir şekilde kalktım.

Kalktım kalkmasına ama adım atamadan sendeledim. Ani hareketime yüzünden başım döndü. Artık ani hareket atmemeye alışmam gerekiyor.

Tabi ki Ömer hemen yanımda bitti ve beni kucağına aldı. Bunu beklemediğim için dudaklarımdan tiz bir çığlık döküldü.

"Ne yapıyorsun?"

"Düşmemeni sağlıyorum"

Çoktan banyoya gelmiştik. "İyi misin?"

"Evet"

İyi olduğumdan emin olmuş olacak ki beni yavaşça yere bıraktı. Ayaklarım zemine deyince kendimi daha iyi hissettim. Ömer hala benim ile banyodayken elimi ve yüzümü yıkadım. Tam ona artık buradan çıkmasını söyleyecekken adımlarımı klozete yönlendirdim. Gider gitmez kusmaya başladım. Midem iflas, midem vefat, midem berbat...

Aniden saçlarımın bir el tarafından ölümden çekilmesi ve sırtımda bir el hissetmem ile duraksadım. Burnuma gelen tanıdık koku ve göz ucuyla baktığımda gördüğüm görüntü ile bunun Ömer olduğunu anladım tabi ki.

"Ömer lütfen gider misin?" dedim gayet kibar bir şekilde.

Sıkıntılı bir nefes vererek konuştu. " Defne sana yardımcı olmaya çalışıyorum. Niye inat ediyorsun? Bak, sadece senin yükünü hafifletmek için uğraşıyorum. Lütfen inat etme."

PATRONUMUN BEBEĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin