beş

3.9K 316 269
                                    

yorum yaparsanız çok mutlu olurum çünkü okumak çok eğlenceli 👉🏼👈🏼

Salı sabahı okula gitmemek için sol kolumu verebilecek kadar nefret ediyordum hayattan.

Tek istediğim yatağımda yatmak, bütün gün miskinlik yaparak dizi izlemekten başka bir şey değildi o gün. Ablam Jisoo hastaneye gideceğinden zaten okula gitmeyecekti, bu yüzden anneme benim de gitmemem hakkında bir sürü öneri sunmuş olsam da hiçbiri kabul edilmedi.

Böylece evde büyük bir kavga çıkmış, ben ağlaya ağlaya bağırmış ve okula gitmeyeceğimi söylemiştim. Ben bağırdıkça annemin de sesi yükselmiş, babam ve Jisoo'nun hiç umrunda olmayan bir kaosa sürüklenmiştik.

Ne yazık ki bu savaşı annem kazanmıştı ve beni evden postalamıştı.

Ama ben bir şeyi yapmayacağımı söylersem yapmazdım.

Evden çıktığım gibi Lalisa'yı aramış, ona hiç okula gidesimin olmadığını söylemiştim. "İyi o zaman," demişti hiç sorgulamadan "Gidip bir şeyler içelim.".

Yarım saat sonra kendimizi sürekli gittiğimiz bir kafede, yuvarlak bir masada otururken bulmuştuk. Sabahın köründe soğuk ve bol şekerli bir şeyi aç karnına tüketmek ne kadar mantıklı tartışılır olsa da kendime ahududulu milkshake söylemiş, onu içmeye başlamıştım.

"Şu senin çocuk," diyen Lisa hafifçe Rose'yi dürtmüştü. İkimizin aksine onu aradığımızda daha evden çıkmadığı için Rose formalarını giymemişti. Altına gri bir eşofman altı, üstüne de beyaz crop tişört giyen arkadaşım özenilecek derecede rahat görünüyordu.

"Hangi çocuk?" diye saf saf sorduğunda yediği sandviçinden bir ısırık daha almıştı. "Partideki." diye açıklamada bulundu. Instagram hesabında gezinen Lisa'ya döndüğümde konuşmasına devam etti "Onu Instagram'dan buldum." dedi daha sonra koca bir sırıtmayla "Eklemek ister misin?".

Rose gözlerini devirdi. Bu istiyorum ama naz yapmak istiyorum tavırlarının bir parçasıydı. O çocuktan hoşlandığı açıktı ama hoşlanmamış gibi davranıyordu. Klasik Roseanne Park işte.

"Hayır." demesiyle birlikte Lisa bana, ben de Lisa'ya dönmüştük. İkimiz birbirimize bakıp kıs kıs gülerken Rose bizi umursamadı. Lisa tekrardan Instagram anasayfasına döndüğünde yan sınıftan Eunbi'nin fotoğrafını gördü ve yüzüne bir sırıtma yerleşti.

Gözleri bir dedikodum var edasıyla kocaman açılırken "Kwon Eunbi," dedi heyecanla "Geçen cuma temizlik odasında yiyişirken yakalanmış. Kim Taehyung'la.".

İlgimi çekmeyen bu dedikodu duyduğum isimle o tarafa kulak kesilmemi sağladı. "Ne?" dediğimde Lisa'nın sırıtması büyüdü "Bilmiyor musun?" dedi heyecanla "Bayan Kang onları yakalamış.".

O an kaşlarım öyle bir çatıldı ki Lisa "Ne oldu?" dedi şaşkınca. Kim Taehyung'ın okulda ne halt yediği öncesinde gram umrumda olmasa da şu an gidip Eunbi'nin suratına bir tane patlatasım gelmişti.

Taehyung'la bir haftadır hiç konuşmuyordum. Bizim eve gelmiyor, annemle babamın bunu garipsemesine neden oluyordu. Ayrıca okulda ona dikkat etmeye başlamıştım. Her daim yanıbaşımda olan bu çocuğun bu kadar yakışıklı olduğunu daha önce nasıl anlayamamıştım bilmiyordum. Beyaz gömleğin üstüne giydiği kot ceketi, kulağına taktığı iki küpesi ve ayakkabılarıyla uyumlu siyah converse çantasıyla o kadar hoştu ki koridorda yürüdüğü zaman kızlar dönüp bir kez daha bakıyordu. Ayrıca farketmediğim bir şey daha vardı ki Kim Taehyung okulda -özellikle de kızlar arasında- gayet popülerdi. Sürekli onun hakkında bir şey duyuyor, garipsiyordum. Sonra Rose gelip neden şaşırıyorsun ki diyordu, klasik Taehyung.

rare || taennie.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin