Bölüm 22

4.6K 573 131
                                    

Sabah erkenden Madrid'e gitmeye karar vermişlerdi fakat Estela'nın meydandaki cafe de kahvaltı yapmak istemesi durumu değiştirdi. Gecenin bir saati bu teklif gelince Ricardo "Hadi gidelim dedi. Ali ve Sezin birbirlerine baktılar. Sevin uyumuş ve yorgunluktan uyanması mümkün değilken olmazdı.

"Rico, Sevin uyanmaz"

"Yeni güne diğer evinde uyansın hayatım. Sürpriz olur"

"Ay çocuğun yüreğine iner tanımadığı bir yerde gözlerini açınca"

"Eğer aramızda olursa korkmaz Bonita"

Sezin kafasında ufak bir analiz yaptı. Olabilirdi tabii de ne gerek vardı. Ali'ye bakınca sadece omuz silkti. Ben her yola gelirim hali bu ara üzerine yapışmıştı. Kabul edip etmeme arasında "Tamam" dediği anda Rico ve Estela ayağa fırladı.

"Hadi yola çıkıyoruz"

Sezin ağzı açık bakarken Ali'de kalkıp onlara ayak uydurdu. Kendini grup içinde uyumsuz eleman gibi hissetmemek için kalktı. On dakika sonra arabaya binmiş ve yola çıkmışlardı. Gece yarısı eve varıp hemen yattılar. Rico'nun dediği gibi Sevin'i ortalarına alıp öpüp koklayarak uyudular.

Sabahın erken saatlerinde evin içinde Sevin cıvıldıyordu. Onun sesini duyan Ali de kalktı. Biraz ufaklıkla boğuştu. Sevin hem etrafı görme merakı hem karnının acıkmış olması nedeniyle çıkmaları gerekiyordu fakat Estela hala uyuyordu.

"Ali, Sevin çok acıktı. Gideceğimiz yeri Estela biliyor. Uyanınca gelirsiniz"

Ali sorun olmadığını söyleyerek onları gönderdi. Hem biraz ailece zaman geçirmiş olacakları için memnundu. Kendine verilen görevi de en iyi şekilde değerlendirmesi gerekiyordu. Hazır yalnız kalmışken Estela'nın odasının kapısına gidip tıklattı. İçeriden ses gelmeyince bir kez daha denedi ama sonuç değişmedi. Bu defa kapıyı araladı. Estela yastığına sarılmış dünyadan bir haber tatlı uykusuna devam ediyordu. Yatağın yanına gidip oturdu. Yüzüne düşen iki tutam saçı kenara çekip bir süre izledi. Gün içinde sürekli konuşup hareket eden kadın en masum hali ile de çok güzeldi. Hafifçe ismini seslendi fakat uyanmaya tenezzül etmedi. Bir yöntem daha vardı ki etkiliydi. Oturduğu yerde zıplayarak yatağın sallanmasını sağladı. Estela gözünün birini açabildi. Ne olduğunu anlayabilmek adına etrafına bakındı. Ali başında sırıtıyordu. Saçlarını karıştırıp oturdu. İçi hala uyuyordu.

"Herkes nerede?"

"Sevin acıktı ve kahvaltıya gittiler. Sende kalkarsan karnımızı doyuracağız. Ayrıca kahvaltıya gelmek isteyen de sendin"

Dudaklarını büküp "Iıhh..." diye memnuniyetsiz bir ses çıkardı. Dizlerinin üzerinde Ali'ye yanaşıp başını kucağına yasladı. Ali gülümseyerek yüzünü sevdi.

"Sen hep beni böyle aç mı bırakacaksın?"

Estela kıkırdadı. Kalkıp kucağına oturdu ve kollarını adamın boynuna doladı.

"Ben Laura'nın kızıyım. Biz erkeklerimizi aç bırakmayız"

Ali'nin yüzündeki sırıtma daha da genişledi. Gözlerine bakmak istese de bakışları sürekli dudaklarına kayıyordu. Ellerini ince atletin içine sokup sırtında dolaşmaya başladı. Kadın ürperen bedenini iyice yanaştırdı. Önce burunlarını sonra dudaklarını birbirlerine sürttüler. Sabah ikisinin de ortak yapmayı sevdiği aktiviteler olunca hali hazırda bedenleri de buna hazır olunca birleşmeleri zor olmadı. Önce dudakları mühürlendi. Estela, Ali'nin saçlarına ellerini geçirmiş sıkarken Ali elleri ile kucağındaki bedene baskı uyguluyordu.

Hızlı ve çok yoğun geçen yarım saatin sonunda ikisi de şaşkınca tavana bakıyordu. Karşılıklı her hangi bir beklenti yoktu fakat yaşadıkları anlar hayatlarındaki en tatmin edici, hareketli ve çılgıncaydı.

BONİTA (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin