BONİTA (Tamamlandı)

Bölüm 20

Ali'nin omuzlarına büyük bir yük bindirdiğimin farkındayım. Özellikle Emrah'ın karşısına çıkmak herkesin başarabileceği bir iş değil. Emrah'tan çekindiğimden değil ama sonuçta aptal bir adam da değil. Buraya yerleşeceğimizi anlayacak ve pislik çıkaracağına eminim. Belki izin de vermeyecek. Onu ikna edecek kişi Ali ve annem. Ali'nin kararlılığı, annemin sert duruşu karşısında mecburen bükülecek. Belli aralıklarla hala benden medet umarak yaklaşma çabaları mide bulandırıcı olarak devam etse de bir daha bir araya gelmeyeceğimizi çok iyi bildiğinden eminim. Onun ki sadece benim olan daima benimdir safsatası. Kendisi kırılmadık ceviz bırakmazken benim evde oturup sadece çocuğumu büyüteceğime inanıyordu. Yaşantımı şekillendirdikçe, değiştiğimi, güçlendiğimi ve bir birey olduğumu anladığımın o da farkında. Bunu kabullendikten sonra farklı hayatlarımız olduğunu kabul etmek zorunda kalacak. Bana karşı gelemeyeceğini anladığı gibi kızımız için de bu hayatın daha şanslı ve verimli olduğunu anlayacak. Sevin'i ufak mahallemizden çıkartıp dünyaya açılan bir kapıdan geçirmek düşüncelerimde yoktu. Hiç onu yurtdışında okutmak gibi bir plan yapmamıştım ama şimdi görüyorum ki kızımın ufku genişleyecek. Farklı kültürler içinde geniş bir görüş açısı olacak. Asla özünü unutturmam. Nerede doğduğu, kültürel özelliklerimiz temellerimiz. Kim olduğunu unutmadan dünya vatandaşı olabilme şansı var artık.

Çıkamadığım o kapıdan geri döndüğümden beri Ricardo'nun yüzündeki sersem gülüş hiç silinmedi. Yüzüne baktıkça öyle komik geliyor ki bende gülmeden duramıyorum. Havaalanının ortasında sandalyede oturduğumuz bir saat boyunca tek kelime etmeden sadece bana bakarak bitirmemi bekledi. Ne bir of dedi ne de başka bir şey ile ilgilendi. Bu bile ne kadar sabırlı ve sevgi dolu olduğunun kanıtı. Dünyayı ayaklarına sermişim gibi hissettiriyor.

Kafamda her konu için ayrı nasıl sorusu belirirken, tek bir adımda cevaplara koşmaya başladığımı fark etim. Bu hayat neden ve nasıllarla karınca adımı ile yürüyor. Bir adım atabilme cesareti gösterince gerisi çorap söküğü gibi geliyormuş. Eğer ülkeme geri dönseydim eminim ki süreci daha da uzatacaktım. Şimdi arabada eve dönerken iyi ki gitmedim diyebiliyorum. Konuştuğum herkes adıma mutlu olduğunu ve her türlü desteği göstereceklerini söyledikten sonra buna kendi kararlılığımı da ekleyince başarılamayacak bir şey yok. Ben Ricardo'yu seçtim ve onunla hayatıma devam edeceğim. Bunu artık çok iyi biliyorum. O ve ailesi her an etrafımda olup yardım edecekler. Kızım da yanımda olunca güç bizden uzak olamaz. Annem... Ah bir o kaldı ama onun için de planlarım var. Hodri meydan Candan Hanım! Eğer senin kızınsam, ben seni buralara getirmesini bilirim.

**

Araçları bahçeden girdiğinde oyun oynayan çocuklar onları görüp çığlık atar gibi anne ve babalarına bağırmaya başladılar. Yerlerinde durmadan sürekli zıplıyorlardı. Telaşla içeriden çıkan endişeli kalabalık ne olduğunu anlamak için etrafa bakındılar. Ricardo'nun ardından arabadan Sezin'in indiğini görünce onlarda tıpkı çocuklar gibi hoplayarak, dans ederek bağrışmaya başladı. Hem Ricardo hem de Sezin hallerine güldüler. İlk geldiği gün bile böyle coşku ile karşılanmamışları. Ricardo kadar ailesi de Sezin'in gitmesini itemiyordu. Yakalanan mutluluğun ara verilmesine, tekrarı zamanın uzamasını istemiyorlardı. Ne olduğunu öğrenmek için kadının etrafını sararak onlarca soru sordular. Sezin kime ne cevap vereceğini bilemedi. Sersemlemiş halde yüzlerine baktı. Ricardo elinden tutup kalabalıktan uzaklaştırdı ve arkasına aldı. Bedenini ona siper ederek kolunu kaldırıp herkesi susturdu.

"Heyecanlı olduğunuzu biliyorum ki ben sizden daha beterim" kıkırdamalar başladı. "Sezin bir süre daha bizimle kalacak ve yakın zaman sonra kızım ve annesi de gelecek. Sonra hep birlikte gidip döneceğiz"

Alkış ve ıslıklar uzun süre devam etti. Ricardo biraz olsun enerjilerini atmalarını bekledikten sonra konuşmasına devam etti.

"Sanırım bu açıklama yeterli olmuştur. Şimdi hepiniz kulaklarınızı iyi açın. Bu gece sevgilim ile birlikte, evimizde, baş başa olacağız. Biriniz bile kapının önünden geçmeye kalkarsa çifteli ile vururum"