Sezin gözlerini açtığında akşamdan beri ezberledi kokunun burnuna dolması ile gülümsedi. Mithat'ın göğsüne yasladığı başını hafifçe yukarı kaldırdı. Mithat uyanmış bir kolu ile onu sarmış diğer kolunu da başının arkasına yaslamıştı. Göz göze geldiklerinde ikisi de gülümsedi.
"Günaydın, erken uyanmışsın"
"Çok olmadı. Baktım hala derin nefesler alıp veriyorsun, rahatsız etmek istemedim"
Sezin kollarını yukarı kaldırarak vücudunu esnetti. Hareketli bir gecenin sabahı daha yorgun olmayı bekliyordu ama uykusunu almış ve dinç olarak uyanmıştı. İkisi de birbirlerine döndüler.
"Rahat uyuyabildin mi?"
Kadının yanağını okşayarak "Çok rahat uyudum" dedi. "Uyurken hiç kıpırdamıyorsun"
"Evet, yatağın diğer tarafı bozulmaz bile"
"Bu gece ben bozdum"
Gözlerini kocaman açıp iyice yüzüne yaklaşarak "Her tarafı dağıttın" dedikten sonra gülmeye başladı. Yatakta yuvarlanıp sıkıştırmalar ve minik öpücüklerle güne aşk dolu başladılar.
Mithat arabasını büyük binanın girişine yanaştırdı. Sezin'i fark eden güvenlik görevlisi hemen kapısını açtı ve saygıyla "Hoş geldiniz efendim" dedi. Sezin her zaman ki tebessümü ile selam verdi. Mithat ise eğilmiş hoşça kal öpücüğünü bekliyordu.
"Bir şey unutmadın mı?" diye kapının dışında duran kadına baktı. Sezin tekrar arabanın içine eğilip minik bir öpücük bıraktı dudaklarına.
"Daha fazlasını bekleme"
"Ne zaman ne isteyeceğini bilen bir adamım hayatım. Fazlası için erken bir saat" yandan çapkın gülüşünü de eklemeyi unutmadı.
"Akşam için ararım seni"
"Akşam Sevin'in dans kursu var. Onun yanında olacağım"
"Tamam, yine de ararım" diyip göz kırptıktan sonra uzaklaştı. Sezin aracın ardından bir süre baktı. Arkadan gelen ses ile irkilip hafifçe sıçradı.
"Bir de su dökseydin"
"Ay Ali! Bayılıyorsun olmadık zamanlarda korkutmaya"
"Sende çok dalıp gidiyorsun"
"Senin yüzünden"
Ali kollarını yana açarak muzip ifadesi ile "Daha yeni geldim. Ne yapmış olabilirim ki?" dedi. Sezin koluna girip binanın girişine yönlendirdi. Kimsenin onları duymaması için sesini alçalttı.
"Hani geçen dedin ya Sevin ile tanışmak istemedi mi diye"
"Ee..."
"Akşam Sevin'in dans dersi var ona gideceğim dedim. Bende geleyim mi demedi. Tanışmak istese derdi"
"Dese olmaz diyecektin. Daha tanıştırmak istemediğini sen söyledin"
"Ya tamam, ben hayır derdim de o niye geleyim demedi"
Ali yüzünü buruşturup koluna girmiş cevap bekleyen kadına baktı.
"Ben dedim de, o deseydi de, deseydi de olmazdı da... Bu ne kızım labirent gibi"
"İçimde beni huzursuz eden bir şey var ama ne olduğunu bilmiyorum. Somut elle tutulur da değil"
Konuşurken asansöre binmişlerdi. Yalnız oldukları için Ali daha rahat davranabiliyordu. Sezin'in yüzünü elleri arasına alıp gözlerinin içine baktı.
"Güzelim ilk defa böyle bir ilişki yaşıyorsun, belki bu nedenledir. Belki de kadınsal güdülerin sonradan çıkabilecek bir olumsuzluğu hissediyordur"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BONİTA (Tamamlandı)
RomanceBir insan kaç defa düşer ve kaç defa kalkar? Her düştüğünde parçalanan dizlerine inat tekrar ayağa kalkmak için savaş verdi. Her kalkış onu başka bir kadın yaptı. Bir kadının yaşadıklarının içinde yaşattığı vurgunları, sorgulamaları, saf duygularını...