-Eleanor-
Parkın etrafında yürürken Lou ve ben el ele tutuşuyorduk. Kaydıraktan kayan çocuklar, tahterevallide iki çocuk, ve salıncakta bazı çiftler görüyordum. Çok mutlu ve aşık gözüküyorlardı. Lucas'ın ölümünü atlatmaya başlamıştım, ki bu iyi bir şeydi, ama kalbim beni seven birini arıyordu. Kendim olduğum için.
"Hey salınacağa binmek ister misin?" diye sordu Lou. "Seni itebilirim." diye önerdi.
Sırıttım. "Evet lütfen! Salıncağa bineli uzun zaman olmuştu." diye itiraf ettim.
"Evet bunu görebiliyorum. Salıncaklara bakışın hemen hemen her şeyi anlatıyor." Kıkırdadı.
Yanaklarım kızardı ve başka bir yere baktım. Lou'nun beni bu zamana kadar izlediğini bilirken kendimi, yumuşamadan alıkoyamadım.
"Tamam bir, iki, üç!" Lou saymaya başladıktan sonra sırtımı hızlıca itti, bu yüzden şimdi yukarıdaydım.
"Yaşasın!" Sevinçten çığlık attım ve esintinin saçımı uçurmasını hissettim. "Lou kes şunu! Çok yüksek! Kırılabilir!" Bağırdım. Ona ne kadar durmasını söylesemde bir işe yaramadı. Lou kahkaha atıp fotoğraflarımı çekmekle meşguldü.
"Üzgünüm El." Nefeslerinin arasında güldü. "Ama komik gözüküyorsun!" click- click
"Lou dur!" diye bağırdım ciddi bir tonda.
İyi, kendi başıma ineceğim.
Kenarda duran zincirleri tuttum ve aynı zamanda, zıpladım.
Yere kendimi olimpiyatlarda olan bir jimnastikçi gibi hissedered indim.
"Pislik." diye mırıldandım.
"Üzgünüm El." Telefonunu cebine koyarken kıkırdadı.
"Herneyse," Gözlerimi devirdim. "Yine de, sonra nereye gitmek istersin?"
"Bunu ben size sormalıyım, madam." Gözlerini dramatik bir şekilde devirdi. "Sen nereye gitmek istiyorsun, CalderEl?" diye sordu.
"Aslında, bu akşam bir gece kulübüne gitmek istiyordum. Daha önce gitmemiştim."
Lou bana sanki deliymişim gibi baktı. "Dalga geçiyorsun, değil mi? Siktimin bir gece kulübüne mi? Asla olmaz."
Ona şaşkınlıkla baktım. "Evet ve neden ki?" Ona meydan okudum.
"Çünkü birisi seni kullanabilir. El! Bir gece kulübü, insanların sarhoş oluğu ve seviştiği yerdir!" diye açıkldı. Yüzü kırmızıya dönmüştü.
Düş kırıklığına uğramış bir şekilde iç çektim. "Bu yüzden gitmek istiyorum. Bir deneyim yaşamak istiyorum. Ayrıca, kendimi bir ilişki için hazır hissediyorum."
Kırmızı yüzü yumuşamaya başladı, ama bir kaç saniye sonra, yüzü normale döndü. "Sanırım."
O zamana kadar sakinleştim. "Tamam yani," dedim konuyu değiştirmeye çalışarak. "Dondurma almaya gitmek ister misin? Burası gerçekten çok sıcak. Kendimizi biraz serinletecek bir şeyler alalım. Daha sonra belki sahil kenarında yürürüz." diye düşündüm.
"Nereye gitmek istersen," Beklenmedik bir şekilde gülümsedi.
***
"İşte," Lou karşımdaki sandalyeye oturdu ve masanın üstünde, vanilya-karamelli dondurmamı bana doğru itti. Kapta olmasını istemiştim. Dondurma külahlarını sevmiyordum. Çocukluğumdan beri olan bir alışkanlıktı.
"Nefis, teşekkürler!" Hızlıca kaşığı ve dondurmayı elime aldım ve ağzımın içine doldurmaya başladım. Bu sefer, kilo alırsam siklemeyecektim. Kendimi yeterince aç bırakmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Change My Mind- An Elounor Fanfic [outcastlyweird'den Çeviri]
FanfictionBir reklam kampanyasıyla başladı, Arkadaşlığa ve farklılıkları kabullenmeye ilerledi, Büyük bir felaketle bitti.