Okunma sayısına göre beğenme sayısı çok çok düşük beğenmeyen bir insan okumaz diye düşünüyorum ama okuduğunuza göre beğeniyorsunuz keşke oyda verseniz hiç bir şey eksilmez emek verilen bir şey değer görmeyince insanın da yazma hevesi kalmıyor o 16. Bölüm sadece iki beğeni aldı beğenenlere teşekkür ediyorum beğenmeyip okuyanlarada rica ediyorum emeğe saygı lütfen şart koşmayı asla sevmem size bu kadar oy gelmezse diğer bölüm gelmiyecek demiyorum sizi vicdanınızla bırakıyorum emeğe değer vereceğinizi düşünüyorum iyi okumalar:))
Elinde ki ilaçlar hamile kalmamak için kullandığım haplardı Allah kahretsin bu kız bunları nasıl buldu.
"Çavşin hanım bu ilaçlar"
"Sanane Esma seni ne ilgilendirir odama izinsiz girme cürretini kim verdi sana"
"Oo küçük hanımın dili açılmış Çavşin bunların ne olduğunu senden daha iyi biliyorum Devran ağa bunu duysa ne olur biliyorsundur sonun ne olur hiç düşündün mü?"
"Ne ima ediyorsun Esma ilaçlar bacağım için kullanıyorum" Allah'ım ne olur anlamasın lütfen lütfen
"Karşında kendin gibi çocuk mu var sanıyorsun hamile kalmamak için kullanıyorsun merak etme senin hamile kalmamanı senden daha çok istiyorum"
"Söylemiyeceksin demi kimseye"
"Dediklerimi yaparsan elbette söylemem" ah Çavşin bu kurnaz kızın oyuncağı olacaksın
"Ne istiyorsun"
"Gitmeni Devran'ın tek benim kocam olmasını bu konağın hanımağası olmak tek çocuk benim vermem erkek bir evlat vermek"
"Merak etme bende bunlara meraklı değilim bende gitmek istiyorum bunların hepsi senin olsun hiç biri umrunda
"Güzellll benden haber bekle küçük yakında defolum gidiceksin bende bu konağın Devran'ımın tek gelini olucam"
Diyip odadan çıkıp gitti daha 20 yaşında bir kız okumak gibi bir şansı varken neden böyle hayaller neden kuma gelmek insanlar ne kadar garip keşke Esma'nın yerinde olup okuya bilseydim ne çok isterdim ailemin destek olmasını bunlara sahip olmayı isterken bunların tam tersine sahiptim sahip bile değildim bu ne acı bir durumdu kendi hayatımı böyle bir düzene sokabilirdim bunun için çabalıyacaktım. Ilaçları saklayıp dağıtılan odamı topladım akşam yemeğime yardıma aşağıya indim. Mutfaktaydı herkes Rojen babaanne fatir yapıyordu nede severim aklıma annem geldi özlemiştim beraber yemek yapmayı,kokusunu,Çavşin'im demesini,uyandırmasını,öpmesini herşeyini çok özlemiştim. Gözlerimden yaşlar düşmeye başlamıştı.
"Keçamin(kızım) hele bir el at bu yaşlı kadına"
"Estağfurullah babaanne o nasıl söz elbette yardım ederim" saçlarımı toplayıp yazmayı taktım normalde kapalı değildim ailem bu konuda baskı yapmamıştı fakat burada ara sıra büyüklerin yanında örtüyordur. Rojen babaannenin karşısına geçip oklavayı elime alıp hamuru açmaya başladım.
"Yenge vallahh güzel yapirsen he" Dilşa'nın demesiyle kahkah attım.
"He vallah yenge ağabeyim çok şanslı senim gibi bir karısı var" Lorin'in demesiyle gözüm Esma'ya kaydı sinirlenip herhan ağzından kaçırabilirdim.
"Çavşin bu kadar güzel yapmayı nerden öğrendin"
"Abartmayın kızlar babaannemin eline su dökemem annemden öğrendim sağolsun bana herşeyi öğretti"
Zilin çalmasıyla erkeklerin geldiğini anladım Esma'nın koşarak kapıyı açmasını hepimiz seyrettik
"Ya sabır ya selamet" babaannenin sabır çekmesi hepimizi güldürmüştü. Bir süre sonra şen şakrak Boran'ın içeri girmesiyle daha çok gülmüstük. Bu evde ilk defa bu kadar çok gülmüştüm. Daha sonra
"Ne oluyor burda" diyip içeriye giren Devran ağayla gülen yüzüm solmuştu.
"Hoşgelmişsen kuremin(oğlum)"
"Hoşbulduk" herkesin hoşgeldin demesi bitmişti bense hamuru açmakla meşguldum gözler bana dönünce ne olduğunu anlamamıştım. Ne yapmıştım ki anlamadım uzun süre bana baktılar Allah Allah ne var diye başımı salladığımda
"Çavşin hanım bir hoşgeldin demek yok mu" Devran ağanın demesiyle bana bakan gözlerin sebebini anlamıştım.
"Hoşgeldin" yüzüne bakmadan söylemiştim bana baktığını hissediyordum hamurlar bitince ellerimi yıkayıp üzerimi değiştirmeye odaya çıkmıştım. Kapı açtığımda gördüğüm manzarayla gözlerim pörtlemişti
"Ne oldu Çavşin ilk defa görmüyorsun" havluylaydı kafamı eğip banyoya geçecektim ki koluyla yolu kapattı diğer taraftan geçecekken kolunu diğer tarafa attı.
"Hayırdır bir sıkıntı mı var"
"Yio yiok yani"
"Ne bu davranışlar"
"Her zaman ki halim"
"Öyle mi"
"Hıhı"
"Bugün Esma'yla kalıcam biliyorsundur" gidişin olsunda dönüşün olmasın hep orda kal emi
"Biliyorum"
"Iyi bakalım" diyio kenara çekildi. Dolaptan elbiselerimi alıp hemen banyoya fırladım. Işim bitince çıkıp odaya geçtik oh inmişti daha fazla beklemeyip indim herkes masaya geçip yerini almıştı.
"Hayde afiyet olsun" diyen Agir ağayla yemeye başlamıştık. Yemekler yenip toplanmıştı çaylar içilip herkes odasına çekilmişti. Oda bon boştu ordan oraya ordan oraya dolaşıp pencere kenarına oturdum. Birden odama birinin dalmasıyla yerimden sıçradım.
"Napıyorsun Esma delirdin mi"
"Sus ve dinle yarın gidiyorsun ben herşeyi hazırladım saba düşen yakalanmamak"
"Nasıl gidicem,nereye gidicem" elime bir kağıt tutuşturup
"Bu numaraya ara onunla buluşucaksın seni Istanbul'a kaçıracak yarın akşam burdan gidiceksin duydun mu"
"Evet evet tamam" odadan çıkmıştı heyecandandan elim ayağım dolaşmıştı ne yapacağımı bilemeyip odada tur atıyordum sakin ol Çavşin kaçıyorsun kurtuluyorsun işte kimse duymasa çığlık atıp halay çekicem o kadar ki mutluyum sonunda ya sonunda biticek bu işkence numaraya mesaj attım.Gönderen:bilinmeyen numara
Çavşin ben Boran Esma konuşmuştur."Evet konuştu"
Gönderen:bilinmeyen numara
Güzel yarın gece 1 de arka bahçeden alıcam seni sonrası Allah Kerim bu arada abininde selamı varNeee abim mi abim de mi yardım etmiş Boran denen adam kim acaba abimde tanıyorsa güveniyor ki beni emanet ediyor o yüzden sıkıntı olmaz abimin arkadaşı sonuçta şimdi hazırlansam olmaz yakalanabilirim en iyisi yarın hazırlanmak içim kıpır kıpırdı heyecandan nasıl uyucağımı bilmiyordum bunları düşünerek uyuya kaldım.
Sabah gözlerimi karlı bir havayla açtım kar yağıyordu sevinçle kalkıp camı açtım hava mis gibiydi kar vardı bugün çok güzel bir gün olacak banyoya gidip rutin işlerimi halledip odamı topaladım hafif makyaj yapıp saçlarımı açtıp belimi geçen saçlarımı gerçekten seviyordum tek dayanaklarımdı güzelce tarayıp açık bırakıp odadan çıktım. Mutfağa indiğimde bütün gözler bendeydi
"Maşallah maşallah rabbim nazarlardan saklasın senin kızım" diyen Dilber anneye utangaç bakışlarımı attım
"Dünya güzelI gelinimiz var Dilber" dedi Dilnaz anne
"Vallah yenge güzelliğin bizi söndürdü"
"Kız keçik maşallah de nazar değmesin"
"Vi maşallah 41 kere tü tü" Dilşan'ın hareketi güldürmüştü geldiğimden beri babaanne okuyup üflüyordu
"Yenge kız"
"Efendim Lorin"
"Abim çok şanslı demiş miydim"
Gülerek"demiştin"
"Olsin ben bir daha diyeyim maşallah gözlere bak bir içim su"
"Maşallah kızım rabbim nazarlardan saklasın" herkes bir övgü diyince utanmıştım mutluluğum iki kat artmıştı sofrayı hazırlayıp masaya geçtik elimde tabaklarla masaya geçerken Devran ağanın pörtlemiş gözleri bendeydi elimdekileri masaya bırakıp yerime geçtim Devran ağanın bakışları halen bendendiDevran ağanın ağzından:
Bana doğru gelen bir içim suydu o gözler o saçlar gözlerime inanamadın daha bu kız 17 yaşındayken böyleyse 20'sini düşünemiyorum o gözlerde tutuklu kalmıştım resmen bana baksın öylece kalalım istiyordum. O saçları okşayıp bedenini sarmalamak istiyordum bu kız kendine bağlıyordu beni 17 yaşında ki kız 25 yaşında ki adamı beni Devran ağayı Mardin'in ağasını herkesin korkup,çekindiği adamı kendine bağlamayı nasıl başarabiliyordu anlamış değildim.Çavşin'in ağzından:
Yemek boyunca Devran ağanın gözleri bendeydi aynı zamanda Esma'nında kıskançlık bakışları üzerimdeydi hiçbirine aldırış etmeden güzelce karnımı doldurmuştum. Sofrayı toplayım Devran ağayı uğurlamaya kapıya gitmiştim Devran ağa ceketini giyip Esma'nın alnından öpüp bana yaklaşmıştı. Eğilip alnımdan öpüp kulağıma eğilip
"Çok güzelsin be hatun" diyip gitmişti. O güzellik bugün gidiyor Devran ağa son görüşlerin....Seviliyorsunuz:))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Evîna Dile min"Yüreğimin Sevdası"( BERDEL)
Novela JuvenilBen Çavşin Bekiran ismimin anlamı gibi mas mavi gözlerim var. Gel gör ki o mavi gözleri küle çevirmeye yemin etmiş biri var. Eyyyy ez e bibim qurbana we(kurban olurum sana) Mardin yetmedi mi? Aldığın canlar , doymadın mı? Daha kaç genç kızı yanına a...