Neşeli bir şekilde masamıza gittim ve yemeğimi yemeye başladım. Rüzgar'ın o düşüşü üzerine makarnaların dökülüşü aklıma geldikçe sırıtıyordum. Bu akşam bu zengin züppenin haddini çok iyi bildirdim, eve gittiğim gibi Işıl'ı arayıp yaptıklarımı anlatmalıydım. Ben bunları düşünürken yanımdaki sandalyenin çekildiğini fark ettim.
Hayır hayır Rüzgar gelmiş olamaz, nerden buldu bu temiz kıyafetleri ya. Rüzgar masadakilere gülümsedi ve usulca kulağıma yaklaşıp
"Benden kurtulabileceğini mi sandın Elena" dedi.
Bu çocuktan kurtulamayacak mıyım ben ya! Yapıştı resmen.
O sırada babam bana seslendi
"Kızım artık Rüzgar la aynı okulda okuyacaksınız seni onların kolejine yazdırdım."
Yok daha neler? Rüzgar benden önce lafa girdi
"Ne güzel, demek artık daha çok görüşeceğiz" dedi.
Babam bunu bana neden yapıyordu ki kızı değil miyim ben? Bide ne diyor ya geri zekalı işte.Ben onunla aynı okulda okumak falan istemiyorum o an ki sinirle masadan hızlıca kalktım ve sandalye yere düştü. Masadaki herkes bana bakıyordu.
Arkamda ayak sesleri duysam da dönüp arkama bakmadım.Merdivenlerden aşağıya indim tam kapıyı açıp dışarı çıkacaktım ki biri benim kolumdan tuttu. Büyük bir hışımla o kişiye döndüm.Rüzgar mı? onu beklemiyordum.Neden geldi ki peşimden? Sinirli bir şekilde ona bağırmaya başladım
"Bırak beni neden geldin ha neden git buradan senin yüzünü görmek bile istemiyorum"
"Kıza bak ya az önce beni düşürüp her yerimin makarna olmasını sağlayan sen değil miydin?"
Makarna kelimesini duyduğum gibi gülmeye başladım.
"Makarna hahahahah" Galiba gülmekten öleceğim Rüzgar da geçmiş karşıma değişik değişik bakıyor. Ben yine bir gülme krizine girdim tabi o yüz ifadesini görünce. Benim güldüğümü
görünce o da gülmeye başladı.
Gülüşmemiz babamın gelmesiyle kesildi. Babam ikimizin de kafasında anten varmış gibi bize bakıyordu. Babamın bu bakışı komiğime gitti ve tekrar gülmeye başladım. Babam yanıma gelip
"İyi misin kızım? " diye sordu. E tabi adam da haklı yani az önce masadan hışımla kalkan ben değilmişim gibi davranıyordum.
"İyiyim baba bir an sinirlerim bozuldu ama endişelenecek bir şey yok, siz gidin ben biraz hava alıp geleceğim. "dedim.Ben restoranın havuzlu bahçesine doğru ilerken arkamdan birinin geldiğini hissetsem de arkamdan gelen kimse yoktu. Biraz hava aldıktan sonra restorana doğru yürümeye başladım tam içeri girecekken birisi kolumdan tuttu.
Demek arkamdan birinin geldiğini hissetmem doğruymuş.
"Bugün bu ikinci oluyor ama kolumu tutman " derken
Birbirimize çok yakın olduğumuzu farkettim.Yüzü çok güzeldi.Bir an gözlerim gözleriyle buluştu bir süre gözlerime baktıktan sonra gözleri dudaklarıma kaydı.Bende refleks olarak dudaklarımı yaladım.
Dudakları çok güzeldi.Resmen gel beni öp diye bağırıyorlardı.Yavaşça yüzlerimiz birbirine yaklaştı tam dudaklarımız değecekken ben kendimi geri çektim.Arkamı dönüp yürümeye başladım.Hayır olamaz.Ben aşık olamam hayır.
Daha az önce intikam almak için elimden geleni yaptığım çocukla öpüşemem.Çünkü ben Elena Yılmaz ım.
Çünkü ben Soğuk Prensesim erkeklerden etkilenemem.
Arkadaşlar yorum ve beğenilerinizi bekliyorum bana yardımcı olun sizleri seviyorum
Multimedya da Elena var. ;)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vazgeçersen Kaybedersin
Fiksi RemajaKim aldatılmak ister ki? Kim intikam almak ister sevdiğinden? Her zaman aldatılan mı çeker acıyı?Her zaman erkek mi alır intikamı? Rüzgar ile tanışıp hayatının aşkını yaşadığını sanan saf kalpli Elena... Ve tam bir yıl sonra Rüzgar ın Elena yı aldat...