Arkasından öylece bakakaldım.Kendimi toparlayıp peşinden gittiğimde artık çok geçti son model arabasıyla çoktan uzaklaşmıştı bile.Beni mi kıskandı gerçekten? Belki.Neyse içeri girsem iyi olacak.İçeri girdiğimde Işıl bana dedikodu bekleyen mahalle karıları gibi bakıyordu.Hadi ama Işıl bide sana mı laf anlatacağım.
-Bence bu çocuk seni kıskanıyor sizin aranızda birşey oldu da bana mı anlatmıyorsun?
-Ne saçmalıyorsun Işıl aramızda ne olabilir ki.
Şimdi ışıl aramızdaki geçenleri anlatamam o gücü bulmuyorum kendimde
-Ne biliyim karşıdan hiç öyle görünmüyor.
Işıl dik dik baktım ve
-Artık kahvaltı etsek iyi olacak
Işıl koltuktan kalkıp masaya geldi.Ve kahvaltı etmeye başladık.Tabi ona kahvaltı denirse.Ağzıma tek lokma bir şey atma sadece tabağa baktım ve bir kaç yudum çay içtim.Işıl halimi anlamış olacak ki bana
-Ne oldu sana ya bayağı kötü görünüyorsun
-Yok bir şey ya ne olsun
-Bilmem
Kahvaltı boyunca ağzımı bıçak açmadı.Kahvaltı bittikten sonra Işıl la film izledik.Bir kaç saat daha oturduktan sonra Işıl gitti yarın okul için hazırlanması gerekiyormuş hanımefenedinin. Süslü kokana işte ne olacak.Bende ılık bir duş yapsam iyi olacak
2 saatlik duşun ardından kendimi daha dinç hissediyordum.Yatağa uzanıp son ses müzik açtım ve dinlemeye başladım.Müzik bana iyi gelir.
Saate baktım 2 mi Yuh yarın okul var ya uyusam iyi olacak yoksa daha ilk günden sınıfta uyuyacağım.Yorganı üzerime çektim.Ve uykuyu bekledim.Bir türlü gelmiyordu meret.Koyun saymaya karar verdim.200 e geldim ve göz kapaklarım uykuya yenik düştü.
Sabah uyandığım gerçekten kendimi çok enerjik hissediyordum.Aslında 3 saat falan uyumuştum.Amaaan neyse ne.Dolabın karşısına geçtim malum kolejimizde serbest kıyafet uygulaması var.Altıma dar paça bir siyah bir pantolon giydim ve üzerine beyaz bir tişört geçirdim.Aynada son kez kendime baktım.Fena sayılmazdım.Telefonumu elime aldım.1 mesaj.Tabi ki Işıl.
Bugün eski okula gidecekmiş yarın işlemler tamamlanınca da bizim okula yaşasın orada yalnız değilim.
Çantamın içine telefonunumu da atıp evden çıktım.Hasan amca kapıda beni bekliyordu.Arabaya bindim ve okula gitmeye başladık.
Okulun önüne geldiğimde arabadan indim ve okula doğru yürümeye başladım.Herkes bana bakıyordu.İddialı bir şey giymemiştim aslında.Okula girdim ve müdürün odasını buldum.Bana sınıfımı söyledi ve eğer istersem onun götüren götürebileceğini de ekledi.Tabi ki de hayır bebek miyim ben.
Koridorda sınıfı ararken büyük bir cüsseye çarptım başımı kaldırdım.Gerçekten karşımda çok yakışıklı ve havalı bir tip duruyordu.
-Özür dilerim deyip yanından geçip gittim.Arkamdan
-Özrünü kabul ettiğimi söylemedim diye bana bağırdı.
Haha ukala kabul etmeni isteyen olmadı zaten.Neyse şimdi bu salakla uğraşamam sınıfı bulsam iyi olacak.Tam sınıfı buldum ki kolumu biri kavradı. Hadi ama bundan hoşlanmıyorum.Kolumu kavrayan kişiye döndüm az önce çarptığım çocuk.
Off ama daha ilk günüm bir bela edinmem için daha erken değil mi?Bana
-Beni duymadın mı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vazgeçersen Kaybedersin
Teen FictionKim aldatılmak ister ki? Kim intikam almak ister sevdiğinden? Her zaman aldatılan mı çeker acıyı?Her zaman erkek mi alır intikamı? Rüzgar ile tanışıp hayatının aşkını yaşadığını sanan saf kalpli Elena... Ve tam bir yıl sonra Rüzgar ın Elena yı aldat...