Bir sürü fotoğraf buldum hepsini kullanmak için sabırsızlanıyorum,iyi okumalarr ♡
Bakugonun ağızından
Ortam iyice sessizleşip karardığında odaya gitmenin daha iyi olucağını düşünüp yerimden kalktım, kalktığımda başımı dekuya çevirip ona işaret verdim.
Odaya giderken arkamdan gelen küçük ayak seslerini duyabiliyordum ne kadar sinir bozucu olsada biraz tatlı gelmiyor değildi.
Odanın kapısını açıp kendime çektim, dekunun içeri girmesi için yolu açarken önümden tedirgin bir şekilde geçti. O ışığı açmak için düğmeyi ararken bende kapıyı kapatmıştım.
Gözleri etrafı tarıyordu ve büyük ihtimalle nerede yatıcağını düşünüyordu, onu omuzumla iterek dolabın önüne geçtim dolaptan bir şortu yatağın üzerine attıktan sonra üzerimdeki tshirtü çıkarmaya başladım deku arkadan garip bir şekilde kollarıyla yüzünü kapattı.
"K-kacchan ne yapıyorsun?" Ona baktığımda yanakları domates gibi kızarmıştı çok komik görünse bile gülümsememi tutmuştum.
"Ne yapıyor gibi görünüyorum lanet inek, üstümü değiştiricem" önüme dönüp tshirtümü aşağıdan çekiştirerek çıkardım.
"Tamam şey ben arkamı dönüyorum o zaman" diyip yatağın kenarına gidip arkasını döndü ben onu umursamayarak eşorfmanımı çıkarıp dolaba attım, oda sıcak olduğundan sadece şort giyicektim.
Şortumu almak için yatağa doğru gittiğimde deku iyice gerilip elleriyle oynamaya başladı şortu tutmak için biraz daha ileri gittiğimde omuzum dekunun tenine değdi, bakışları aniden beni bulduğunda gözündeki parlamayı gördüm.
Pembe çilli yanaklar, parıldayan gözler ve şaşkınlıktan açılan küçük ağız, onun bu görüntüsüne kalbim hızlanırken aniden kafamı çevirdim "neye bakıyorsun sen?!"
"Hiç!" Önüne dönüp hareketsiz kalırken yatağın diğer tarafına geçip örtüyü kaldırdım.
1 sessiz dakikanın ardından deku yataktaki yastığını alıp etrafta bir şeyler aramaya başladı sonunda dolaplardan birinde yorgan bulduğunda onu yere serip yastığını yere bıraktı. Üzerini değiştirmek için hamle yaptığında rahat etmesi için başımı çevirip yatağa girmeye başladım.
Üstünü değiştirmesinin bittiğini düşünerek ona döndüğümde beyaz tenine uygun bol beyaz bir blüzü kafasından geçiriyordu ona baktığımı gördüğünde panikleyip üstünü düzetmeye çalıştı ama daha çok karıştırmıştı, göz devirdikten sonra sol tarafa dönüp gülümsememi gizledim.
Yerde yatmasına aldırmamaya çalışıyordum çünkü eğer yanıma yatarsa çok kötü şeyler olabilirdi.
* * *
Her gece gibi bu gecede su içmek için 3 gibi uyandım, yumuşak yataktan sessizce kalktım ve gıcırdamayan bir yatak olmasına şükrettim. (yn: ;) )
Odadan çıkarken yerde yatan dekuya baktım, vücudu kıvrılmış ve beli açılmıştı lanet inek üşütücek ve tüm gün mızmızlanıcaktı.
Onu şimdilik umursamayarak ağır ağır merdivenlerden inip büyük salona geçtim mutfak tarafının ışığının açık olduğunu gördüğümde gözlerimi etrafta gezdirdim.
Todoroki elinde içeceğiyle dışarıyı izliyordu adım seslerimi duyduğunda kafasını benim olduğum tarafa çevirdi.
(Sen mükemmel bir detaysın)
Onu aldırmamaya çalışarak dolabın kapağını açıp su sürahisini aldım, kendime su doldururken üzerimdeki bakışlar rahatsız etmeye başlamıştı.
"Ne var yarım piç" elindeki içecekten bir yudum alıp boş tezgahın üzerine bıraktı.
"Neden midoriyayla kalmayı kabullendin?" Sesi her zamanki gibiydi, düz bir tonla sormasına rağmen ciddi anlamda merak ettiği belliydi.
"Seni ilgilendirmez" belimi soğuk tezgaha yasladım ve yüzümü ona döndüm. "Neden merak ediyorsun?!" sorduğum soruya karşı kafasını yana eğip cidden sorup sormadığımı algılamaya çalıştı.
"Normalde yapıcağın bir şey olmadığından merak ettim" bakışlarımı kısıp ona yaklaştım. "Normal ben ne yapardı peki" omuz silkip gözlerini yumdu "bilmem.. bağırır, sinirlenir ve asla midoriyayla aynı odada kalmazdı galiba"
Evet normalde yapıcağım şey buydu ama sadece, bilmiyorum o an dekunun odamızda başkasıyla kalmasını istemedim.
"Midoriyayı kıskandın değil mi?" Sorduğu soruyla kalkan kaşlarımı çatıp cevap verdim.
"Ne saçmalıyorsun sen?" Bir anda yanına gidip kazağını havaya kaldırmıştım. O ise sadece gülümsüyordu. "Biliyordum"
Elimden bir şekilde kurtulup mutfaktan uzaklaşmaya başladı merdivenden çıkarken bana bakıp gülümsediğinde sinirlerime bir basınç hissettim.
* * *
Odaya tekrar girdiğimde yerde yatan deku bir şeyler mırıldanıyordu, sinirim hala geçmediği için dekuyu dövmek istiyordum ama tatlı tatlı mırıldanması ve duruşu hiç yardımcı olmuyordu.
"Hey inek" ayağımın ucuyla sırtını dürtmüştüm ama tepki vermemişti, tekrar dürtüp seslendiğimde tek gözü birazcık açılmıştı.
"Hmm kacch.." fısıltı halinde çıkan sesi kaşlarımı daha da çatmama neden oluyordu çünkü ne dediği hiç anlaşılmıyordu.
Derin bir nefes alıp ilk önce yastığını yatağa fırlattım ardından yerde uzanan brokoliyi kucağıma aldım, yatağın sağ tarafına bırakıp kendi yerime geçtim.
"Sıcacık.." yine fısıldar gibi çıkan sesiyle dediği şeyi anlamıştım ama anlamamazlıktan gelip başımı yumuşak yastığa koydum.
* * *Sabah üzerimdeki ağırlıktan homurdanarak gözlerimi açtığımda göğüsümün üzerinde sıcak bir yer bulmuş tavşan gibi uyuyan dekuyu gördüm.
İlk gördüğümde bağırmak istesemde bu kadar masum uyurken sinirimi sonraya saklamaya karar verdim, ne de olsa dekuya kızmak için bahene boldu ve bunun acısını çok fena çıkartıcaktım.
Ama o zamana kadar bende sıcağın vermiş olduğu rahatlıkla kendimi uykuya ve yanımda uzanan yeşil tavşana teslim ettim.
- - -
Evet biliyorum bakugo tam bir yumoş jdndken
Beğendiğinizi belli etmeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmayın ♡
Kalbimi bırakıyorum şuraya
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Escape | bakudeku +18
Teen FictionSadist villainin kontolündeki şehirde mahsur kalan midoriya ve arkadaşlarının kurtulmaya çalışırken keşfettikleri kocaman fantastik evren ve gelişen ilişkileri. ....Görelim bakalım... * * * Uyarılar! × +18 sahneler ve smut içeririr. × her t...