44- mektup

395 51 47
                                    

Keyifli okumalar ♡

Yorum atmayanların poposu düşüyormuş ×-×

× × × ×

Midoriyanın ağızından;

Todorokiyi o şekilde bulduğumuzda aşırı korkmuştuk, hemen yumurtayı alıp krallığa döndük ve kraliyet şifacısından kontrol etmesini istedik.

Malesef ne olduğunu bilmediğini söyledi, durumunun iyi olduğunu öğrendiğimiz için sakin olabiliyorduk ama neler döndüğünü bilmediğimiz için beynimiz allak bullak olmuştu.

Extra kacchan bize ve krala şehire neden ejderha saldırdığını ve halkın ortadan kaybolduğunu anlatmıştı.

İşin aslı büyücü ve kurdu, yavruları kaçırıp kendi deneyleri için kullanıyorlarmış ve halk da ejderhaların saldırısından kurtulmak için savaşçı ile birlik olup başka bir yere taşınmışlar.

Savaşçının bilmemesinin sebebi oymuş ve kurtun sürekli çuvalla iksir odasına gelmesinin sebebi.

Tabi bunlar bizim problemimiz olmadığı için krala bildirip her şey için teşekkür etmiş ardından kendi evimize gitmek için o devasa kapıdan çıkmıştık.

2 gün geçmişti ama hala todoroki uyanmamıştı.

"Kacchan brom nasıl anlamıştın"

"Ulan kaç defa anlatıcam angut "  denki surat asıp koltuğuna gömülünce kacchan offladı.

"Bana görev vermişti öldürmem için ve dövüşmüştüm de, bana ciddi bir darbe indiriceği sırada beyaz yavru ejder çıktı ortaya, sonra ejderha savaşmayı bırakıp yavruyu sırtına koydu"

"Orda biraz çaktım olayı ama asıl anlamam ejder ininde o salak kurdun çuvallarından görmemle oldu, sonrası işte mantık yürütme"

Onlar 10 defadır konuşulan şeyleri konuşurken ben yukardan gelen sesle kafamı oraya çevirdim.

Hayal mi görüyorum yoksa çok mu uykusuz kaldım diye sorgularken mina benden önce davrandı.

"Mahiru-kun?"

Mahiru-kun başı eğik bir şekilde üst katın merdivenlerinden iniyordu.

"Lan bu piç nerden çıktı?" Kacchan ayaklanıp üzerine yürürken kolundan tutup kendime çektim.

"Bekle" kacchan gözlerime bakıp derin derin nefes aldı ve tekrar sordu.

"Sen buraya nasıl girebiliyorsun?"

Mahiru-kun aşşağıya indi ve önümüzde durdu.

"Anlatıcam her şeyi ama ilk önce shotoyla konuşmam gerek, birazdan uyanıcak lütfen ona sahilde beklediğimi söyleyin"

Kacchan o gitmek için arkasını döndüğünde ileri gitse de elimi biraz sıkıp bana bakmasını sağladım.

"İlk todorokiyle konuşması daha mantıklı sonra olanları öğreniriz"

Sinirle soluyup kafa sallayınca elinden tutup koltuğa oturttum.

Biraz da olsa sözümü dinlemesi güzel hissettiriyordu.

× × × ×

Todorokinin ağızından;

Gözlerimi açtığımda her yerime ani bir acı saplanmıştı, neredeyim diye etrafıma bakarken bir yandan en son neler olduğunu düşünüyordum.

Yataktan doğruldum, odamdaydım ve etrafta hiçbir ses yoktu.

Etrafı biraz daha inceleyince kapının önünde bir mektup gördüm, ardından aklıma o an geldi.

Escape | bakudeku +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin