^ Sn. Suppasit Jongcheveevat 2-AE bölümü 14.35 ameliyatı için çağrılıyorsunuz.^
Koridorda yankılanan bu ses onları ayırmıştı. Mew ameliyatı olduğunu tamamen unutmuştu, kendini hızla geri çekip üzerini düzeltti.
''Üzgünüm sanırım benim gitmem gerekiyor.''
''Bu sadece bir ödeme şekliydi, sakın içselleştirmeye kalkma.'' Gulf, odadan çıkan adamın arkasından söylendi.
Mew arkasını dönüp, Gulf'a doğru ilerlerdi.
''Bu şekil ödemeyi ben istemedim, yapmak zorunda değildin.'' Sıcacık bir gülümseme ile küçük olanın alnına bir öpücük bıraktı.
Gulf şimdi odada tekti az önceki yaşananların mantığını kurmaya çalıştı fakat mantığıyla yaptığı tek bir hareketi yoktu. Yüzünü ellerinin arasına aldı, sinirle saçlarını karıştırmaya başladı. Benim sorunum cidden? Kendi kendine söylendi.
Nihayet kendini binadan dışarı atmayı başarabilmişti, telefonunu kontrol ettiği an Boat'tan konum mesajı geldi. Arabayı çalıştırıp hızla konum atılan yere sürdü. Konum mesajları genelde acil durumlarda atılırdı fakat atan kişi Boat olduğu için neyle karşılaşacağından emin değildi. Belki de onu sadece ölüme terk etmeliydi. Kafasındaki seslerle boğuşurken çoktan hedef yere gelmişti. Arka koltuktan aldığını silah çantasını üzerine geçirdi ve torpidodan çıkardığı yedek silahı yerleştirdi. Elindeki silahın susturucusunu ayarlardı ve can almaya hazır bir makinaya dönüşümünü tamamladı.
''Ah! Az kalsın unutuyordum..'' Arabanın dikiz aynasını kendisine çevirip saçını düzeltti. Aynada kendisine bakarak gülümsedi Can almaya gitsen dahi olsan iyi görünmelisin.
Yıkık binanın içine girene kadar çoktan beş ceset saymıştı, gelen seslere doğru temkinli adımlarla ilerledi. Boat bağlı bir şekilde köşede yatar haldeydi. Gulf dört adam saymıştı ikisi tam karşısındaydı ama diğer ikisinin konumunu saptayamadı. İlk işi karşısında duranları indirmek oldu. Yerini değiştirmek için hareket etti, birkaç geri adım attıktan sonra kafasının arkasındaki çekilen tetiği hissettiği an duraksadı. İki adamdan biri arkasında diğeri ise tam önünde duruyordu.
''Kafanın dağılmamasını istiyorsan silahı hemen şimdi yere bırak.'' Adam emreder bir şekilde söyledi.
''Sanırım sana bu bilgiyi vermediler, bu hayatta nefret ettiğim şeyler listesinin ilk sırasında emir kipleri var.''
Gulf arkasındaki adamı öndekine siper ederek iki adamdan birden aynı anda kurtuldu.
Boat yalvarır gözlerle hayran bir şekilde Gulf'a bakıyordu.
Gulf ağır adımlarla ona doğru yaklaştı,
''Neden içimden bir ses seni burda bırakmam gerektiğini söylüyor''
''Adamım gerçekten şakanın hiç sırası değil çöz beni lütfen.''
Gulf bıçağı yere bıraktı, ayağı ile Boat'a doğru fırlattı.
''En azından kendini çözecek kadar becerin vardır, uhm, yani umarım?'' Alaycı ifadesini takınarak geri döndü.
'' GULF! ADAMIM, LÜTFEN GULF!!'' Boat dediklerini sadece kendi işitiyordu, Gulf orayı çoktan terk etmişti. '' Adi herif,,, '' Umutsuzca söylenip bıçağa uzandı.
Gulf evdeydi. Derin bir nefes aldı, tüm gün yaşadıklarını düşündü, içinden çıkılmaz bir hal almıştı. Üzerindekileri çıkarttı, şu an ihtiyacı olan tek şey soğuk bir duştu.
Soğuk suyun altında aklına düşen bir sıcaklık vardı.
Cidden mi eksi derece soğukta o adamın sıcaklığını mı düşünüyorsun? Dalga geçiyor olmalısın salak herif .
Havluyu beline geçirdi, salona doğru ilerledi ve kendine bir içki koydu. Ceketinden telefonunu çıkarıp gelen mesaja tıkladı.
XXXXXXXX:
Bangkok Khao Son .07
no:095423
-şair o mesajda ne anlatmak istedi derseniz kiralık posta kutusu adresi-