Not: Bu bölüm YunusKurnaz kullanıcı adlı okuyucuma ithaf edilmiştir.
Mozo sabırla sık ve karmaşık, dikenli bodur ağaçlar arasında ilerledi.
Yartu'nun cesedinden aldığı harita onun beklentilerine ihanet edecek derecede mükemmel detaylara sahipti.
Yol boyunca karşılaşacağı tehlikeler, insan ya da karanlık ırklara ait köy ve yerleşkeler ve kaynak ya da hazine bulunma ihtimali olan yerler işaretlenmişti.
Bu ork birliğinin ormana rahatça gelmelerinin nedeni de açığa çıkmıştı, detaylı ve her türlü riski belirten bu harita sayesinde o kolaylıkla orkların geldiği yere gidebiliyordu.
Şu anda Karanlık Ork Şehrine gidiyordu.
Karanlık Ork Şehri büyük ormanı talan eden ork savaşçılarının geldiği yerdi.
Etrafı dikenli bodur ağaçlarla çevrili binlerce metre derinliğe sahip bir vadinin içinde kurulmuştu. Vadiye ulaşabilmek için doğru düzgün bir yol yoktu ve olan yollar da ork savaşçıları tarafından kontrol ediliyordu.
Mozo buraya gelirken Küçük Mavi'yi ardında bırakmıştı, herhangi bir zamanda tehlike ile karşı karşıya kalabilirdi ve Küçük Mavi'nin kamufle olması zor olacağından tek gelmeyi tercih etmişti.
"Houuh!" Mozo ellerini dizlerine koydu ve susuzluktan dolayı çatlamış zemine oturdu.
Elbisesinin her bir yerinde yırtıklar vardı ve tüm vücudunu araştırırsa karşılaşacağı binlerce fizik de bunun ödülüydü.
Birkaç dakika dinlendi, daha gidecek çok yol vardı ve aynı zamanda onun yapacak çok işi de vardı.
Başını kaldırdı ve batmak üzere olan güneşe baktı.
Batmadan önce son bir kez etrafı aydınlatmak için çırpınıyordu adeta. O kızıla dönmüş ışınlar dağlara, ovalara uzanıyordu.
Canlıları iyilik, enerji ve canlılık ile doldurmak istiyor gibi görünüyordu.
Bakışları batmakta olan güneşin kerametlerini düşünürken yön değiştirdi. Güneşin yerini almak için sabırsızlıkla bekleyen ve kendini göstermeye başlayan aya dönmüştü sefer bakışları.
Güneşin aydınlığının azaldığı dönemde o devreye giriyor ve canlılara umut ışığı oluyordu.
Gece seyahat eden yolcunun rehberi, küçük çocukların dedesi ve canlılığın hayat desteğiydi.
Sadece bu iki varlık bile ona doğru yolda olduğunu söylüyordu. Ancak ona başka şeyler de söylüyordu.
Gündüz güneş bir çok yeri aydınlatırken çok az da olsa karanlık yerler vardı. Gece ise ay çok az yeri aydınlatırken karanlık bir çok yeri kuşatmış oluyordu.
İyilik ve kötülük arasındaki dengenin bir göstergesiydi belki de bu. İkisi de asla tükenmeyecekti ve birbirlerine karşı çıkarak bir amaç sahibi olacaklardı.
İşte bu amaç canlıların hayatta kalmasını sağlıyordu.
Mozo yüzüğünden çıkardığı soğuk içeceği içmeye başlarken melankoli yaşadığını hissetti, soğuk içecek yorgun zihnini zinde bir hale getirirken gülümsedi.
Kaderin ona neler getireceğini merak ediyordu.
#####
"Büyükusta son günlerde karanlık tarafın aşırı aktif hale geldiği hakkında duyumlar aldım." Zakir Kılkesen yaşlı yanında yürürken konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(Tamamlandı✔) İmparator : Kara Elf Serisi 2. Kitap : #Karanlığın Hizmetkarları#
FantasiO Mozo'ydu. Tecrit edilmiş olan! O bir kara elfti: Ölümcüllerin en ölümcülü. Kara elfler kıtanın geneline yayılmıştı. Ölüm ve vahşet denilince akla tek kelime gelirdi: Kara elf. Suikast denilince akla şu gelirdi: Kara elf. Hainlik denince akla şu g...