30

291 23 6
                                    

Woo'dan###

Tırnaklarımı yemekle kafayı yemek arasında kalmış ve tırnaklarımı seçmiştim ama yeterli olmuyordu istemsizce salladığım bacağımı durduramıyor gözlerimi de telefondan çekemiyordum San nerede kalmıştı? Saat geç oluyordu ve o hâlâ gelmemişti Chan abinin yakalandığına dair bir haber de yoktu bir şeyler ters gitmiş olmalıydı.

Yeosang "sakin ol" diyerek omzumu sıktı sonunda yine yanımızdaydı hatta San Jongho ve Yunho'yu da çağırmış onlarla da barışmamızı sağlamıştı,sanki kötü bir şey olacağını hissetmiş gibi gitmeden önce hepimizi bir arada görmek istemişti. Onlar yanımda olduğu için sevinemiyordum bile "nasıl sakin olabilirim Yeo,şimdiye gelmeliydi" dedim.

Benim gibi Arin de çok stres yapmış odada bir o tarafa bir bu tarafa gidiyordu. Hongjoong ayağa kalktı ve "yeter kendinizi yediğiniz arıyorum şunu" dedi ve San'ı arayıp hoparlöre aldı telefon kaç kere çaldı ama açan kimse olmadı. Bende ayağa kalktım ve odamıza girip kesici bir şey aradım neyse ki San burada ki gizli çekmecesine bir çakı koymuştu kendimi korumak için işe yarardı, çakıyı ceketimin cebine koyup odadan çıktığımda Hongjoong,Yunho ve Arin karşıma dikilmişti
Hongjoong "bizde geliyoruz" dediğin de üçünü de inceledim ve Arin'e bakarak "sen gelmesen daha iyi olur sen onun kardeşisin sana bir şey olursa hesap veremeyiz" dedim ve onları beklemeden harekete geçtim.

San arabayla gittiği için ben bir taksi çağırdım, Hong ve Yunho da gelince hep beraber taksiye bindik.

Yunho "nereye gideceğimizi biliyor musun?" diye sordu açıkçası emin değildim Chan abiyi çok az tanıyordum ama burası kore değildi bakabileceğim bazı yerler vardı ama emin değildim işte "bakıcaz Yunho onu bulana kadar her yeri arayacağız ama bulucaz" dedim yol boyunca bir daha da konuşan olmadı.

Açıkçası ağlamamak için çok zor dayanıyordum. Üçe ayrılmış ordan oraya giderek San'ı arıyorduk polise de gitmiştim ama bir gün geçmeden kayıp raporu veremeyiz demişlerdi ve onun polislerle iş birliği yaptığını söylediğimdeyse böyle bir adamı hiç görmediklerini söylemiştiler. San'a oyun oynanmıştı ve San şuan tehlikedeydi ama benim elimden hiçbir şey gelmiyordu.

San'dan###

Oturtulduğum sandalyeden bir kez daha elektrik akımı geçerken istemsizce sırıttım o kadar çok elektrik yemiştim ki doğru düzgün düşünemiyordum bile,sadece gülesim geliyordu

Chan abi "Sıkıldım bundan çözün" dediğinde adamları beni bağladığı elektrikli sandalyeden kaldırdılar ve klitledikleri yere doğru götürmeye başladılar "durun" Chan abi gene o sert ifadesini takınmıştı bundan nefret ediyordum çünkü gerçekten aptal gibi hissetmeme sebep oluyordu. "Biraz dövün şu iti de neşem yerine geldin"

Adamlar Chan abinin dediklerini eksiksiz yaparken bende nefretle bakmakla yetiniyordum hepsi eline birer sopa almıştı karşı koyacak gücüm de yoktu bu yüzden beni dönmelerine ses etmedim her bir sopa darbesiyle nefesim kesiliyordu.

Sonunda durduklarında her tarafımdan kanlar akıyordu ama kimsenin umrunda değildi beni sürükleyerek depoya götürüp kilitlediklerinde bir köşeye sindim ve bir anda ağlamaya başladım. Güçlü durmaya çalışmaktan yorulmuştum artık ve bu olanlar patlama noktam olmuş hıçkırarak ağlamaya başlamıştım.

Ağlamam durduğunda içeri bir kız girdi ve yere oturup pamuğa tentürdiyot döktü ve yarama uzandı ama geri çekildim. "Üzgünüm sana yapabileceğim tek yardım bu" dedi ve işine devam etti "bana yardım etmene gerek yok" diye çıkıştım yüzüm ya da kırılan kolum, bacağım değildi umurumda olan aklımda Wooyoung ve arkadaşlarım vardı muhtemelen beni arayacak ve tehlikeye onlar da gireceklerdi ama onların bu tehlikeye balıklama atamalarına izin veremezdim "iyi be ne halin varsa gör" diyerek gidicekti ki kolundan yakaladım "bekle" dedim zorlanarak ve ekledim. "Biri var benim için onu korur musun?" Kız yeniden yere oturdu ve gözlerimin içine bakarak sordu
"Bunu yapacağımı nereden çıkardın?"
"Bilmiyorum sadece onun benim için değerli biri olduğu anlaşılmamalı"
"Aşk işleri demek aşka saygım var o yüzden yardım edebilirim." şüpheyle kızı süzdüm güvenilir olup olmadığından emin değildim.

"Onun adı Wooyoung ve eğer buraya gelirse onu alıp başka bir yere götürmeni istiyorum Chan abi onu asla görmemeli" kız bir süre bana boş boş baktı ve "anlaştık şimdi yaralarını temizleyelim" dedi.

Yaralarıma pansuman yapıyordu ki Chan abi hiddetle içeri daldı ve "Yeri sana daha kaç kere söylemem gerek buradaki kimseye pansuman yapamazsın"
"Ama baba"

Bu konuşma biraz uzadıktan sonra Yeri gitti ve Chan abi yanıma gelip bir sandalye koyup oturdu "iki sıfır geridesin San hiç düşünmedin mi odanın dinleniceğini" dedi, kalakaldım demek istediği şey... Wooyoung'un... artık benim için değerini öğrenmiş olmalı ya ona birşey yaparsa?

-the end-
Yavaş yavaş sonra yaklaşıyoruz final mutlu mu olsun mutsuz mu ?

Dark ~Woosan~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin