Yıllar Sonra
Kürşad küçük kızının parmaklarının arasında duran parmağını hareket ettirdi. Minik Beyza adeta babasını izliyor ve ona gülümsüyordu.
Genç adam beş yaşındaki oğlunu kucağına oturtup "Gördün mü oğlum? Kardeşin sakinleşti. O daha çok küçük, ona iyi bir abi ol tamam mı?" dedi.
Emir babasının dediklerini anlamış başını olumluca sallamıştı. İyi bir abi olmak çokta zor olmasa gerekti. Emir, Beyza ilk doğduğu zaman onu oldukça dışlamıştı. Çünkü artık anne ve babasının onu daha çok seveceğini düşünmüştü. Aslında beklediği gibide olmuştu. Annesi ve babası sürekli yeni doğan kız kardeşiyle ilgilenmeye başlamıştı. O da daha fazla ilgi çekmek için çabalamaya ve daha çok ağlamaya başlamıştı. Kabul etmek gerekirse Emir başlangıçta kardeşini hiç ama hiç sevmemişti. Sonra bir şey olmuştu. Minik Beyza abisine gülümsemiş onun elini tutmuştu.
Emir o andan itibaren kardeşini sevmeye ve artık ona dokunmaya başlamıştı. Gittikçe ona daha çok bağlanmıştı. Yavaş yavaş kendini abi gibi hissediyordu. Kürşad ve Özlem buna çok seviniyordu. Bebekleri olması için bu kadar uğraşmalarının sonucunda doğan iki yavruları birbirlerine hep çok iyi baksın istiyorlardı.
Çocukça bir edayla "Beyza altına yapmış." diyen Emir babasının koluna vurup fark etmiş olduğu durumu bildiriyordu. İşte iyi bir abi tam olarak böyle olurdu. Kürşad kızından gelen kokuyu elbette fark etmişti. Bu ufak kız her yeri kokutmayı iyi biliyordu.
Kürşad oğlundan bir bebek bezi ve ıslak mendil getirmesini istedi. Emir hemen babasının dediğini yapıp bir bez ve ıslak mendil getirdi.
Beyza'nın bezini açıp kızının bezini dğeiştiren Kürşad kokulu bezi bir poşetin içine koydu. Ardından koku geçirmeyen bez kovasına attı. Özlem uyuduğu için sessiz olmaya çana gösteriyorlardı. Neyse ki Beyza bugün sessizdi. Eşi gerçekten çok yoruluyorfu ve Kürşad''ta ona yardımcı olmak için elinden geleni yapıyordu. Haftasonu o uyurken çocuklara bakmak artık alıştığı bir şeydi. Geçmişi hatırlayınca şu anki halleri için şükretmeden edemiyordu. Bir bebek hayali kurarken ikinci bebeklerini de kucaklarına almak onlar içinde sürpriz olmuştu. Beyza hiç beklemedikleri bir haberdi.
Özlem, Emir'in doğumunda oldukça zorlanmıştı. Zaten zayıf olan rahmi biraz daha zayıflamıştı. Doktor bir bebrk daha taşıyabileceğinden emin değildi. Bu yüzden Beyza'yı öğrendikleri zaman ikisininde farklı endişeleri vardı. Ya bebekleri rahme tutunamaz ve düşerse o zaman yaşayabilecekleri duygular iç karartıcıydı. Evlat acısının berbat bir şey olduğunu ancak tahmin edebilirlerdi.
Neyseki hiçbir şey endişelendikleri gibi olmamıştı. Doğum oldukça rahattı ve Özlem'in hamileliğinde de bir sıkıntı yaşanmamıştı. Ve artık onlarda rahattı. Kürşad bir ara eşinin bu bebek duruma kafayı ciddi bir şekilde taktığını biliyordu. Zor günler geçirmişlerdi ve o günler artık çok gerideydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karahisarlı
General FictionBaşkomiser Kürşad Karahisarlı. O mahallenin ağabeyi, herkesin saygı duyduğu delikanlısıydı. Karahisarlı soyadıyla nam saldığı mahallesinde hayatına birden giren Özlem ile kalbinden vurulmuşa dönmesi çokta geç olmayacaktı. (Tamamlandı) ©Tüm Hakları...