Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Özlem ne olduğunu anlamadan dudaklarının istila edilmesine ses etmedi. Ellerini yavaşça Kürşad'ın göğsüne yerleştirdi. Adamın elleri belini kavramıştı.
Çok iyi hissediyordu. Ona yakın olduğunu bir tek onunla bunu yapabileceğini hissediyordu. Bu his çok güzeldi. Hiç korkmuyordu. Normalde korkması gerekmez miydi? O bir erkekti. Fakat Özlem ona güveniyordu.
Kürşad biraz daha ileri giderek kadının bacaklarını kavrayıp beline doladı. Böylece Özlem ona sarılmak zorunda kalmıştı.
Dudakları bir anlığına ayrıldığında genç kadının ağzından "Kürşad..." kelimesi dökülmüştü. Ona ihtiyacı vardı. Biraz daha öpmek istiyordu. Kürşad kadının durmasını söylediğini zannederken bu sefer Özlem kendiliğinden dudaklarını birleştiren kişi oldu.
Onunla öpüşmek çok güzeldi. Sıcak dudaklarını onun için aralarken birbirine dolanan dilleri adeta dans ediyordu. Genç adam kendisine sarılan kadını duvardan çekip yürümeye başladı. Yavaş fakat emin adımlarla odasına ilerledi. Ağızlarından dökülen inlemeler işlerini oldukça zorlaştırıyordu.
Özlem'in zevk alması Kürşad'ı yoldan çıkarıyordu. Aylardır bu anı hayal etmişti. Onu öptüğü an. Dokunduğu her noktada elleri adeta alev alıyordu. Kürşad kendi yatağına oturduğunda Özlem de kucağına oturmuş oldu. Ayrılmalılardı. Fakat ikisi de bunu istiyor gibi görünmüyordu. Bir kere iki haftalık bir hasretleri vardı.
Özlem'in siyah saçları yorganın üstüne dağılırken Kürşad öpüşme seslerinden ve inlemelerden başka ses duyamıyordu. Kendine hakim ol, geri çekil. Çek kendini ve ellerini kadından.
Genç adam son kalan gücüyle kendini geri çekip Özlem'in yan tarafına kendini attığında iki gençte bir süre nefes nefese tavanı izledi. Yani şimdi onlar birbirlerini seviyordu. Bunu gayet güzel bir şekilde kanıtlamışlardı. Aşk ve tutku onları ele geçirmişti.
Özlem adama doğru bakıp kendini Kürşad'ın göğsüne doğru çekti. Göğsüne sinip bir süreliğine gözlerini kapattı. Adamın hızlı atan kalbini ve nefes alışverişini duyabiliyordu.
Kürşad en sonunda kendine geldiğinde ağzından çıkan üç kelime artık bu iki genci tamamen birbirine bağlamıştı. "Seni seviyorum Özlem."
Genç kadın başını kaldırıp adamın yeşilliklerine bakarken Kürşad'ın dikkatini onun kızaran ve şişen dudağı çekti. Az önce onu öpüyordu. Hayal değildi gerçekti. "Uzun zamandır kalbimdesin. Babama görüşmek için ben bir şey söylemedim. O kendisi anlamış, kendisi istedi. Ama bana seninle tanışma fırsatı verdiği için ona çok minnettarım."
Uzun zamandır kalbinde miydi? Gerçekten mi? Yani Kürşad onu önceden mi seviyordu?
"Uzun zamandır beni seviyor muydun?"
"Hoşlanıyordum. Gelip geçer dedim, bu kız sana bakmaz dedim. Sevgilisi vardır vazgeç dedim. Olmadı. Büyüne kapıldım bir kez, vazgeçemedim senden."