Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Özlem aklına o an geldiğinde mutlu hissetmeden edemiyordu. Polis Gürkan Akyay'ın bileklerime kelepçeyi takıp onu arabasıya bindirirken ki an mutluluk veren bir an olarak kalmaya devam edecekti. Dünya bir pislikten daha kurtulmuştu. Bunun için özellikle Kudret babasının çabasını asla unutmayacaktı. Şimdi annesi ve arkadaşlarıyla birlikte gelinlik bakıyorlardı. Aslında bir modeli beğenmişti. Galiba bu gelinliği kiralayacaktı.
Beğendiği modeli giyip annesinin ve arkadaşlarının beğenisine sunan Özlem, Kürşad ile aldıkları nikah tarihine oldukça az bir sürenin kaldığını da fark etmişti. Önce dini nikah kıyılacaktı. Ardından resmi nikah olacaktı. İki ay içinde Kürşad ile resmen evli bir çift olacaklardı. Hala inanamıyordu. Aşık olmuştu ve evlenecekti.
"Bayıldım Özlem." diyen Çağla beğeni dolu bakışlarıyla arkadaşını inceliyordu.
"Tam sana uygun kızım." dedi Melda Hanım.
Genç kadın kendine aynada bakarken gelinlik daha da hoşuna gitmeye başladı. Galiba bu gelinliği istiyordu. Bedenine tam uymuştu, sade ve şıktı. "Bunu istiyorum." diyen Özlem koyu gözlerini arkadaşlarında ve annesinde gezdirdi. Esme özenerek arkadaşına bakarken Esme'nin aklına Özlem'in, Kürşad ile konuşmadığı zamanlar yaşadığı üzüntü geldi. Arkadaşı gerçekten mutluluğu hak ediyordu.
Peki ya o? Onun Yakup ile bir sonu yokmuş gibi hissediyordu. Onlar birbirlerine Özlem ve Kürşad gibi aşkla bakmıyordu. Böyle bir ilişkiyi sürdürmek aptallıktı. Fakat Yakup'ta aşk kırıntıları göremese de kendisinin kalbi aşkla doluydu. Ufak hoşlantısı adam ona dokundukça, güldükçe, elini tuttukça artmış ve vazgeçemeyeceği bir mucize haline gelmişti. Esme resmen Yakup'a aşık olmuştu. Kalbindeki çaresiz çırpınışı kontrol edemiyordu.
Esme kara kara düşünürken Özlem gelinliği çıkartmak içni yeniden kabine girdi. Kendi kıyafetlerini giydikten sonra gelinliği kiralamak için gerekli evrakları doldurdu. Gelinlik işi bittikten sonra "Bence en doğru gelinlik buydu Özlem." dedi Çağla.
"Bencede çok yakıştı." dedi Esme.
"Teşekkür ederim kızlar. Şimdi sıra çiçek seçmede. Ne zormuş bu işler." dedi Özlem sitem ederek. Ayakları ağrımaya başlamıştı. Gerçekten zor bir işti. Tüm gün gezinip tamamen hoşuna giden bir şey bulmak aynı zamanda şanslı olmayı da gerektirirdi. Şimdi çiçeklere bakıp davetiye örnekleri alacaklardı. Daha fotoğraf çekimi için stüdyo ayarlanacaktı. Çok fazla iş vardı. Aklına Kürşad gelince Özlem gülümseyerek yürümeye devam etti.
O sıralarda Kürşad giydiği takım elbisesinin yakasını düzeltiyordu. İki babası ve kardeşiyle damatlık almaya çıkmışlardı. En sevmediği şeylerden biri de kıyafet deneyip durmaktı. Ve bugün bunu fazlasıyla yapmıştı. Hepsi birbirinin aynısıydı fakat iki babasını da aynı anda mutlu etmek imkansız gibi görünüyordu.
İki babasınında yüz ifadelerini okumaya çalışan Kürşad "Sanırım beğendiniz." dedi sakin bir ses tonuyla. Aslında sakin değildi. Sakin olmaya çalışıyordu.