Bazen çok severken yaralıyor insan sevdiğini . Bilmeden , düşünmeden , Geleceği hesaba katmadan . Herkes kalbinin renginde yaşar hayatı ve herkes kalbinin rengini bulaştırır etrafındakilere . Atlas Uluhan bir karanlığın içinde kan kırmızısı bir haya...
" Atlasss hadii geç kalacağız ! " Atlas iki koca bavularla odadan çıktı .
" sen benim nereye geç kaldığımı gördün aşkım ? " Kalbim sakin ol şu anda tek bir kelimeyle bayılamayız !
" tam şu anda görücez sanırım , eğer biraz daha oyalanırsan . " dedim sanki hiç duymamış gibi konu dağıtarak .
" hahh bana diyene bak , sen tabi üzerine apaçık elbiseyi çektin varmı yokmu beli değil bana söyleniyorsun."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
" istersen sende giy elbise atlasçım karışan yok . " dedim elerimi açarak . Oda pes edermiş gibi yüzünü sıvazladı ve sinirli sinirli güldü .
" seninle tartışılmaz derin Uluhan . "
" haaa şunu bileydin atlas Uluhan . " dedim ve havalı havalı kapıyı açtım . Düğün bitikten sonra düğünün olduğu otele yerleşmiştik ve rüya gibi bir geceden sonra ertesi sabah yani bu sabah balayı için İsviçreye gidiyorduk . Atlas arkada ben önde otelden çıkıp bizi almaya gelen arabaya bindik . Ben camdan denizi izlerken atlas elimi tutu .
" nasılsın ? "
" niye sordun ? "
" yok bir şey canım hani dün geceden sonra merak etim öylesine ... " sırıtmasının sebebini anladığımda yanaklarıma kanın boşaldığını hissetim ama yine yaptığım en iyi şeyi yapıp salağa yatım ve sorusunu cevapladım .
" bilmem gayet iyiyim . "
" iyi o zaman . "
" Haa bu arada sen oteli tutunmu ? "
" yoo tutmadım . " şaşkınlıkla kaşlarımı çatım .
" Neden tutmadın Yermi bulamadın ?"
" yoo vardı . "
" allahalaaa neden tutmadın o zaman nerede kalıcağız biz ? " burnumun ucunu sıktıktan sonra minik bir öpücük kondurdu sıktığı yere .
" gidince görürsün güzel karım . " bu sevimli halerinle gülmeden edemedim . Bu duruma uzunca bir süre alışamıycam gibi duruyordu . Nihayetine havalimanına geldiğimizde valizlerimizi alıp Özel uçağa bindik . Uçağın içide dışı gibi simsiyahtı .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Pilot , yardımcı pilot ve iki tane hostes bizi gülerek karşıladılar . Valizlerimizi onlara verip karşı karşıya olan iki tane koltuğa oturduk . Her uçak seyahatinde olduğu gibi içim kıpır kıpırdı . Atlas elini uzatıp elimi tutu sıkıca .
" korkma ben varım bir şey olmayacak . " bu dediğine burukça gülümsedim . Bir zamanlar bunu dediğinde ona ne dediğimi hatırladım ' zaten sen burdasın diye sorun var . ' demiştim ona . Şimdi anlıyorumda o zamanlar çokta uzak değildi günümüze , bir anda nasıl birbirimizi bu kadar çok sevebilmiştik ? O benden nefret ederken ben ondan nefret ederken onca şeye rağmen onca acıya rağmen şu anda biz hala nasıl el ele olabiliyorduk ? Ben dün onunla evlenip soyadını almıştım hemde soyadından bu kadar kaçmak istememe rağmen . Abimi öldürmesine , beni vurmasına rağmen ben yine Atlası tercih etmiştim , en çok o beni yaralasada ben yine o sarsın istemiştim yaralarımı kendi elleriyle . Bunları düşünürken dudaklarıma onun sıcak ve yumuşak dudakları deydi ve sanki kulağıma fısıldadı bir ses .
Bunların hepsi geride kaldı derin , sen ve o birbirinize onca şeye rağmen aşıksınız gerisi önemli değil .
Ben ve o birbirimize onca şeye rağmen aşıktık ... Aşıktık değilmi ?
" seni seviyorum çiçek kadınım . "
" seni seviyorum Atlas Adam . " ve yol bir şekilde akıp gitti kendimizi isviçrede bulduk . Kapılar açıldığında kemerlerimizi çözüp uçaktan indik ardından bizi bekleyen arabaya bindik .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
" tamam gerisini biz halederiz sen valizleri al bagaja koy sonrada geri dön İstanbula . "
" emredersiniz atlas bey . " adam yanımızdan ayrılıp uçağa adımladı bizde arabaya bindik . Bir süre sonra valizlerde gelince havalimanından çıktık .
" atlas artık söylermisin nereye gidiyoruz . "
" sabret derin sabret güzelim . "
" tabi demesi kolay ! " dedim ve küskün küskün kolarımı bağlayıp yola baktım .
" ahh benim küskünüm ahh ! " dil çıkartmamak için kendimi zor tutuyordum . Otobandan çıkıp nihayet isviçreye girmiş buluyorduk . Ara sokaklara girmeden daha üst taraflara çıktık . Ormanlar geçtik , göler geçtik en sonunda bir yerde durduk . Manzarası göle bakan ve benim hayran kaldığım bir yerde . Minik bir ev yeşil panjurlu hemde , bahçesi çiçeklerle örtülmüş hayran olunası bir yer .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
" belki geçtiğimiz yolar çiçekli yolar değildi ama bir süre yaşayacağımız ev çiçekli yeşil panjurlu bir ev olsun dedim . "
Onunla beraberken bundan sonra benim bütün yolarım çiçekli yolar olacaktı ...
Son .
~ Şu atlasın sözlerine bir tek ben bayılıyor olamam değilmii ? Evlenmeden önce kızım demesi sonra kadınım demesi pekiii ? Bence düşülücek bir durum ...
~ Belki pembe panjurlu değil ama bizimkide yeşil panjurlu bir ev idare eder haa ne dersiniz ?
~ Yorum ve oy atmayı unutmayın . Gizli okuycularım sözüm size ...
