Fazla sıcaklık ile gözlerimi aralarken bakışlarım direkt olarak karşımdaki dolabın kapağında var olan aynayla buluştu. Uykudan yavaşça arınan gözlerim gördüğüm sahneyle kısılırken dudaklarım yukarı kıvrıldı ve içimde hoş bir sıcaklık kendini belli etmeye başladı.
Yatağın ucunda yatıyordum ve o kadar yer olmasına rağmen Hyunjin arkadan bana sarılmış, sıcak nefesleri enseme çarpıyordu. Uzamış sarı saçlarım dağılmış, yüzüm fazla sıcaklıktan dolayı kızarmıştı. Hyunjin'in ise yüzünü göremiyordum ama üzerimizde yorgan olmadığı için pozisyonumuzu görebiliyordum. Ben hafiften dizlerimi kırmış, dirseklerimden itibaren kollarım yatağın dışında boşluktaydı. Hyunjin'in bir kolu boynumun altından geçmiş, diğer kolu belime sarılıydı. Eşofmanın bir paçası sıyrılmış olan bacakları ile bacaklarımı sarmış, adeta beni bir kafesin içine almıştı.
İlk defa hissettiğim bu yabancı ama aynı zamanda kalbimi deli gibi çarptırıp gülümsettiren his ile hiç olmadığım kadar huzurluydum. Tuhaftı. daha birkaç aylık tanışıyorduk ve ben onun kollarına aitmişim gibi hissediyordum. Sanki onun kolunun yeri benim belimmiş, yattığım yer her zaman onun yanıymış gibiydi.
Yıllar önce unuttuğum o ev hissini şuan, onun kollarında tekrar tadıyordum. En son ne zaman bu kadar güvende hissetmiştim ki kendimi?
Sabah sabah hissetiğim yoğun duygular ile derin bir nefes alırken sıcaklığa daha fazla dayanamayıp yavaşça hareketlendim. Hyunjin'i uyandırmadan kalkmalıydım ki öyle bir sarmıştı ki, kolunu belimden atsam bile bacaklarımı nasıl kurtaracağımı bilmiyordum.
Uyanmamasını umarak kolunu yavaşça tuttum ve belimden çektim. Ardından her ihtimale karşı birkaç saniye durup uyuduğuna emin olduktan sonra neredeyse kaplumbağa hızında dönerek doğruldum. Oturur pozisyona gelip ellerimi yatağa koyarak destek aldıktan sonra ilk önce bir bacağımı çekmeye başladım. Baya zamanımı alsa da sonunda kendimi tamamen kurtardığımda huzursuzca yerinde hareketlenerek yüz üstü dönen Hyunjin'e baktım.
Yüzünün yarısını gömdüğü yastığın altına elini sokmuş, bir bacağını kendine çekerek rahat bir pozisyon bulmuştu. Uzamış siyah saçları dağılarak gözlerini kapatmış ve kusursuz yan profili ile nefes kesici görünüyordu. Birkaç dakika durup onu izledim öylece.
Uzun zamandır görmediğim yüze doyasıya bakarken her santimini izledim. Birçok kişiyi kıskandıracak düz burnunu, normalde kalın olan kırmızı dudaklarının uykudayken hafif şişerek daha da da göze batmasını izledim. Dudaklarında fazla oyalanan bakışlarımı çekerek derin bir nefes aldım ve saçına dokunmak için karıncalanan parmak uçlarımı yok saymaya çalışarak ayağa kalktım.
Hala kafedeki halimleydim. Üzerimi değiştirsem de kıyafetlerimi Seungmin getirmemişti. Bir an önce kafeye gidip kıyafetlerimi alsam iyi olacaktı. Alıştığım için izinsiz almayı sorun etmedim ve dolabın kapağını sessiz olmaya çalışarak araladım. İçinde gezinen bakışlarım gördüğüm yeni ve renkli kıyafetler ile duraksarken istemsizce kaşlarım kalktı.
Hyunjin bu tarz giyinmezdi ki? Renkli sweatler ve şortlar mı? Sonradan aklıma Seungmin'in de bu dolabı arada kullandığı aklıma gelince daha fazla sorgulama gereği duymadan yeni kıyafetlerden gözlerimi çektim. Beyaz bir tişört ve dizlerimin biraz üstünde biten siyah şortu alıp kapağı geri kapattım. Aynadan Yatağa baktığımda Hyunjin'in hala aynı pozisyonda uyuduğunu görünce hafifçe gülümsedim ve banyoya girdim.
Dün yapamadığım banyomu hızlıca yapıp çok beklemeden kıyafetlerimi giydim. Islak saçlarımı havlu ile iyice kurutup nemli kalmasını sağladıktan sonra gözüme girmelerini umursamadan dağıttım. Kuruyunca kendi kendine şekle girecek ve gözlerimin önünden çekileceklerdi zaten.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
My world is just you|HYUNLİX
Fanfic"sana çok iyi bakacağım bu yüzden bir süre benim evimde kalabilir misin?" *** Bir kaza sonucu doğan aşk mı yoksa şans eseri karşılaşılan geçmiş mi daha etkiliydi kaderinin çizdiği yolu değiştirmede? Başlama tarihi:16.01.21