"İkimiz de erkeğiz sonuçta?"

3.9K 353 593
                                    


"Geçin bakalım" Minyeon Nuna anahtarı çıkartıp kapıyı geçebilmemiz için tamamen açarken Hyunjin beni içeriye geçirmişti.

Hastanede geçirdiğim 2 günün ardından Hyunjin ve nuna ile oldukça yakınlaşmıştık. Minyeon nuna boş oldukça yanıma gelip benimle sohbet ediyor ve kontrollerimi yapıyordu. Hyunjin ise dersi bittiği zaman yanıma geliyor, ziyaret saati bitince eve gidiyordu. İyi birisiydi özellikle sohbeti fazlasıyla eğlenceliydi.

Hyunjin Sandalyemi iterek salona getirdiğinde etrafımı incelemeye başladım. Salon kırmızı ve beyazın uyumuyla döşenmiş, arada dekor olarak kullanılan mat siyah eşyalar tamamen başka bir boyuta taşımıştı salonu. Büyük ya da zengin evi değildi. Sıradan bir apartman dairesiydi fakat o kadar iyi dizayn edilmişti ki gözlerimi salondan alamamıştım.

"Hyunjin, benim şimdi gitmem gerek. Bu gece nöbetteyim. Bir şeyler hazırlayıp yersiniz." Başımı çevirip Tekrar ayakkabılarını giyen Minyeon nunaya bakarken Hyunjin elini sadalyeden çekip eliyle onayladı.

"Ayrıca İlaçları Yemek masasına bıraktım. Aksatma ve düzgün bir şekilde ver. Yürümesine de izin verme" 

"Tamam nuna merak etme sen." Hyunjin bıkkın bir şekilde konuştuğunda Onun bu haline gülümsedim ve evden çıkan Nunanın ardından önüme döndüm.

Ayak bileğim çatlayacak kadar burkulmuştu fakat neyse ki çatlamamıştı yine de yürümekte zorlanıyor, vücudumdaki acılar ise acımı katlıyordu.

"İlk önce Sana rahat kıyafetler vereyim. Sonra yiyecek bir şeyler hazırlarım." Başını eğip onaylamamı beklercesine yüzüme baktığında fazla yakın olduğu için hafif geri çekildim ve boğazımı temizledim. Neden birden bu kadar yakınlaşmıştı ki şimdi?

"Tabi şey bir de duş almam gerekiyor" Bu halimle nasıl duş alacaksam. Daha düzgün sağa sola bile dönemiyordum. Dudağımı ısırıp onun tepkisine bakarken ilk önce şaşırmış ardından düşünceli bir şekilde geri çekilmişti.

"Bunu Nunaya sormam gerek. İlk önce bir odaya gidelim" Başımı sallayıp onayladığımda beni yanımda kalan dar koridora soktu ve en sonda ki odaya ilerledi. En azından soracaktı ve umarım izin verirdi. Günlerdir banyo yapmıyordum ve şuan kendimi çok rahatsız hissediyordum. 

Odaya girdiğimizde beklediğimin aksine beyaz ve mavi tonlarındaki odaya şaşkınca bakakaldım. Gördüğümden beri siyah giyinen Hyunjin'in odasını biraz daha karanlık beklemiştim ama aksine fazla saf bir görünüme sahipti.

Beyaz ağırlıklı oda tertemizdi ki beyazı temiz tutmak ayrı bir yetenekti, ayrıca duvara çizilmiş hoş grafitiler ve yatağın hemen arkasındaki duvara çizilmiş üç boyutlu orman resmi oda değilde ormanın içindeymişiz hissi veriyordu. O an anladım ki güzel ve hayran kalınası bir ev için büyük bir alana ihtiyaç yoktu. Küçük bir odayı bile bambaşka bir şeye çevrilebilirdi.

"Şortla daha mı rahat edersin?" Dolabın kapağını açıp bana yönelik sorduğunda bakışlarımı hayran kaldığım odadan zorla çekip ona döndüm. Onaylayan bir ses çıkartırken tekrar resme baktım. Cidden sanki gerçekmiş gibiydi.

"Resmi sen mi çizdin?" Eline aldığı siyah şort ve sarı sweati yatağın üzerine bırakırken bana dönüp neyden bahsettiğime baktı. Hangi resme baktığımı görünce yüzünde bir gülümseme oluştu ve başını iki yana sallayıp dolabın kapağını kapattı.

"Bir arkadaşım çizdi. Çok yetenekli değil mi?" Başımı sallayıp onu onaylarken o telefonunu çıkarıp muhtemelen Minyeon nunayı aradı. Arkadaşı tam bir ressam gibiydi. Nasıl bu kadar iyi ve gerçekçi çizebilirdi? Ben çöp adımın çizgisini bile yamuk çiziyordum.

My world is just you|HYUNLİX Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin