I HATE U | TEXTİNG

2.1

Ellerimi yanaklarına koydum ve bende onu öpmeye başladım. Ellerini belime koydu ve beni sıkıca kavradı. İkimizde aynı anda dudaklarımızı geriye çektik. Gözleri dudaklarımdan gözlerime çıktı. Gözlerimi bir saniye bile gözlerinden ayırmadım. Ellerimi yanaklarından çektim ve bir adım geri gittim. "B-Benim uykum geldi gitsem iyi olur." dedim. "Ben seni bırakırım." dedi. "Şey, gerek yok." dedim. "Bekle beni." dedi ve yanımdan uzaklaştı. Etrafa bakmaya başladım. Birileri fark etmişmiydi diye. Kimse buraya bakmıyordu. Önüme geri döndüğümde Taehyungu gördüm. Elimden tutu ve "Gidelim." dedi.

Birlikte evden çıktık. Bir taksiye bindik. "Kızlara haber vermedim." dedim. "Ben söyledim onlara." dedi. Kafamı salladım ve kafamı omzuna koydum. Tae evimin yerini şoföre söyledi ve telefonunu açtı. Aramalara girdi ve kimsenin aramadığını görünce telefonu kapatıp dizine koydu. Kafasını bana çevirdi. Gözlerimiz kesişince gülümsedi ve önüne geri döndü. O heyecanlanmış mıydı?

-

Birlikte taksiden indik. Taehyung taksinin parasını ödeyince arkamdan binaya girdi. "Asansör?" dedi. "Merdiven daha iyi." dedim. "Peki." dedi. Merdivenlerden çıkarken "Taehyung!" dedim. "Ne oldu?!" dedi. "Merdivenler oynuyor bak." dedim ve merdivenin diğer ucuna atladım. Sonra diğer kısma. Ayağım kaydı ve merdivenlere yapıştım. "İyi misin?" dedi Taehyung ve beni yerden kaldırdı. "H-A-R-İ-K-Y-I-MMMMM!" diye bağırdım. "Şşş." dedi ve güldü.

Evin kapısına gelince kilidi açıp içeri girdim. Annemler nerdeydi? "Annemler nerde?" dedim. "Bilmem." dedi. "Telefonum sende mi?" dedim. Belime bağlı olan çantamdan çıkardı ve bana verdi. "Sağol."

"Anne, nerdesiniz?"

"Teyzen hastaneye kaldırılmış. Biz birkaç gün yokuz ama buzdolabında yemek falan var ve senin bu saate dışarıda ne işin var?"

"Cadılar bayramı partisi vardı. Tamam o zaman. Teyzeme geçmiş olsun dediğimi söylersin."

"Tamam. Kapıyı kitlemeyi unutma ve yemek ye!"

"Yemek yemediğim zaman yok anne bay bay." diyip telefonu kapadım.

Taehyungla odama gittik. Kendimi yatağa attım. "Pijamalarını giymeyecek misin?" dedi. "Bilmiyorum." dedim. Çekmecelerimi karıştırmaya başladı. "Bunlar çok tatlıymış bunları giy." dedi ve bana attı. Mavi kedicikli pijamam. Dalgom birden havlamaya başladı. "Sakin ol." dedim ve onu okşadım. Sustu ve yatağına gidip uyudu. "Giyinince haber ver." dedi ve odamdan çıkıp kapıyı kapattı. Üstüme pijamalarımı giyince "Gelebilirsin." dedim. Odamın kapısı açıldı.

Yatağa uzandım ve Taehyunga baktım. "İyi geceler." dedi ve yanağıma bir öpücük kondurdu. "Gitme. Annemler yokmuş zaten." dedim ve kolunu tutum. "Korkarım ben." dedim ve onu yatağa çektim. "Hiç itiraz etmeyeceğim." dedi ve beni kendisine çekip sarıldı. Bende ona sarıldım ve gözlerimi kapadım.

ROSE

Jisoo gitmişti ve tek kalmıştım. Jimin bütün gece başka kızlarla takılmıştı. Tamam kıyafeti ona çok yakışmıştı ama yani kılın ortasında böylede gelinmez. Jimin kendini yanıma attı ve kafasını dizime koydu. Kafasını ittirip koltuktan kalktım. Gitmek istiyordum ama onları burda yalnız bırakamazdım. Yoongi ve Jungkooka güveniyordum ama genede. Kendimi duvara dayadım ve kızları izlemeye başladım. Jimin şaşkınca bana bakıyordu. Gözlerimi devirip kızları izlemeye başladım. Jennie Kai ile dans ediyordu Yoongi onları izliyordu. Kaiye güvenmiyordum.

Jimin yanıma geldi. "Rose." dedi. Ona baktım. "Efendim?" dedim. "Ne oldu?" dedi. "Sıkıldım." dedim ve önüme geri döndüm. "Eve bırakabilirim seni." dedi. "Sarhoşken mi?" dedim. "Sarhoş değilimki." dedi. "Olmaz zaten kızları bekliyorum. Birlikte gideceğiz." dedim. "Birlikte geldik birlikte gideceğiz." dedim. "Gelcek gibi gözükmüyorlar." dedi. Lisa ve Jungkook öpüşüyordu. İkiside fena sarhoştu. Kai ve Jennie sadece dans ediyordu. "Jungkooka güveniyorum ama Kaiye güvenmiyorum." dedim. "Bende." dedi. "Kai Jennieyi aldatmış ha." dedi. "Sen nerden biliyorsun?" dedim. "Ben içki alıcam istiyor musun?" dedi. "Hayır." dedim. Tabiikide nerden bildiğini söylemeyecekti.

-

Yaklaşık iki saat falan geçmişti. Kızların yanına gittim. "Kızlar." dedim ve ikisinin kollarından tutup çektim. "Gidelim." dedim. "Gelmek isteyen senindin." dedi Lisa ve elimden kurtulup Jungkookun yanına gitti. Jennienin elini bıraktım ve koltuğa oturdum. Uykum gelmişti. Burda uyusam birşey olur muydu? Kazlar burdaydı çocuklarda burdaydı. Olmazdı bence. Gözlerimi kapadım ve uykuya daldım.

-

Yüzüme ışık vuruyordu. Gözlerimi hafifçe araladım. Yanımda kızlar uyuyordu. Ben koltukta yatmıştım yatakta değil. Hızlıca yataktan kalktım ve elime yerdeki süpürgenin sopasını aldım. Odanın kapısını açtım. Büyük bir salona çıktı. Koltukta uzanan Hoseoku görünce süpürgeyi bıraktım. "O sopayla kimseye birşey yapamazdın." dedi Hoseok. "Her ihtimale karşı." dedim. "Günaydın bu arada." dedi. "He birde seni babişin aradı arkasından Jisoo bin kere aramış sonra annişin ve Taehyung aradı seni." dedi. "NEDEN UYANDIRMIYORSUN?!" dedim ve sehpadaki telefonu aldım. "Denedik olmadı." dedi. Babamı geri aradım.

"Alo baba. Beni aramışsınız?"

"Biz Koredeyiz haber ve-"

"nE?!" diye bağırdım.

Hoseok bana ne olduğunu sordum.

"Holdingi için kaçtığını biliyoruz ama eğer sen Holdingi almazsan Jisooya bırakacağız. Ve seni görmek için geldik ama yoksun."

"Nerdesin?" arkadan bir ses "Jenilerde dedim ya. Partiden sonra onda kaldı diye."

"Evet baba ben Jennielerde kaldım."

"Hemen eve gel!"

"Evde mi aldınız?"

"Evet ama sen Jisooların evine gel."

"Tamam." dedim ve telefonu kapadım.

"Ne oldu?" dedi Hoseok. Kendimi koltuğa attım ve "İşte şimdi sıçtım." dedim. "Babamlar buraya gelmiş." dedim. "Güno ev halkı." dedi Jin ve kendisini yanıma attı. "Beni eve kim bıraka bilir?" dedim. "Ben bırakırım." dedi Jimin. "Yada taksi daha doğru olur." dedim. "Jimin bak seni sevmiyor." dedi Namjoon. "Hayır sadece Jenniede kaldığımı söyledim ve Jiminin bırakması biraz garip olur." dedim.

-

bölümü beğendiyseniz oylamayı unutmayın lütfen.