Uyumuştum ve yine orada uyandım.
Marry : ah anna yine mi? Şaka yapıyor olmalısın.
Etrafıma bakınırken benim yaşımda bir kız bana koşuyordu. Yanıma gelip bana sarıldı .
Kız: anne buldum seni.
Marry: ha?
Kız: anne beni unutmuş olamazsın , ben Sophie . Kızın
Marry:b-benim kızım yok.
Sophie: ha?
Marry:bana her şeyi anlatmalısın.
Marry: nasıl sesler.Sophie: b-ben bilmiyorum anne çok özür dilerim.
Marry: hey özür dilemeyi bırak. Akumayla iletişime geçecek bir şey yaptın mı?
Sophie:şey... küçükken bir kere akumayla iletişime geçtim. Akumayı kullanmıştın ve zorlu bir görevdi. Sonra bir şekilde görevinden sonra benimle konuştu. Kasume bana inanmamıştı ve sesleri duymadığını söyledi.
Marry: bekle kasume kim?
Sophie: kardeşim. Cidden bizi hatırlamıyor musun?
Marry:üzgünüm daha 16 yaşındayım... Galiba geçmiştesin.
Sophie: ow anladım... babama benzesem bile beni tanıyacağını düşünmüştüm.
Marry: baban mı ? Baban kim
Akuma: karşılaşmışsınız ne kadar şirin~
Akuma sophieye saldırmaya çalıştı . Sophie yere düşüp kendini savunmaya çalışmıştı
Marry: kızımdan uzak dur!
Hem sophieyi hem kendimi korumuştum . Sophie ağlıyordu.
Akuma: daha karşılaşmadık marry , sakın öleyim deme.
Ortadan yine kaybolmuştu. Sophienin omuzlarından tuttum.
Marry:ağlama her şey yoluna girecek , birazdan gideceğiz .