Bölüm : 6

1.6K 170 121
                                    

Elde Sıfır

Hayatımız boyunca birçok an'ı düşünürüz. Mesela ilk ne zaman gülümsediğimizi. Öyle sahteden değil, gerçekten mutlu olduğumuz için. Ya da yaşadığımız zaman boyunca en değerli anımızın hangisinin olduğunu düşünürüz. Geçmişi düşündüğümüz kadar geleceği de düşünürüz elbet. Hatta belki geleceği daha da fazla. Mesela ne zaman üniversiteyi kazanabileceğimizi, iyi bir işe sahip olabilecek miyiz, yaşayacağımız hayatın şartlarını daha iyi yapabilecek miyiz?

En çok da gerçek aşkı bulabilecek miyiz onu düşünürüz. Uğruna milyonlarca şarkı yazılan, gözyaşları döktüren, boş defterleri, günlükleri ve nice kalemleri akla düştüğünde saat fark etmezsizin tükettiren o hissi. Bulabilecek miyiz elmanın diğer yarısını? Ruhumuzun eşini? Ya bulduktan sonrası? Bunları da düşünürüz değil mi? Beraber yıllanacağımız o evi. Sahip olabileceğimiz en değerli şeyleri, mirasımızı; çocuklarımızı. Sonra da onların geleceklerini...

Peki ne zaman ölüm hakkında düşünmeye başlarız? İlk yenilgimizde ya da ilk kalp kırıklığımızda mı? Çok sevdiğimiz birini kaybettiğimizde mi? Tamam, tüm gücümü tükettim, artık dayanamıyorum dediğimizde mi? Yıllarımızın son demlerine geldiğimizde, yaşlandığımızda mı? Bunun bir başı veya sonu var mı? Şu zaman bunun hakkında düşünmek için en doğru zamandır diye? Yoktu herhalde. Ki varsa da ölümden dönmüş bir adam için düşünülecek en son an olabilirdi bu.

Ölüm.

Taehyung'a uyandığından beri anlatılan her hikâyede o ve bu kelime aynı cümlelerde peş peşe geliyordu. Yabancı değildi. Ama kabul etmesi gerekiyordu ki zihninde gözü önünde ölen bir adamın cesedi canlanırken o bu kavram için çok hazırlıksızdı. Uyandığından beri hergün binbir türlü fikrin geçtiği aklından hiç ölümün geçmediğini ancak fark ediyordu. Bir adam zihninde yaratılanlarla önünde yeniden ölürken ancak vuruyordu bu gerçek yüzüne.

Ölüm vardı. Belki küçükken herkesin kaybetmekten korktuğu insanları kaybederek hayata başladığı için bu konuda hiç düşünmemişti, ya da gerçek anlamda bu terimden sıyrılarak geçtiği için uyandıktan sonra da düşünmemişti.

Can havliyle sürdüğü aracı hızla terk etti. Gözleri batan güneşten daha çabuk getirmişti geceyi. Aklına sokulan hatıralar uzun süredir uykuda olan tüm sinirini uyandırmıştı. Sinirliydi Taehyung. Hayatından kaçar gibi uzaklaşan bir çocuğun sebep olduğu tüm bu yıkım yüzünden sinirliydi.

Hareketlerinin çıkartacağı sesleri umursamadan sert ve seri adımlarla üst kata, yatak odasına ilerledi. Kapıyı hızla açtığında Ha Neul uykusundan korkuyla uyanmıştı. "Tae..?" Gözlerini ovuşturarak sorduğu soruyu görmezden geldi. Tahta dolabın önüne eğilip birlikte boşalttıkları çantaları çıkartı. Kendi eşyalarını eline aldığı gibi siyah çantasına tıkıştırıyordu. Ha Neul uyku sarhoşluğu ve kusmanın verdiği halsizlikle yatakta yavaşça doğrulmuş, ayaklarını aşağı sarkıtmıştı. "Ne oldu? Ne yapıyorsun?" Taehyung ceketini bile çıkartmamıştı. Ateş almaya gelmiş gibi içeriye girmiş ve eşyalarını çantasına geri doldurmaya başlamıştı. Sadece birkaç saat. Birkaç saat önce her şey mükemmeldi. Ne oldu da sahip olduğu keyfin ve mutluluğun yerini böylesine büyük bir öfke ve sinir doldurmuştu?

"Çantanı hazırla. Gidiyoruz."

Taehyung arkasına bakmadan Ha Neul'ün siyah çantasını yatağın üzerine savurmuştu. Hemen yanında duran çantaya baktı bir süre. Elini kaldıracak gücü yoktu ve doğal olarak bu haldeyken araba yolculuğu yapmak istemiyordu. Elleriyle yataktan destek alarak ayaklandı. Çıplak ayakları parkeye değdiğinde ürpermişti. Parmak uçlarında attığı üç adımda aceleyle çantasını dolduran Taehyung'un yanına vardı. Elini omzuna attı. Dokunuşu çok silikti. "Taehyung, gerçekten çok halsizim. Neden bu kadar sinirlisin, acelecisin söyle bana. Sonra tekrar karar verelim ne yapacağımıza." Aldırmadı söylediklerine. En alt rafa koydukları ceketlerini almak için biraz daha eğildiğinde omzundaki eli havada kalmıştı. Ha Neul ayağını vurdu parkeye. Canı bu kadar azken kendisini geri çekerek ona eziyet etmesine katlanamıyordu. Kalan son gücüyle Taehyung'un kolunu tuttu ve kendisine bakmasını sağladı.

Good and Bad² [ V ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin