Bölüm : 14

1.5K 147 184
                                    

Arkadaşlar bu sefer gerçekten çok uzun bir bölüm yazdım. Artık iki üç günde falan okursunuz. Kurgunun ilerleyişi için olması gereken olaylar, detaylar vardı o yüzden biraz uzun oldu ve kesecek daha iyi bir yer bulamadığımdan uzadı gitti. Neyse keyifli okumalar dilerim, umarım sıkılmazsınız ♡

Bu bölüm @daisy_153 e ithaf edilmiştir

Birikmiş Özlemler Ziyanı ♧


Cam kasenin içine üst üste yığılmış cevizlerden birini alıp kıracağa yerleştirdi. Sert kabuğu uyguladığı baskıya bir zaman dirense de nihayetinde ortama tiz bir çıtırtı sesi bırakarak kırılmıştı. Çatlayan cevizi kıracaktan aldı, ardından elleriyle içini çıkartıp diğer kaseye koydu. Kırıldığında sivrileşen kabuklar hesapsız hareketlerinde parmak uçlarına, özellikle baş parmaklarına batıyor, derisini ince ince çiziyor ve geriye içini götüren bir sızı bırakıyordu. Bir kez daha sol baş parmağı sivri kabuğa takıldığında dişlerini sıkıp yüzünü buruşturdu. Sanki sızı parmaklarından başlayarak tüm vücudunu, ayak tabanlarına kadar hemencecik dolaşıp yok oluyordu.

Geldiğinden beri ceviz kırmakla uğraşıyordu. Parmak uçlarındaki sızıya dayanamaz olduğunda sağına, ocağın başında yaptığı yemekleri neredeyse konuşturan Seok Jin'e döndü. "Cevizleri neyde kullanacaktın?" Ses tonu bir şeylerden söyleneceğini ele veriyordu. Bu gece Hobi kız arkadaşını onlarla tanıştırmaya Seok Jin'lerin evine getirecekti. Neredeyse bir aylık olan ilişkileri şimdiden çok sağlam adımlarla ilerlediğinden diğerleriyle tanışmak için beklemeyi lüzum görmemişlerdi. Ve Hobi'nin demesine göre sevgilisi ondan daha bile istekliymiş. Buluşmak için bir süre hiçbir yerde ortak fikirde buluşamayınca da Seok Jin ev sahipliği görevini üstlenerek onları ağırlayacağını söylemişti. Böylece Ha Neul yardım etmek adına onlardan önce Jin'in yanına gelmişti.

"Onları sonra yiyeceğim ben."

Ağzı şaşkınlıkla aralandı. Sinirlenmemişti. Yemeklere yardım etmesin diye sonradan yiyebilmek için ceviz kırdırması tahmin edemediği ancak saygı duyduğu bir taktik olmuştu. Kıracağı bıraktı ve sitem edercesine "O zaman sana yeter bu, daha fazla yapmıyorum." dedi. Parmak uçları hâlâ sızlıyordu ve çok hassaslaşmıştı. İstese de yapamazdı gerçekten. Kapı zili aralarında oluşan kısacık sessizliği böldüğünde Jin gitmeye yeltense de omuzuna dokunup durdurdu. "Ben bakarım" Birkaç hızlı adımda kapıya ulaştı. Gelenler Jimin, Yoongi ve Jungkook'du. Beraber geleceklerini söylememişlerdi. Ha Neul de erken geleceğini haber vermediğinden kapı açıldığında şaşırmışlardı. "Sen erkenden mi geldin?" dedi Jimin sarılmak için yaklaşırken. Birbirlerini gördükleri an gülümsemeye başlamışlardı. Kısaca sarılıp ayrıldıklarında bu sefer Yoongi ile kucaklaştılar. Ha Neul Jimin'in sorusunu ancak yanıtlayabildi.

"Evet. Bunca kişiyi ağırlamak zor. Gelip yardım edeyim dedim. Ama Seok Jin beyefendiler zahmet olur bahanesiyle bir şeye elimi sürdürmedi. Çok söylenince de bir kase ceviz kırdırdı!"

Hep beraber kıkırdarlarken sarılma sırası Jungkook'a gelmişti. Diğerleri gibi eğilmek yerine Ha Neul'ün ayaklarını yerden kestiğinde omuzuna vurdu. "Şunu her defasında yapacak mısın?" Hafif bedenini yere geri bırakırken serseri gibi sırıttı. "Evet." dedi omuz silkerek. "Her defasında yapacağım." Onları içeriye davet etmesinin, yüzeysel hoş geldiniz, nasılsınız fasıllarının üstünden yarım saat geçmeden Solar ve Moonbyul da gelmişti. Tüm bu karşılama töreni yinelendikten sonra Ha Neul mutfağa, tabakları hazırlaması için Jin'e yardım etmeye dönmüştü. Omzuna bir kol dolanana kadar da işini ciddiyetle yapıyordu. Solar bugün de sarı olmasına karar verdiği saçlarını yukarıdan iki topuz yapmıştı ve çok sevimli görünüyordu. Yaklaşıp kırmızı rujuyla Ha Neul'ü yanağından öpmeye kalkıştığında gülüşerek cebelleştiler. Ha Neul yüzünü kaçırmaya, Solar da omzundaki ve yanağındaki elleriyle kafasını sabit tutmaya çalışıyordu. Bu savaşları Jungkook'un mutfağa gelerek "Öpücüğü Ha Neul istemiyorsa ben alabilirim." demesi ve bunun üzerine Moonbyul'un "Yumruklarımı alırsın." karşılığını vermesiyle tamamen kaosa dönüşmüştü. Neyse ki iki taraf da ciddi değildi ve Seok Jin saolsun hiçbir kırgınlık olmadan konuşma tatlıya bağlanmıştı.

Good and Bad² [ V ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin