ぬSix

408 39 17
                                    

6

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

6.Bölüm

🎼 Troye Sivan - Bloom

"O benim sevgilim."

Sevgili olmamızın üzerinden birkaç gün geçmişti. O birkaç gün içinde çok mutluydum. Lalisa'nın yanında durmak, ona istediğim gibi dokunmak ve içimden ne geliyorsa söylemek dünyaya sahipmişim gibi hissettiriyordu. Açık açık söylemese de Lalisa'nın da benimle eşit derecede mutlu olduğunu biliyordum. Ancak bir de madalyonun ters yüzü vardı. Korku. Lalisa her ne kadar bana güvense de korkuyordu. Onu anlayabiliyorum. Yirmi yedi yıllık yaşamımda hiç büyük bir hayal kırıklığı yaşamamıştım, yaşasam da muhtemelen onunkinin yanından bile geçemezdi, ama yine de anlıyordum.

Ona yardımcı olamıyordum. Çünkü birkaç güven sözcüğü söylemekten başka yapabileceğim bir şey yoktu. İçi boş sözcüklerin Lalisa'nın korkusuna hiçbir faydası olmazdı.

Bir gün, ki bu ilişkimizin birinci haftasına denk geliyor, Lalisa'nın annesi bize gelmişti. Uzun boylu ve yaşına rağmen alımlı bir kadındı. Ancak sadece bundan ibaretti. Evimize girer girmez, Lalisa hakkında bir sürü kötü şey söylemişti.

Tam olarak şu ki: Lalisa çalan kapıya bakmak için ayrıldığı salondan, yanında annesiyle birlikte geri dönmüştü. Onu daha önce görmediğim için kim olduğunu bilmiyordum. Ama annemin "Bayan Han?" demesinden sonra anlamıştım.

Ona karşı büyük bir kinim vardı. O olduğunu anladığım anda içimde öfke denen lavlarla dolu bir volkan patlamış gibi hissetmiştim. Ama hiçbir şey söylememil, yalnızca kaşlarımı çatmış ve tehditkâr bakışlaırmı üzerine dikmiştim.

Annemin şaşkınca ismini seslendirmesinden sonra "Merhaba, Bayan Kim." demişti. Ardından birbirlerine birkaç klasik soru sormuşlar ve tekli koltuklara oturmuşlardı. Lalisa ise hiç ses çıkarmadan yanıma oturmuş, birkaç dakika önceki mutluluğundan eser kalmamış bir şekilde bakışlarını annesine çevirmişti. Onun bu hali derince iç çekmemi sağlarken bacağının yanına koyduğu elini tutmuştum.

Bakışları kısa süre için bana dönmüş, küçük bir tebessüm armağan etmişti.

Sonrasında da, annesi "Umarım Lalisa başınıza iş açmamıştır." demişti. "Aslında onu kabul etmenize çok şaşırdım. Gerçekten o kadar iyi bir çocuk değildir. Küçükken de hep böyleydi. Büyüyünce bize bir zarar vereceğini biliyordum. Görüyorsunuz, onun yaptığını bize bir düşman bile yapmaz. Hem maddi hem manevi, her açıdan... Yedi yıl boyunca ne yaşadığımızı bir biz bir tanrı bilir."

Tam olarak bunları söylemişti. Kızının karşısında ve tanımadığı insanların yanında olmasına rağmen böyle açık seçik, kalp kırıcı ve belki de bir travmaya sebep olacak bir şekilde söylemesi, bunlara alıştığını belli ederek tepki bile vermeyen Lalisa'nın aksine annem ve bende şok etkisi yaratmıştı. Artık ne hissedeceğimi bile bilmiyordum. Yalnızca... Yalnızca o kadın bir deliydi. Başka bir açıklaması olamazdı bunun.

They Never KnowHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin