16. Bölüm: Maç mı?

1.2K 290 64
                                    

Keyifli okumalar ve bol kahkahalar dilerim. 🤓🧚‍♀️ (bu emojinin ben olması jxhshxh ikinçisi değil birincisi...)

Sınır 215 vote. 100 yorum.

Ecrinin şehir dışındaki evine geçmiştik çıkardığımız arbededen sonra

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ecrinin şehir dışındaki evine geçmiştik çıkardığımız arbededen sonra. Ecrin bütün dışa bakan kameraları ve içe bakan kameraları kontrol etmişti. Hiçbir şekilde biz görünmüyorduk.

Mete efendi korkudan bayılınca Ecrinin uzatmalı sevgilisi Hakan gelip onu odasına çıkartıp, daha önceden onun için ayarladığımız kendi kiyafetlerinin aynısı olan temiz kıyafetleri giydirmiş, odasında uyuyormuş havası yaratmıştı.

Bizim oraya girdiğimize dağir tek bir ip uçu kalmayana dek etraf temizlenmişti. Bütün hastalar tekrar odalarına kapatılıp ilaç verilerek bu günü unutmaları sağlanmıştı.

Ne yazık ki hastanede görevli olan ve yemekhanede uyuyan hemşire ve hasta bakıcıları için bir şey gelmemişti aklıma. Uyandıklarında nasıl tepki vereceklerini bilmiyordum ama en fazla yarım saat uyuduklarından bu işin arkasına takılacaklarını sanmıyordum. Yine de ne olur ne olmaz, olur da biri bu işin peşine düşerse ve hastalardan biri konuşursa diye önlemimi alarak hepsine ilaç verdirmiştim. Yoksa hepimizin popişinden kan alırlardı ne me lazım!

Eğer olur da bunlara ramen yakalanırsak diye de Ecrinin evine gelmiştik. Hakan bizimle gelmemişti. Israr etsek de kendi evine gitmişti.

"Ay kızlar ne güzel koyduk ama!" diyip büyük bir kahkaha attı Nur. Hepimiz gülmüştük dediğine. "Aynen ama ben yoruldum."dedim esneyerek. O kadar plan yapmak beni yormuştu dürüst olmak gerekirse. "Tamam canım odanı biliyorsun zaten. Geç uyu" dedi Ecrin saçımla oynayarak.

Daha da mayışarak kafamı sallayıp kalktım oturduğum koltuktan. Ben yattıktan kısa süre sonra Nurda gelmişti yanıma. Yatağın çöküşünü hissetmiştim. Ona sarılıp uykuya daldım tekrar.

******

Sabah odadaki sesle gözümü açmadım tabiki. Artık beni tanıyor sayılırsınız. Sadece dinliyordum ama yarı uyku vaziyetindeydim.

"Çok sağ ol koçum. Bir ihtiyacın olursa burdayım hep biliyorsun." demişti Nur. Telefonla konuşuyordu kesin. Eh, ecinlilerle konuşacak hali yoktu!
Konuşması bitmişti, seslerin kesilmesinden anlamıştım bunu.

Beynimde çakan şimşekle, yatakta gözlerim kapalı bir şekilde oturur vaziyete geçtim hemen.

"Bismillahirrahmanirrahim! Napıyosun lan!" diyip bir yere vuruşunu duydum Nurun. Kıkırdayıp gözlerimi açtım. "Bulduk mu!?" dedim uykulu ama merak dolu bir şekilde.

Iç çekip mırıldanarak "Allahım ben ne günah işledim" diyerek havaya bakmayı sürdürdü. "Hayır, yanlış anlama. Ne olduğunu unutmuştum da. Neyse hatırladım şimdi tamam..." demişti. Büyük ihtimalle işlediğimiz bütün suçlar bir bir gözünün önüne gelmişti. Kendi kendine neyin kafasını yaşadığını bilmiyordum. Onun bu haline kahkaha attım.

KUZU GÖRÜNÜMLÜ KURT - FINALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin