17♡ (Part 1)

397 47 155
                                    

Selamlar:) Ben geldim:) Keyifli okumalar~~ Yorum yapmayı unutmayın.

Jeno sıkıntıyla aynadaki yansımasının bir orasını bir burasını inceliyordu. Uygun giyinmiş miydi? Yakışıklı ve hoş duruyor muydu? Jaemin'in yanında patates çuvalı gibi durmak istemiyordu. Çünkü Jaemin'in çok muhteşem görüneceğinden emindi.

"Biraz daha oflayıp puflarsan kafanı şu çaydanlığa sokarım Lee Jeno!" diye bağırdı oda arkadaşı, artık sabrının sınırlarını bile geçmişti. 

"Ama Renjun-ah~" diye sızlandı genç adam. "Güzel görünüp görünmediğimden bir türlü emin olamıyorum." 

Renjun iç çekip arkadaşına sıkıntıyla baktı, son 3 saattir Jeno için ne uygun olur diye düşüne düşüne en son bu takımı uygun bulmuşlardı.

Jeno'nun üzerinde koyu yeşil kadife bir ceket vardı ve vücudunu tam olarak sarıyordu, içinde aynı renk yeleği, ceketin yakaları siyah mat bir kumaşla süslenmişti, ceketin içine beyaz bir gömlek giymiş ve yine koyu yeşil bir papyon takmıştı, altında ise klasik siyah kumaştan bir pantolon vardı, çorapları yine koyu yeşildi ve siyah klasik ayakkabıları ile pantolonu arasındaki açıklıktan hafifçe görünüyordu.

Jeno saçlarını geriye doğru tarayıp sabitlemişti, alının bu kadar açıkta kalması onu özgüvensiz hissettirse de bu kadarını yapabileceğini düşünmüştü. Bu akşam özeldi, bu gece özel olacaktı.

Arkadaşı aynadaki yansımasını onaylamaz bakışlarla izlemeye devam ederken Renjun sonunda bitirdiği yaka süsünü takmak için arkadaşının önüne durdu.

"Tüm gün bu süsü yapabilmek için uğraştım, taşımayı hak eden biri gibi davranırsan iyi olur." diye fısıldadı takarken.

Jeno dudaklarını dişleyip "Bana daha çok sorumluluk yüklemen tam bir haksızlık." diye sızlandı ve beyaz çiçeklerden yapılmış yaka süsüne gülümsedi. "Teşekkür ederim Renjun-ah, bana her zaman çok yardımcı oluyorsun."

Renjun elleriyle Jeno'nun omzundan toz silkercesine patpatlayıp memnun bir şekilde gülümsedi.

"İyi bir arkadaş olduğumu biliyorum Lee Jeno." dedi ve bilmiş bir bakış atıp masayı toplamak üzere arkasını dönmeden önce "En iyisinden öğrendim." diye ekledi.

Bu sözü Jeno'yu hem çok mutlu etmiş hem de duygusallaştırmıştı. Renjun gibi bir insana hayatında sahip olduğu için mutluydu, her zaman çıplak gerçeklerle gelen bu ruha duyduğu ihtiyaç kaçınılmazdı.

Genç adam saate bakıp balonun başlama saatinin yaklaştığını görünce derin bir nefes alıp Renjun'a iyi akşamlar diledi ve odasından çıktı.

Koridorda güzel giyinmiş bir çok öğrenci vardı, her biri çok özenmişti. 

Jeno her yıl bu manzaraya tanık olmasına rağmen şu an bambaşka hissediyordu, böyle özenilmiş bir etkinliğin parçası olmak kendisini özel hissettiriyordu.

Jaemin ile buluşma yeri olarak akşamları sıklıkla gittikleri gül bahçesini seçmişlerdi Jeno midesinde esrarengiz kasılmalar hissediyordu. 

Jaemin'i görmeyi çok istiyordu, tüm gün bunu istemiş ve saniyeleri saymıştı zaten ama şimdi bu istek bastırılamayacak kadar büyümüştü.

Genç adam artık farkında bile olmadan bahçeye giden yolu koşmaya başlamıştı.

Geçerken çarptığı insanlardan özür dilemek için bile durmuyordu. 

Onu görmek istiyordu.

Onu çok fena görmek istiyordu.

Genç adam bahçenin görüş alanına girmesi ile gülümsedi, Jaemin'in orada bekliyor olmasını umuyordu.

||Can You Hear My Melody?|| [Nomin/Jaeno]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin