||Can You Hear My Melody?|| [Nomin/Jaeno]

9♡

Film izleyecektim ama netim kötü ve moralim bozuk o yüzden yeni bölüm~~ Keyifli okumalar~~

"Büyükanne!" 

Jaemin eve yaklaşmanın ve yaşlı kadını kapının önünde görmenin heyecanı ile çığlık atarak koşmaya başladı.

Jeno genç adamın yanından ayrılmasıyla panikleyip oda koşturmaya başladı. Yanlarına vardığında ikili çoktan birbirlerine sokulmuşlardı.

"Çok büyümüşsün Jaemin-ah~" dedi yaşlı kadın mutlulukla. Jaemin'i kollarından sıkı sıkı tutarak orasını burasını inceliyordu. 

"Kocaman genç bir adam olmuşsun."

Jaemin kıkırdayarak tekrar sarıldı kadına "Seni çok ama çok ama çok özledim."

Jeno ikilinin birbirine olan sevgisini o kadar yoğun hissediyordu ki sanki görebileceği bir şey gibiydi.

"Bu da mektubunda bahsettiğin genç olmalı." diye şakıdı kadın kocaman bir gülümseme ile. Jaemin kafasını büyükannesinin göğsüne koymuş mutlulukla Jeno'ya bakıyordu.

"Lee Jeno efendim." diyerek eğildi Jeno ve gülümseyerek ekledi "Sizinle tanışmayı dört gözle bekliyordum."

Yaşlı kadın kıkırdayıp "Benim beklediğim kadar değil evladım." dedi ve Jeno'yu da tuttuğu gibi kucağına çekti.

Jeno Jaemin'in sırtına yapışınca karamel saçlı genç coşkuyla kahkaha atmaya başladı. Bu sarılma işi çok hoşuna gidiyordu anlaşılan.

"Size köri ve pilav yaptım." dedi kadın memnun bir şekilde.

Jaemin "Yaşasın!" diye bir sevinç narası atınca Jeno'da onun neşesine eşliken gülümsemeden edemedi. "Sen sever misin Jeno evladım?"

Jeno kadının sorusu ile olumlu anlamda başını sallayıp "Çok severim efendim." dedi nazikçe "Zahmet etmişsiniz."

Kadın ikisini de serbest bırakıp eve yönelirken "Torunumu ve onun değerli misafirini her gün görmüyorum ya o kadarını yapabilirim." dedi gülümseyerek.

O evin bahçesine girip taşlı yolda ilerlemeye başlayınca Jaemin de sevinçle Jeno'nun elini tuttuğu gibi çekiştirmeye başladı. Jeno, karamel saçlı genci normalde de enerjik ve pozitif bulurdu ama şu an daha çok küçük bir çocuk gibiydi. 

Ve o küçük çocuk şuan da en sevdiği oyun yerindeydi.

.

.

"Jaemin küçükken bu koltukta uyumaya bayılırdı." diye fısıldadı kadın çayını yudumlarken. Jaemin şöminenin önündeki koltukta uyuyakalmıştı.

"Bu huyu değişmemiş anlaşılan." dedi Jeno gülümseyip kadını takiben çayından bir yudum alarak.

"Hayır, değişmedi. En azından burada kendisi gibi olabiliyor."

Jeno anlamazca baktı kadına, bu da ne demekti şimdi?

Yaşlı kadın gencin kafa karışıklığını yüzünden okumuş olmalı ki kısaca gülümsedi.

"Üzgünüm, seni aile işleri ile sıkmak istemem."

Jeno kafasını hızla olumsuz anlamda salladı. Jaemin'in uyuduğu koltuğun hemen dibinde halının üzerindeki mindere oturmuştu, kucağında ise evin beyaz kedisi vardı. Kedi Jeno'yu görür görmez sevmişti, tıpkı evin sahibi gibi.

"Jaemin hakkındaki hiçbir şeyden sıkılmam." dedi Jeno içtenlikle "Eğer anlatmak isterseniz çekinmeyin lütfen."

Kadın gülümseyip çayını oturduğu koltuğun hemen yanındaki sehpaya bıraktı ve ellerini kucağında birleştirerek başladı sözüne.