all over again || larry

Öpücük

Prodüksiyon asistanlarından biri aniden otel odalarına kafasını sokup şaşırmış davranmalarını söylediğinde Louis Harry'nin tişörtünün- şey aslında Harry'nin üzerinde olan kendi tişörtünün- kenarıyla oynuyordu. Herhangi biri neden olduğunu soramadan Daniel Radcliffe içeri girdi.

Oğlanların hepsi pek de sahte olmayan bir heyecanla zıplayıp bağırmaya başladılar. Prodüksiyon asistanı kameraların arkasından geçip Louis'nin yanına geldi. Harry Louis'ye "Ona Hermione'nin ne kadar seksi olduğunu sor." dediğini duydu.

"Bu sormak için garip bir şey, değil mi?" dedi Louis geri çekilerek. "Onun bizden daha mı çok gözü var?"

Ama büyük olasılıkla yarı senaryolu şeyler çekmeye en az onlar kadar alıştığı için Louis daha fazla tartışmadı. Dikkatli bir şekilde ilgili görünerek öne atıldı ve "Peki Hermione ne kadar güzel?" diye sordu.

Bununla beraber Daniel hem onu bir kız kardeşi olarak gördüğünü söyleyen hem de onunla ilgili fanteziler kurmalarına izin verdiği bir cevabı zar zor vermeyi başardı.

Harry böyle sorularla sürekli karşı karşıya geldiğine emindi ve Daniel'ın neden hâlâ bu sorulardan bu kadar etkilendiğini bilmiyordu ama kendini hepsine karşı sempatiyle utandığını hissetti, en çok da Emma Watson'a tabii.

Bu yüzden Harry aklına gelen ilk şeyle araya girdi, "Peki ya Hedwig?"

Bir anlık bir sessizlik oldu ve sonra Daniel ona bakmak için döndü. "Ne?"

"Onu tutabildin mi?" diye sordu Harry. "Göründüğü kadar yumuşak mı?"

Kafası karışmış bir andan sonra Daniel "Şey, aslında Hedwig'i oynayan üç baykuş var." dedi.

Ama hızlıca konuya ısındı ve bu filmdeki Hedwig'in ölümünün genel hikayedeki yeri hakkında bir konuşmaya başladı.

"Spoiler!" diye Louis bağırdı ve aynı anda Niall oturdukları yerden kalktı ve bir baykuşu öldüreceklerini bilmediği hakkında elleri kulaklarında bağırıp koşuşturmaya başladı.

Niall kameramanlardan birine çarptı ve o da neredeyse mikrofonla avizeye çarpıyordu. Liam, Niall değerli hiçbir şeyi kırmadan onu durdurabilmek için onu kovalıyordu ve Zayn de kahkaha atıyordu.

Ve Daniel Radcliffe de ne kadar bu tanışmanın gittiği yönden dolayı biraz şaşırmış görünüyor olsa da gitmesi gereken yönden çok daha az garip gibi olduğundan memnun gibiydi.

Bu yüzden Harry bunu başarılı bir iş olarak saydı.

Özellikle ayrılırlarken Daniel'ı kenara çekip gerçek hayattaki üç Hedwig'in de canlı ve iyi olduğu sözünü aldığı için de öyle düşünüyordu.

***

Kırmızı halıdan önce hâlâ zamanları vardı ve bu yüzden Louis saçını düzeltmek için tuvalete doğru yönlendi.

Harry onu içeri kadar takip etti ve aynanın önüne zıplayıp oturdu.

Louis lavabonun üstünden eğilip gösterişli aynaya bakıyordu ve alnında duran jelle katılaşmış saçlarını ayırıyordu.

"O insanlar saçıma ne yapmışlar?"

"Güzel." Harry onu temin etti. Stilistleri her zaman herkesinden çok Louis'nin saçını yapmaktan keyif alırdı ve bu yüzden Harry Louis'yi büyük olasılıkla yüzlerce farklı saç şekliyle görmüştü, hatta bazen bir günde birkaç farklı stil gördüğü bile olmuştu. Eğer sadece saçlarını arkada tutup alnından uzakta tutmak istediklerinde bu kadar ürün kullanıyorlardı ama yine de.