Merdiven Boşluğu

550 69 44
                                    

Dönüş yolunda daha büyük bir arabaya yerleştirilmişlerdi, bu da en azından Louis'nin Harry'nin kucağı yerine yanına oturmasına neden olmuştu. Ve yine bununla birlikte Harry yoldaki her tümsekle dişini sıkıp büyük annelerin iç çamaşırlarını düşünmek zorunda kalmamıştı.

Ev yolunda Niall oğlanlara Harry'nin kahramanlık hikayelerini anlatıp canlandırdı. Ve "Harry aslında herkese özel kişisel notlar yazıyordu!" diye övündü.

"Sadece teşekkürler yazıyordum." diye itiraz etti Harry. Zaten o tür bir kalabalıkta kişisel hiçbir şey için zaman yoktu.

"Kalpler çiziyordun!" diye haykırdı Niall.

"Onu yapmamız gerekiyor mu?" diye sordu Zayn. "Ben sadece ismimi yazdım."

"Biliyor musun, Niall haklı, Harry. Hiçbirinden rahatsız olmuş görünmüyordun." dedi Liam kaşlarının ortası buruşmuş bir şekilde.

Sözleri doğruydu. İşe yaramaz güvenliklerine olan kızgınlığı dışında, "alışveriş" günün aslında en az stresli kısmı olmuştu. Harry en azından "Harry Styles, 16 yaşındaki X Factor Yarışmacısı" olmak zorunda kalmamıştı. Sadece "Harry Styles, Profesyonel İmza Veren Ünlü" olabilmişti. Son zamanlarda çok daha deneyimli olduğu bir roldü.

Aynı zamanda, kimse ona uygun olmayan vücut kısımlarını imzalatmaya çalışmamıştı ve bunu her zaman bir kazanç olarak sayıyordu.

"Tabii ki rahatsız olmadı!" diye haykırdı Louis yanından.

Niall ve Harry sonunda diğer oğlanlarla buluştuğunda Louis, Harry'e inanılmaz bir rahatlamayla bakmamış olsaydu bu ısrarı çok daha inandırıcı olabilirdi. Harry'nin kalabalık tarafından gerçek anlamıyla canlı canlı yendiğini düşündüğü açıktı.

Ama devam etti, "Bizim genç Harold'ımız bir yıldız. İlk tanıştığımızda bu yüzden imzasını aldım."

Neyse ki, Louis ilk karşılaşmalarının bütün utandırıcı anlarını tek tek anlatamadan X Factor evinin kapılarından girmişlerdi.

***

O gece daha sonra, bütün Belle Amie kızlarının televizyondaki dans yarışmasının tekrarını izleyeceklerinden emin olduklarında, Harry'nin anladığı kadarıyla bir süredir çok ayrıntılı bir şekilde planladıkları bir şaka için Louis, Harry'i peşinde sürükledi.

Şu an, sadece merdivenlerin arkadasında saklanıyorlardı. Harry'nin sırtına batan bir ütü masası vardı ve acıkmaya başlamıştı. Ama Harry 2010'daydı ve Louis'yle beraber tekrar şakalar yapıyordu ve aniden çok mutluydu. Louis, Harry'nin kıkırtılarını bastırmak için abartılı bir hareketle parmağını Harry'nin dudaklarının üzerine bastırdı.

Louis gülümsememeye çalıştığı ama yine de gülümsemesini bastıramadığı zamanlar gibi gülümsüyordu. Düz, yumuşak saçları etrafta koşuşturmaktan dağılmıştı ve çok güzel kokuyordu.

Harry aniden aşırı bir şekilde onu öpmek istedi. Öpmek ve sonra dizlerine çöküp onu tatmak ve onu ağzına alırken yüzünü izlemek ve-

Kahretsin.

Sonunda hangi gün olduğunu biliyordu.

İşte bu andı. Merdivenin arkasında birbirlerine çok yakın dururken, Harry'nin Louis'yi ilk defa öptüğü andı. Belirsiz ve beceriksiz olmuştu, sanki daha önce kimseyi öpmemiş gibiydi. Ne kadar heyecanlı olduğu düşünülürse doğru da olabilirdi. 

Şimdi, Louis'nin gözleri parlıyordu ve dudakları yumuşaktı ve Harry onu bu sefer de öpmek istiyordu, hem de çok çok fazla. Şey dışında-

Geçen sefer Louis'nin onu geri öpmemesinin dışında.

Harry gözlerindeki şok ve korkuyu asla unutmayacaktı. Harry, Louis'nin nasıl anlaşılmayan bir bahane mırıldanıp kaçtığını ve Harry'i gözlerinde aşağılanmış, kalbi kırık yaşlarla bıraktığını hatırlıyordu.

Yapacakları şakayı asla bitirmemişlerdi. Louis ardı ardına birçok gece kendi yatağında uyumuştu. Harry oğlanlarla takılırken ne kadar Louis'ye direkt bakmaktan kaçınsa da mutlu taklidi yapmıştı. Hiçbir şey yanlış değilmiş gibi performansa çıkmak ve röportajlar yapmak ve Xtra Factor için aptal bir skeç çekmek zorunda kalmıştı. Ve-

Ve Harry bunu tekrar yapamazdı. Louis'yi tekrar kaybedemezdi. Geçici olması da fark etmezdi. Harry burada ne kadar süre kalacağını bilmiyordu ve Louis'yi kendinden  uzaklaştırma düşüncesine dayanamıyordu.

Kendi hayatında bunu yeterince yapmıştı.

Bu yüzden bu sefer öne eğilmek yerine arkaya çekildi. Etrafına umutsuzca baktı ve "Şey, bence tehlike yok." dedi.

Ve Louis, bu sefer kaçmak yerine sadece ona "Sessiz ol Hazza." diye hatırlattı ve Harry'i bileğinden tutup çömelerek onu merdivenlerden yukarı sinsice 'Belle Amie' odasına çekti.

***

Zayn ışıkları kapattı ve yukarıda ranzasında bekleyen Harry ona katılmak için yukarı çıkan Louis'nin ranzayı hareket ettirmesiyle kalbinin hızlanmasına engel olamadı.

"Onu demek istemiştim, biliyorsun." diye fısıldadı Louis battaniyelerin altına kendini atarken.

"Neyi demek istemiştin?"

Louis, Harry'nin çenesini Louis'nin göğsüne koyabilmesi için yatağa iyice yerleşti. Bir ergenin ucuz deodorant kokusunun altında güneş ışığı ve yeni biçilmiş bir futbol sahası gibi kokuyordu.

"Sen bir yıldızsın Hazza." dedi Louis. Harry'nin iç çamaşırının lastiği üzerindeki çıplak deriye elini yerleştirdi.

Harry aniden Louis'nin bir yıl önce verdiği bir röportajı hatırladı. O röportaj zar zor birleştirdiği kalbini alıp tekrar parçalara ayırmıştı.

"Sen de öylesin." diye fısıldadı Harry, elinden geldiğince etkili olmaya çalıştı.

"Elbette, hepimiz öyleyiz tatlım." dedi Louis ilgisizce. "Ama görmen gerekirdi. Alışverişte yani. Gerçek bir pop yıldızı gibi görünüyordun."

Gerçek, Harry'nin dilinin ucuna kadar geldi. Ama doğru şeyleri söyleyebilmek için doğru kelimeleri bulamadı. Bu yüzden onun yerine sadece "Hepimiz gerçek pop yıldızları olacağız Lou." dedi.

Louis saçına doğru esnedi ve "Söz veriyor musun?" dedi.

"Söz veriyorum." dedi Harry.

***

Harry ertesi sabah Louis'nin kollarında uyandı.

Bu sefer ranzadan düşmemeyi başardı.

all over again || larryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin