✾ 𝙀𝙇𝙔𝙀𝙇 ✾ 𝙅𝙄𝙆𝙊𝙊𝙆

³⁸

Iyi okumalar~

Saçımı boyayacağım. Belkide jungkook'un dediği gibi farklılık iyi gelirdi.

Koföre geldiğimizde jungkook'a döndüm. Yüzüm gülümsüyordu.

Çenemi tutup dudağıma küçük bir öpücük kondurunca ister istemez utandım.

Çalışan kadın yanımıza geldi.

'Buyrun hoşgeldiniz.'

Karanlık taraftada saygılı insanlar varmış demek. Sanırım sadece gruplar öyle değişik.

Ben koltuğa oturdum. Jungkook kadınla birşeyler konuşuyordu. Işleri bittiğinde yanıma geldiler.

'Ne renk istersiniz.'

'Sarı.'

'Emin mısın Jimin.?'

'Evet. Denemek istiyorum o rengi. Ama şöyle biraz açık sarı istiyorum.'

'Anlaşıldı efendim.'

Kadın malzemeleri hazırlamak için giderken jungkook arkamdaki koltuga oturdu.

'Jungkook orda durup beni izlemeyeceksin değil mi?'

'Ne yapmamı istiyorsun?'

'Sen bitince gel sürpriz olsun lütfen.'

'Ah Jimin bebek gibisin.'

Ayağa kalkıp yanıma geldi. Arkadan bana sarılırken boynuma hafif öpücük kondurup kulağıma fısıldadı.

'Ama bana ait olan benim bebeğim.'

Karşımdaki aynadan bize bakarken gülümsedim.

'Bir gören olacak.'

'Benim için hava hoş.'

'Jungkook!'

Hâlâ boynumu öperken ister istemez gözümü kapatıp zevkini surmek istiyordum ama burası ne yeri ne de zamanı.

'Pekala seni dışarıda bekliyorum. Yarım saat sonra burada olurum.'

'Tamam.'

Kapıdan çıkacakken arkasından seslendim.

'Sakın beni gördüğünde düşüp bayilma eve kadar seni taşıyamam.'

Tatlı bir şekilde gülümserken onun yerine ben düşmemek için zor duruyorum.

Ne harika ama. Ona sahip olduğum için çok şanslıyım.

'Evet... efendim. Hazırsanız başlıyorum.'

Kafamı salladım.

...

Bu kişi... Aynanın karşısındaki ben miyim? Kadın kurutma makinesiyle kuruladıktan sonra daha bi belli olmuştu renk.