✾ 𝙀𝙇𝙔𝙀𝙇 ✾ 𝙅𝙄𝙆𝙊𝙊𝙆

⁶

İyi okumalar~

Merdivenleri inerken bile hala büyülenmiş gibi bakıyordum. Cidden ama saray sanki.

Ilk başta salonu bulamasamda biraz bakındıktan sonra geniş bir yere geldim.

Salon olsa gerek içeride birileri vardı Taehyung da buradaydı. Kimse beni görmemişti henüz.

Bir kaç adım daha yaklaştım. Ayakta dikilen jungkook'un gözleri bana kayınca diğerleri de bana baktı.

'Huh? Geldin mi?'

'Evet.'

'Bu da kim? Jungkook?'

Uzun boyunlu olan koltukta yayılarak oturan biri konuşmuştu. Kaşlarını çatarak beni incelemeye başladı.

'Jimin. Yeni üye.'

'Yeni üye mi? Nereden çıktı bu?'

Jungkook sarı saçlı olana dönünce sinirlendiğini anladim.

'Gruba kimi alacağım konusunda seninle tartışacak değilim.'

'Tabiki de... sadece küçük duruyor.'

'Boya değil güce bakacaksın.'

Kendimi tutamayıp konuştum. Boyuma bakarak eleştirilmekten gınâ geldi.

'Onu daha önce buralarda görmedim.'

'Zaten aydınlık taraftan.'

Uzun boylu olan ayağa kalktı.

'Sen delirdin herhalde. Onu nasıl buraya alırsın. Tutulmadığı ne malum.'

'Araştırdım. Kaçmış oradan.'

'Cennetten kaçıp cehenneme mi geldin.'

'Hayır cehennemden kaçıp cennete geldim.'

Tek kaşını kaldırdı. Taehyung yanıma geldi.

'Bir kaç gün önce onu sokaklarda koşarken buldum. Buraya getirdim. Bize yardımcı olacak aydınlık taraftan bilgiler ogrenmemizi sağlıcak.'

'Aslında ıyi fikir. Ben yoongi memnun oldum.'

Sonunda biri adını söylemişti. Sadece gülümsemekle yetindim.

'Bu arada sınırdaki güvenlikleri nasıl geçtin.'

'Emin ol hepsi safin teki. Koca şehirde tek akilli bendim sanırım.'