✾ 𝙀𝙇𝙔𝙀𝙇 ✾ 𝙅𝙄𝙆𝙊𝙊𝙆

³¹

Iyi okumalar~

Yine akşam oldu ve Jungkook yine yok. Dört beş gündür onun yüzünü zor görüyorum.

Bir şey bulup bulmadıklarını da demiyorlar ki.

Odama çıktım her zamanki gibi. Bugün ev daha sessizdi sanki. Sadece Yoongiyi gördüm. Jin yoktu.

Üstümü çıkarmadan yatağa yattım. Bir kaç dakika sonra uykuya dalmıstim.

Duyduğum sesle gözlerimi açtım. Biri cama taş atıyor. Hızlıca yorganı itip ayağa kalktım.

Kim bu? Dışarıya baktım ama kimse yok. Odadan çıktım. Bunu hemen jungkook'a söylemem gerek.

Hızlı adımlarla odasına çıktım. Ama burada değildi. Henüz gelmemiş sanırım.

Merdivenlerden temkinli adımlarla ilerledim. Aşağı kata geldiğimde kimse yoktu.

Hayal görmüş olamam degil mi? Hayır ya gerçek bu. Bir ses duydum eminim.

Mutfağa girdigimde arka bahçeye acılan kapının ardina kadar acik olgunu gordum.

Dışarıdaki adamlar mi geldi. Kapıyı kapatmak için yanına gittim. Şöyle dışarıya biraz göz gezdirdim.

Yok işte kimse. Of boşver aşağı inip tedirgin oldum. Kapıyı sonuna kadar kapatıp kolu çevrdim.

O sırada boynuma batan sivri bir şeyle elim oraya gitti. Nefesim daraldığinda, gözlerim karardığında ayakta duramadım.

Biri beni kucağına aldı. Soğuk hava tenime değdiğinde bilincimi de kaybettim.

Jungkook

Sabaha doğru eve geldim. Hava yeni yeni aydınlanıyordu. Yukarıya çıktım.

Kendi odama çıkacakken dönüş yapıp Jimin'in yanina doğru yürüdüm.

Özledim gerçekten. Özellilklede kokusunu, dudaklarını, gözlerini, vücudunu, ellerini....

Sanırım tamamiyle özledim. Gülerek odasına vardığımda üzerimde bir heyecan vardı.

Kapıyı actim. Içeriye göz gezdirdim ama Jimin yatağında değildi. Banyoya baktim oradada yok.

Nerede bu? Yoksa benim odama mı çıktı. Belki beni bekliyordur orada. Doğru baska nereye gidebilir ki.

Hızlı adımlarla yukarıya çıktım. Yok. Dövme odasında da Ceza odasında da yok.

Içime bir şey düştü. Korkuyorum. Sakin ol Jungkook. Belkide diğerlerinin odasındadir.

Ya da aşağıdadır. Su içmeye inmiştir ben görmemişimdir. Hemen kötü şeyler düşünüyorum.

Ilk olarak yoongiye baktım burada yok. Sonrada jin'e oradada yok.

Taehyung'un kapısını hızla açtım. Balkonda oturmuş sigara iciyordu.

'Taehyung!'

'Bir şey mi oldu? Ne bu halin.'

'Jimin nerde?'

'Odasında-'

'Yok orada yok!'

'Her yer baktın mi?'

'Evet sabah sabah nerede bu çocuk. Nereye gitti.'

'Belki dışarı çıkmıştır. Aradın mi?'

'Telefonu odasında. Hem o uyurdu bu saatte nereye gidecek.'

'Sen nereden biliyorsun uyduğunu. Yoksa...'

'Konumuz bu mu hah! Jimin yok diyorum sana! Çabuk bana onu bul diğerlerini de soyle sehrin altına üstüne getirin.'

'Tamam ya sakin ol. Bulucaz.'

'Olamam! Onu göremezsem sakin falan olamam!'

Taehyung odadan çıktı. Bende koltuğa oturdum. Nerede olabilir? Nereye gidebilir?

Bana haber vermeden hiçbir şey yapmazki o. Hem ben her gece yanına gidiyorum.

Bu işte bir şey var? Aklıma türlü türlü şeyler geliyordu. Delirmek üzereyim.

Kılına zarar gelirse dayanabileceğimi sanmıyorum. O kadar alıştım ki onu görmeye şuan yerimde zor duruyorum bütün şehri yok etmemek için.

Kim kim bunu yaptı? Kendisi girmeyeceğine göre kaçırıldı. Ya... Ya ona bir şey yaptılarsa. Ya öldürdüyseler.

Hayır! Olmaz bu! Kimse buna cesaret edemez. Hiç birini sağ koymayacağımı bilirler.

Karanlık taraftan yapmaz bunu kimse. Ama... Aydınlık taraf yapar. Eğer öyleyse var ya.

Şehri bitiririm. Once Namjoon'u sonrada veletlerini tek tek kurşuna dizerim. Ölümleri benim elimden olur.

Bir kaç saat öylece balkonda oturup düşündüm. Taehyung ve diğerleri yanıma geldi.

'Jungkook iyi mısın?'

Dirseğimi dizime yaslayıp kafamı ellerimin arsına aldım. Yere bakarken bir damla düştü önüme. Ağlıyor muyum?

Hemen gözlerimi sildim ve taehyung'a döndüm.

'Buldun mu?'

'Karanlık tarafın altına üstüne getirdik. Yok. Zaten onu kaçıracak biri olamaz. Kim bunu yapsın ki. Belkide...'

'Belkide ne? Kendisi mi gitti?'

'Olabilir.'

'Taehyung! Jimin asla böyle bir şey yapmaz hem nereye gidebilir ki. Kaçırıldı o.'

'Karanlık tarafta değil belliki biz her yeri aradık.'

'O halde nerede?'

Aklıma K.N geldi. Yani bu gerçekten Namjoon mu? Eğer öyleyse jimini o kaçırmış olabilir. Oyun mu oynuyor benimle!

'Ben biliyorum kimin kaçırdığını.'

'Kim?'

'Jungkook kim? Nereye gidiyorsun?'

Bir hışımla yerimden kalktım ve aşağı indim. Namjoon'u bulup ona cezasını vermenin artik zamanı geldi.

.
.
.
.
.