Kapıyı açtığında gördüğü kişi karşısında ilk anda ufak bir algılama sorunu yaşayan Jeong sonrasında çabuk toparlanmış ve verdiği tepki yüzünden pişman olmaya başlamıştı bile. Böyle davranmamalıydı.
Eğilip yere düşen tableti aldıktan sonra arkasına dönüp Minah'a uzattı, o sırada Yuhwa'yla göz göze geldiğinde içinde oluşan sıkıntının dağıldığını hissetti. Her ne kadar karısı tarafından sevilmediğini bilse de yine de yanındaydı işte ister hain ister yalancı olsun umrunda bile değildi.
Omuzlarını dikleştirip, derin bir nefes aldı yüzüne yerleştirdiği "lider benim" gülümsemesiyle tekrar oval toplantı odasına döndü 'Merhaba, ben Kim Jeong Hoon' dedi. Gerçi odadaki herkes büyük patronu tanıyordu ama yinede bu ismin anılması otorite için gerekliydi.
Kenarları koyu renk ahşaptan ve ortası gri plakadan oluşan toplantı masasının başında yerini aldıktan sonra, Tae soluna geçmişti. Yuhwa da Jeong'un sağında yerini alırken Minah gerekli belgeleri bırakıp çıktı.
'Evet başlayalım Bay Park' diyerek şirketin ABD sorumlusuna bakan Jeong, yaklaşık bir buçuk saat sürecek toplantıyı başlatmıştı.İlk önce, yıllık plan doğrultusunda gelinen noktayı anlatan Yuri onca yıl sonra Jeong'u karşısında görmüş olmanın getirdiği kalp çarpıntısıyla daha cesurdu sık sık Jeong'la göz göze gelmesine rağmen aksamadan tamamlamıştı sunumunu. Önündeki notlardan kafasını kaldıran Jeong önce Park sonra da Yuri'yle kısa bir göz teması kurduktan sonra 'Anlaşılan yılın ilk yarısı beklenenin de üstünde bir gelişme yakalanmış. Sizi çalışmalarınız için tebrik ederim performansınızı devam ettirin lütfen'
'Ancak aynı performans yeterli olmayacaktır' diyerek araya giren Yuhwa, yapılacak başkanlık seçimlerini kast ederek 'ABD birimimiz seçim sonuçlarını doğru tahmin etmeli ama görüyorum ki bu konuda geç kalınmış, hala bir fikir yok'
Gülümseyerek başını eğdikten sonra kahverengi saçlarını geriye atan Yuri 'Evet haklısınız bunu tahmin edemedik, ama nedeni sürekli dengesiz gelen anket sonuçları ve halkın bile karar verememiş olması'
'Anlaşıldı' diyerek ellerini masanın üstünde birleştiren Jeong, konunun fazla uzatılmasını istememişti. Yuhwa'ya dönüp 'Lütfen, üstünde çalıştığınız yeni yatırım politikasını anlatırmısın?'
'Tabi' diyerek ayağa kalkan Yuhwa nedenleriyle birlikte ilerde ne yapılması gerektiğini anlattıktan sonra 'Yani' dedi ve devam etti 'Dikkatimizi Silikon Vadi'ye çevirmeliyiz'
Eşini büyük bir dikkatle dinleyen Jeong anlattıklarına onay verip Bay Park'a döndü 'Bayan Yuhwa'nın aldığı kararlar ABD politikasının temelini oluşturacak etrafını ise siz yöneteceksiniz' diyerek toplantıyı bitirdi. Koltuğundan kalkmıştı ki, çantasına uzanan Yuhwa ile çarpıştı düşmemesi için belinden tutarken gözlerinin içine bakıp kendine ait bir şeyler bulmak istedi, çünkü Yuri'ye bakarken geçmişini görüyordu, koskoca 4 yılı Jang Yuri'yle aynı üniversitede geçirmişti. Hemen hemen her şeyi birlikte yapmışlardı ama şimdi aynı şey Yuhwa'ya bakarken olmalıydı, bir yabancıya değil. Bunu düşününce canı sıkıldı, kim daha çok yabancıydı? Karar veremedi. Zamanında en yakınındaki kadın olmasına rağmen tereddüt bile etmeden Amerika'ya çekip giden Yuri mi? Yoksa önceden hayatına uğramamış olsa da şimdi hayatının tam merkezine gelip yerleşen Yuhwa mı?
Jeong eşinin belinden sıkıca kavramış, bunları düşünürken yine aynı hatayı yaptığını fark etti, Yuhwa tarafından kaç defa reddedilmiş kaç defa uzak durması için uyarılmıştı ama hala onun yakınında olup büyüsüne kapılıyordu üstelik onun yaptıklarını her seferinde unutarak!
"Aptalsın Jeong!" dedi kendi kendine. Son zamanlarda bunu sık sık tekrar eder olmuştu.
Elini belinden çekip 'Dikkatli ol' diye uyardı sakin bir ses tonuyla 'Afedersiniz' diyerek başını eğen Yuhwa çantasını alıp evraklarını koyduktan sonra çıkacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Buz İçindeki Aşk [Tamamlandı]
General Fiction•Her şeyin doğrusunu bilen güçlü bir kadın. Asla düşünmeden, hesap yapmadan hareket etmez. • Her şeye sahip olan ama ne yapacağı hiç belli olmayan serseri mayın bir adam. Bir sonraki adımının ne olacağını ise kimse hesaplayamaz. •Ve kaderle satranç...