❇ Seçenekler

1.4K 82 196
                                    

.

lumos.

Bölüm Amortentia'nın devamıdır. Tek bir bölüm yapmayı düşünmüştüm ama metnin toplamı 8933 kelime gibi manyak bir uzunluğa sahip oldu. O yüzden iki parçaya ayırdım. Bilginize.

Nox. 

"Ben revire bakacağım, Ortak Salon'da görüşürüz."

"Peki dostum." Ron Weasley çantasına kitaplarını koyarken düşünceli bir ifadeyle, dersin ortasında sınıfı terk eden Hermione'yi aramaya giden Harry'nin arkasından baktı. Sınıf neredeyse dağılmıştı. Slughorn'un iksirleri düzenleyen birkaç öğrenciyle ettiği sohbetten kalan kahkahalarının kulağında bıraktığı uğultu dışında başka bir şeye odaklanamıyordu.

Gözleri yan masada toparlanmakta olan Slytherin çetesine gitti. Pansy Parkinson yanındaki Goyle ile birlikte yaptığı iksirden kalanları topluyordu. Draco Malfoy yoktu. Slughorn dersi bitirdiği gibi hızlı adımlarla sınıftan çıkmıştı.

Bir anlık tereddütün ardından yandaki masaya gitti. "Hey, Parkinson."

İki Slytherin'li kafasını kaldırıp yanlarına gelen kişiye baktı. Pansy duraksasa da, "Ne var Weasley?" diye sordu.

Ron ona dik dik bakan Goyle'a ters bir bakış atarak, "İki dakika konuşabilir miyiz?" dedi. "Yalnız."

Pansy gözlerini kaçırırken tereddütte kalmış gibi dursa da yanında dikilmeye devam eden Goyle'a bir bakış attı. Goyle omuz silkerek suratsız bir yüzle yanlarından ayrıldı.

"Umarım önemli bir şeydir Kızıl, vaktimi sana ayırdığıma değsin olur mu?"

Pansy önündeki iksirleri düzenlemeye devam ediyordu, Ron yerinde rahatsız olmuşçasına kıpırdandı. "Malfoy nereye gitti?"

Pansy'nin beklediği soru tam olarak buydu ama yine de telaşlanmıştı. Yanı başında dikilerek onla konuşan Ron Weasley'e bakmamaya gayret ediyordu. "Sana ne Weasley. Sen ve Potter şimdi de ona mı kafayı taktınız?"

Ron sabırsız bir nefes aldı. "Sen onun arkadaşısın. Nereye gitti, söyle bana."

Pansy ağzı kapalı bitki kavanozunu açmaya çalışırken, "Ne yapacaksın onu? Söylemen gereken bir şey falan mı var?" dedi homurdanarak.

"Nereye gittiğini biliyor musun bilmiyor musun?"

Pansy omuz silkerek kavanozun kapağını zorladı. "Bilsem bile sana söyler miyim ki? Eğer vaktimi bunun için çalıyorsan ikileyebilirsin. Senle uğraşamayacağım."

Ron sinirlendiğini hissedebiliyordu. Kızın uğraşıp açmayı beceremediği kavanoza uzandı ve sertçe ellerinden aldı. Kapağı kolay bir hareketle açarken, "Malfoy'un nereye gittiğini sordum." dedi tek nefeste.

Kız onla göz göze gelmenin kaçınılmaz olduğunu anlayarak çocuğa döndü. "Ver şunu." dedi Ron'un ellerindeki kavanoza uzanarak. Ron kavanozu havaya kaldırarak almasını engelledi. "Ver şunu dedim Weasley."

"Önce bana cevap ver."

"Ver şunu dedim." Tekrar uzandı.

Ron kolunu daha da uzattı. "Sorumu cevapla."

Pansy bir kez daha denedi ama karşısındaki çocuğun uzun boyunda kavanoza uzanmak boş bir çabaya dönüşmeye başladı, Ron Weasley'nin karşısında aptal gibi göründüğünü düşünerek bundan vazgeçti, öfkeyle soludu ve çocuğun yeşil gözlerine dik dik baktı. "Nereye gittiğini bilmiyorum."

MudPureBlood | Draco Malfoy & Hermione GrangerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin