❇ Aşk İksiri

1.3K 91 140
                                    

Ay ışığı karanlık bahçeye yumuşakça inmiş, iki metre önünü görünür kılıyordu. Sık ağaçların simsiyah silüetleri kapan gibi iki yanını sarmıştı. Rüzgarsız, kuru ve kapkara bir geceydi. Soğuk değildi, ılık hatta sıcaktı.

Genç kızın ayakları geriye doğru akıyordu. Yalnızdı ve korkuyordu. Neyden kaçtığını bilmiyordu ama bir şeyden, birinden kaçıyordu. Boynunda atan nabzını hissedebiliyordu, korkuya kapılmış kesik soluklarını duyabiliyordu. Her kimden kaçıyorsa; buradan gidebilmek, çok uzaklara gidebilmek için adımları hızlandığında düşeyazdı. Ayakları birbirine dolandı, geriye yürüdüğü için arkaya sendeledi.

Uzakta, çok uzakta bir yerlerden davul sesi geliyordu. Küt, küt, küt...

Düşüşünü engelleyen arkasındaki bedendi. Sırtı sımsıcak bir bedene yapışmıştı. Beden yumuşak, gevşek ve yaydığı koku iç gıdıklayıcı bir şekilde hoştu. Rüzgarsız gecede sırtına yaslanmış bedenden gelen yoğun koku burnunun içine doluvermişti.

Kesik solukları ritmini değiştirdi.

Davul sesi arttı ve hızlandı. Küt, küt, küt...

Beden genç kızı sarmaladı. İki kolu da karnının çevresinde birbirine dolandı. Bedenin sahibi genç kıza eğildi ve yüzünü karışık saçlarının arasına gömerek dudaklarını kulağına dayadı.

"Kaçamazsın." dedi genç adam. Hermione ürperdi. Ürperti hoştu, tüm bedenine yayılan endişe ve korkuyu def etmeye yetmişti. Kaçtığı kişi o muydu? Oysa şu an; sırtına yaslanan göğüs, bedenini sarmalayan bu sıcak kollar varken kendini hiç bu kadar güvende hissetmemişti. Genç adam mırıldandı. "Benden gitmene izin vermem. Artık olmaz."


Gözleri aniden açıldığında, kirpikleri buna direnmişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gözleri aniden açıldığında, kirpikleri buna direnmişti. Birkaç göz kırpışın ardından görüntü sonunda irislerinde belirdi. Işık huzmeleri. Göz bebeklerine batıyorlardı.

Fayans. Soluk renkli mermerler. Batmaya yüz tutmuş güneşin son ışınları. Banyodaydı. Buraya nasıl gelmişti?

Ne olduğunu anlamlandırmaya çalıştığı birkaç saniyenin ardından gördüğü şeyin rüya olduğunu idrak edebildi. Rüyanın etkisi damağında, tadı boğazındaydı. İç gıdıklayıcı anı, zihninde bir çark gibi dönmeye ve o anları tekrar tekrar yaşatmaya başladı.

Ama o sıcaklığın ve kolların gerçek olduğunu, hala gerçek hissettirdiğini çok geç fark etti. Sol yüzünü yasladığı yastık belirli aralıklarla inip kalkıyordu, yukarıdan kafasının tam tepesine inen belli belirsiz hava akımı vardı.

Sımsıcak bir göğsün üzerindeydi yüzü.

Belinde gevşek bir tutuş- iki büyük kol üzerine uzanmış ve belini sarmalamıştı. Genç kızın da ince kolları bu bedeni sıkıca kavramıştı üstelik. Hissettiği samimiyet aklını bulandırdı, gözlerini kapadı ve bu güven verici anı tanımlamaya çalıştı.

MudPureBlood | Draco Malfoy & Hermione GrangerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin