❇ Aksi Cincüce

1.4K 85 11
                                    

O gecenin ardından dört hızlı gün geçmişti. Hogwarts bu yıl -en azından Hermione için- çok fazla yetiştirmesi gereken dersle, şimdiden ödev verilmiş olan üç sayfa parşömen uzunluğunda bir tartışma yazısıyla ve okuması gereken onca kitapla doluydu. Hermione hangi kitaplara dönüp bakacağını bilemiyordu. Harry ve Ron'u bile sadece ortak derslerinde görmeye başlamıştı. Gryffindor Ortak Salonu'nda çok duramıyor, ya yatakhaneye çıkıyor ya da günün derslerden kalan boş kısmını kütüphanede ödevlerini yaparak geçiriyordu. Geçen yıl yapılan O.W.L sınavındaki aldığı olağanüstü notlarıyla her derse girebiliyordu. 

Şimdi de, koridorda yanından geçen bir grup Rawenclaw öğrencisine çarparak ilerlerken sınavından 'olağanüstü' notu aldığı derslerden birine, Biçim Değiştirme dersine gidiyordu. Profesör McGonagall'ın hocalığını yaptığı bu derse geç kalmak en son isteyeceği şeylerden biri olurdu herhalde.

"Hermione! Hey, Hermione!" Kendisine seslenildiğini duyduğunda sesin geldiği yöne baktı.

Ronald Weasley, bahçeye bakan sütunlardan birinin yanına kurulmuştu. Bir bacağı oturduğu beton oturmalıktan sarkıyordu. Hermione'nin onu görebilmesi için yerinde doğrulmuş, kolunu havaya kaldırmıştı.

Harry ise, aynı meraklı gözlerle Hermione'ye bakıyordu. Ron'un yanında, betondan oturmalığın kenarına ilişmişti. 

"Derse gitmem gerekiyor Ron! Sonra konuşalım." Onların cevaplarını beklemeden aynı hızla kalabalık koridorda ilerlemeye devam etti. Çok geçmeden gözden kaybolmuştu.

"Yetişmesi gereken o kadar ders var ki. Bu yıl göz kırpacak zamanı olmayacak sanırım." dedi Harry Ron'a doğru.

"Evet. Ah, ne kadar korkunçtur." Harry'nin ona bakmaya devam ettiğini fark etti. "Yani derslerinin seni esir almasından bahsediyorum. Çok korkunç olmalı. Zavallı Hermione."

Harry buna gülmeden edemedi. Hermione kadar başarılı bir öğrenci daha tanımıyorlardı.

"Hadi, bizim de derse gitmemiz gerek."

"Ama daha yarım saat var." dedi Ron yüzü düşerken.

"Kuleye çıkacağız, Ron. Sınıfı bulmamız bile yarım saatimizi alır." dedi Harry. Cübbesini düzeltti, koltuğunun altına sıkıştırdığı kitapla kalabalık koridorda yürümeye başladı.

Ron da istemeye istemeye arkasından onu takip etti.


Hermione, Biçim Değiştirme dersine -çok şükür ki- yetişebilmişti. Derste verilen ödevleri ve ilgili Seherbaz Makalelerini not almıştı. Profesör McGonagall dersin bittiğini söylediğinde not almaya devam ediyordu. 

Sınıf hızla dağılırken ders programına göz attı. Bir saat kadar boşluğu vardı. Kalkmak için aceleci davranmadı.

"Bayan Granger, sanıyorum ki burada kalmakta kararlısınız." dedi McGonagall uzun cübbesiyle yeri süpürerek genç kıza yaklaşırken.

Hermione başını aniden kaldırdı. "Ah, Profesör. Ben düşündüm ki, bir saat kadar boşluğum var. Ve sizin de dersinizin olmadığını kütüphanedeki asılı parşömenden görmüştüm. Bu nedenle burada kalıp çalışmayı düşündüm. Tabi, izninizle."

McGonagall gözlerini yavaşça kıstı ve karşısında oturan genç kızı inceledi. Yaşıtlarından çok zeki olduğunu defalarca kanıtlamış bu genç cadıyı içten içe tebrik ediyordu. Ama bunu sözlerine yansıtmadan ona mahcupça bakan Hermione'ye cevap verdi.

"Tabi burada kalabilirsin." Genç kızın anında yüzü aydınlanırken; Profesör elinde rulo halinde tuttuğu parşömen parçasını ona doğrulttu, sesi soğuk ve mesafeliydi. "Ama ofisimdeki işim bitene kadar."

MudPureBlood | Draco Malfoy & Hermione GrangerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin