"Yazın sonunda bambaşka biriydin o zaman. Yetenekli, güçlü ama çok şey görüp geçirmiş biri."
Draco acıyla karışık güldü. "Sanırım. Tek bildiğim artık çocuk olmadığımdı."
Hermione içindeki coşkun merhamet hissine karşı koyamıyordu daha fazla. "Sana s...
Ama şimdi yaşların gözlerinden akıp gidişleri bile acıklı ve yavaşçaydı. Gözlerinden son bir damla daha firar etmişti ve henüz yanağına gelmeden Draco onu yakalamıştı.
"Ağlama." diye mırıldandı dertli sesiyle. "Tek bir göz yaşına dayanamıyorum."
Hermione cılızca tebessüm etti. "Hüzünlendim sadece."
Draco yarımca gülümserken kızın çenesini şevkatle okşadı. "Beni sevdiğini söylemek mi hüzünlendirdi seni yoksa?"
O sırada Hermione ifadesinin ne hâlde olduğunu bilmiyordu ama onu izleyen Draco'nun alaylı hâli onu izlerken kafa karışıklığıyla gölgeleniverdi.
Draco'nun göz bebekleri kararırken kaşları şaşkınlıkla hafifçe kalktı.