🌼AsDor🌷

۵1۵

Berkin videosunu dinledikten sonrasını yazdım

Asiye

Eve geldiğimden beri başım o kadar çok ağrıyordu ki, ne yemek yiyebilmiştim ne de her zaman keyif alarak dış dünyadan biraz olsun soyutlandığım kitap okuma saatimi yapabilmiştim. Bugün Berk'in dinlettiği ses kaydından sonra Doruğa sorgusuz sualsiz çıkışmamdan sonra başım ağrıyor diye okuldan çıkmıştım. Asla yapmayacağım şeyler arasında olan okulu ekmeyi de sayesinde yapmıştım. Onu dinlemem gerektiğini biliyordum en azından açıklama yapmasını beklemeliydim. Ama ne olduysa bana annemle babamı kaybettikten sonra oldu bunu da biliyordum. Ben bu değildim. Evet inatçıyım, hırslıyım başıma buyruk gezerim, insanlardan lafımı esirgemem. Ama bu kadar ön yargılı, kızgın ve üzgün değildim.
Annemle babamı bir daha görmemek üzere toprağına altına koyduğumdan beri insanlara karşı benimde sebebini bilmediğim bir duvar ölmüştüm. O duvarı kimse geçip gerçek bana, eski Asiye ye ulaşamıyordu. Bunlarda birisi de Doruk'tu.
Bugün Berk'in dinlettiği ses kaydını yol boyunca düşünmüştüm. Söylediği şeylerde aslında abarttığım kadar kötü bir şey olmadığını fark etmiştim. Yani tamam kırıcı tarafları vardı ama iki insan tanışıp bir yola girdiklerinde zaten birbirlerinin hayatlarına alışıp uyum sağlarlar. Annem hep derdi ki, "ilerde evleneceğin adamın hayatı senin yeni hayatın, senin hayatın da onun yeni hayatı olacak kızım. Birbirinizi tamamlayacaksınız ki yarım elmalarınız bütün olsun."
Haklıydı, kötü bir şey de değildi. Ama işte o kurduğum duvarı bende aşamıyordum ki Doruk aşsın.
Doruğa karşı beslediğim duygular, masum saf bir sevgi. Sevmiyor değilim, sevdiğimi de tıpkı babama benzediğini düşündüğümü gün anlamıştım. Babamda annemle tartıştıkları zaman gönlünü almak için her türlü şebekliği yapardı yaşına rağmen bile.
Benim tek problemim Doruğa güvenemiyordum. Dinldediğim o ses kayıtında ise en ufak aşağılama tınısı olup olmamasından korkmuştum. Güvende bir binanın en temel malzemesiydi.

🌷🌼

Doruk

Eve geldiğimde başım o kadar çok ağrıyordu tüm gün Berk'e hesap sorduktan sonra ona varmamak, Asiye'ye verdiğim sözde durmak için kendimi sıkmıştım, bu da sanırım başımın ağrımasına sebep olmuştu.
Evet belki dediklerim güzel, iyi anlaşılır şeyler değildi ama Berk'in sözde dostum olup benim dediklerime uyarıp yanlış diyorsun demesi gerekirken onun sesimi gizlice kaydetim sevdiğim kız ile aramı bozmaya çalışması, bu yaptığı yenilir yutulur değildi.
Zaten Berk ile olan arkadaşlığımızda sorgulanır cinstendi. Evet severim sayarım, tüm çılgınlıkları beraber yaparız. Ama ben şu yaşıma kadar hiç bir zaman kendim bir dost edinmemiştim. Hep babamın iş arkadaşları ve onların çocukları. Arkadaş kavramı buydu hep benim için. Harika ile olan ilişkimiz de böyleydi. Liseye ilk başladığımız sene Harika benden hoşlandığını söylemişti bense hiç bir şey söylememiştim çünkü onu kırmak istemiyordum biliyordum ki onu kırarsam babamda muhtemelen beni kıracaktı. Olaydan bir kaç ay sonra öğrendim ki Harika ile sevgili olmuşuz. Normal şartlarda buna tepki gösteren bir insan olsam da o zaman sadece susmuştum. Çevremde kendini beğenmiş, hayatını çok seven ve hayatından çok memnun gibi göründüğümü biliyorum, bende öyle sanıyordum taaki asi kızım Asiye ile tanışana kadar.
Hayatımda her şeye sahiptim, elde edemeyeceğim şey yoktu yani para ile alabileceğim. Ama diyorum ya babamın arkadaşının çocukları benim arkadaşım hatta sevgilim oluyordu. Benim bir çaba sarf etmeme bile gerek kalmadan. Lakin Asiye çaba göstermeden elde edebileceğim biri değildi. Gerçi çabalasam da olmayacak diye ödüm kopuyor.
Asiye benim her konuda ilkimdi. İlk defa birisi için endişelenmiştim, yağmur yağdığı gün sırılsıklam okula geldiklerinde üşütüp hasta olmasından.
İlk defa birisi için üzülmüştüm, müzik yarışmasına katılmıyor diye hemde benim veya çevremdekiler yüzünden.
İlk defa birisi için babamdan çekindiğim halde suçu üstüme aldım.
İlk defa birisi için deli gibi heyecanlanmıştım, Asiye sınıfta elimi tuttuğunda.
İlk'lerim hep onunlaydı ve hep olsun istedim. Ama kendimi ifade edemeyen kıt ben belki de onun kalbini çok kırmıştım.