Doruk
Tam bir haftadır Asiye benden kaçıyordu bende ona ayak uydurmak amacıyla zor da olsa onun gibi davranıyordum.
O benden kaçtıkca ben her seferinde daha fazla çöktüğümü hissediyordum. Beni asla affetmeyecek diye ödüm koyuyordu. Onun dinlenmeye düşünmek için zamana ihtiyacı vardı biliyordum. Ama bu zamanda aramızdaki saçma sapan uzaklık çok zordu.Günlerden cumaydı ve bugün metinleri teslim edecekti Asiye. Bende aklımdaki planı yerine getirebilmek için yazdığım metni kağıtlarına arasına karıştırmak için ona kasıtlı olarak çarpmıştım. Elindeki kağıtlar düşmeseydi kesin mal gibi kalırdım. Ama tahmin ettiğim gibi dalgın yürüyen Asiye kağıtları da düşürmüştü. Hızla toplayıp kendi kağıdımı da arasına sıkıştırdım. O müdüre teslim ettikten sonra hızla müdür beyin odasına girip ona benim yazdığım metni seçmesini istedim. O da beni kırmadı sağolsun. Ama kimseye bundan bahsetmemesini de söylemiştim. Şimdi de sıra çocuklara bunu oynatmak vardı.
Tiyatro oyununa hazırlarken barışı prens ve elifi de genç kız yapmıştım. Yan sınıftaki demiri de kötü kral seçmiştim. Barışın yüzündeki mutluluğu görmeliydiniz. O kadar rahatlamıştı ki. Elif ile rolleri olacak diye ödü kopuyordu.
Günlerce tiyatroya hazırlıklar tüm hızı ile devam ediyordu.
Günlerden çarşambaydı. Berki arayıp tüm ekibi toplamasını istedim. Asiye veli toplantısına olduğu için büyük bir şans olmuştu benim için.
Bende berkin mesajı ile attığı konuma gittim. Oturdukları yerde gülüşerek konuşuyorlardı. Beni gördüklerinde ömer hırsla oturduğu sandalyeden kalkıp dibime kadar geldi."ne işin var lan senin burada. Asiye gelmeden defol git"
"Asiye beni her gün okulda görüyor zaten ömercik. İstersen sakin ol."
Kadir de oturduğu sandalyeden kalkmıştı. Ayşe ve berk de. Ayşe ömerin kolundan tutup onu benden uzaklaştırmaya çalıştı. Berk de kadirin önüne durup göğüsünden ittirdi.
"kadir, ömer, abi bi sakin olun. Doruk sizinle konuşmak istiyor."
"ne konuşacaksın, neyi anlatacaksın"
"kadir lütfen, abimi dinleyin. Duyacaklarınızdan sonra yine sinirlenirseniz tamam ama önce dinleyin"
Melisa bana baktığında onunla konuştuğumuz gün geldi aklıma. Gerçeklerle abi kardeş ilk kez yüzleşiğimiz o çirkin gece...
İki gün önce, kapımın çalınması ile ayaklanıp açmaya gitmiştim. Açtığım kapının ardında gördüğüm yüz ile hafifçe tebessüm etmiştim.
"melisa, hoş geldin"
Melisa bir şey demeden içeri girmişti. Yine hiç konuşmadan küçük evimde salonu bulup içeriyi inceliyordu. Arkasından yürüyüp tam karşısında duracak şekilde durdum.
Melisa etrafı incelemeyi bırakıp gözlerini gözlerimle buluşturdu."günlerce sana içimden kızıp durdum. Neden yalan söylemiş. Neden gitmediği halde bir gün bile olsa beni görmeye gelmedin diye. Ben senin kardeşinim abi. Hadi Asiyeden kaçtın. Benden neden kaçtın. İyi olduğunu bilseydim bari. Her gece allahım sen abimi koru diye dualar ediyordum ben. Her gece nasıl olduğunu merak ederek düşünmekten kafayı yedim. Sen buralarda bizden saklanarak yaşıyormuşsun meğer"
Melisanın ağlayarak içini dökmesine karşılık zatem hazırda bekleyen yaşlarımı bende serbest bırakmıştım.
"melisa, ben neden gittim biliyor musun. Ben bizi.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
🌼AsDor🌷
FanfictionAsiye ve Doruk, hayal olacak kadar güzel bir hikayeniz varken, hayal olarak kalmaması gereken yaşanması gereken anılarınız olmalı diye düşündüm. Belki şu kırık kalemimle size güzel şeyler yaşatabiliriz. Sarı lalelere aşkla bakan kız ve onun aşk dolu...