🌼AsDor🌷

۵31۵

Doruk

Kollarını belime sarmış başını göğüsüme yaslamış olan Asiye. Bir kaç saniye sonra başını kaldırarak bana bakmıştı. Yüzünün yakınlığı ve anın verdiği mutluluk ile dudaklarına küçük bir busa bırakmak istemiştim. Duyduğum öksürme sesi ile hayal gördüğümü düşünmeye başladım. Ömer korkulu rüyam olmuştu harbi. Bakışlarımı sese doğru çevirdiğimde harbi ömer kanlı canlı karşımızdaydı. Arkasındaki ağaçlık alandan çıkmıştı.

"oğlum bilerek mi yapıyorsun harbi"

Asiye kollarını çekip yanıma durmuştu. Ömerin tavırlarına gülüyordu ama ben şaşkınlıkla bakıyordum. Her anın katili nasıl olunur kitabı yazmalıydı ömer eren.

Ömerin arkasından elinde kokteyl ile Oğulcan çıkmıştı.

"allah cezanı vermesin kuzen süprizin içine ettin ya"

Onun da arkasında Aybike sinirle çıkmıştı.

"asıl sana bravo Oğulcan, sen niye çıkıyorsun ya"

Onların bu şaşkın hallerine gülümserken. Oğulcan elindekini fark edip tüm gücü ile sıkmaya çalışıyordu. O bununla uğraşırken ağaçların arasından, Kadir, Melisa, Berk, Ayşe, Mazlum, Talya ve Süsen çıkmıştı. Hepsi bir ağızdan 'süprizzz' diye bağırmışlardı.

"o may god ama bu nasıl bir şey. Kadir abi bozuk olanu almışsın."

Oğulcan kokteyli sıkmaya çalışırken kadire doğru döndüğü sırada kokteyl paylaşmıştı. Ama Ömer'in suratına doğru. Ömer yüzüne saçılan kağıt süsler ile Oğulcana sert sert bakıyordu. Herkes kahkaha atarken Oğulcana topuklarına kuvvet kaçıyordu ömer de peşinden koşmuştu.

Ben onların hallerine gülerken karşımdaki ekip hep bir ağızdan doğum günü şarkısı söyleyip yanımıza gelmişlerdi.

"iyi ki doğdun abicim"

Melisa boynuma sarıldığında onun güzel saçlarını öpmüştüm bende. Sırasıyla kadir, berk, mazlum, aybike, ayşe, talya ve süsende kutlamışlardı beni.

Oğulcan ve ömer de yanımıza gelmişlerdi.

"ya tamam kuzi ya sanki bilerek yaptık"

"soracağım ben sana dur sen."

Oğulcan Ömer'in yanında uzaklaşıp karşıma gelmişti.

"doğum günün kutlu olsun Dorukcum. İyi ki arabanı çizerek hayatımıza dahil etmişiz seni"

Bu dediğine kahkaha atmıştım.

"bunu diyeceğimi hiç tahmin etmezdim ama iyi ki"

Ömere baktığımda hala yakasında kazağında kalan kağıtları topluyordu. Asiye ile göz göze geldiğinde kaş göz işareti yapıyordu. Sonra pes ederek o da karşıma geldi.

"hayırlı yaşların olsun Doruk"

"eyvallah kayınço, budan sonraki yaşlarım hep kardeşinle olacak inşallah"

"tövbe tövbe"

"aa hayatım sen daha söylemedin mi yoksa Ömer'e"

Asiyeye baktığımda bana kaç göz yapıyordu ama ben bu anı kaç zamandır bekledim susmazdım.
Önce kendi elimi kaldırıp yüzüğü gösterdim. Sonra da sabah asiyeye taktığım yüzü göstermek için onun elini de kaldırdım havaya. Ömer gördüğü yüzükler ile şaşkınlıkla bakıyordu. Kocaman gözleri ile Asiyeye bakıyordu. Ben ise keyiften dört köşe olmuştum.