I found myself in the TV series !![BL]

9.Bölüm

Yılanın resmini en aşağıya atacağım. Yılan fobiniz varsa bakmanızı önermem.Medya Dao kai.

İyi okumalar

Önceki bölüm

Chen yi yun, bu yılanın biraz zeka sahibi olduğuna anlayınca şok oldu.Bu da neydi böyle?! Bu aptal  yılan az önce kendisi ile alay mı etmişti?!

Chen yi yun, hızla koştu ve yılanın peşine takıldı.Onu alacaktı. Gıcık olmuştu. Sanki buraya geleceğini biliyormuş gibi sınırda beklemişti. Şüpheli bir durumdu.
.
.
.
.
.
.
.
Dao kai, evde Chen yi yun'un verdiği ruh taşları ile gelişim yapıyordu. Gelişimi yavaş ama temeli sağlamdı.

Dao kai, bir dış öğrenci olduğu için kendisine aylık verilen puan ve ruh taşı düşüktü.

Gelişim yapmak bir bina dikmeye benziyordu.Eğer temeli sağlam değilse ne kadar kat çıktığınız önemsiz bina sağlam olmaz ve yıkılmaya mahkum olurdu.Binayı uzun süre kullanmak için iyi bir temeli ve malzemesi de iyi olması lazımdı.

Daha iyi açıklamak için Chen yi yun'un temeli sağlam ve malzemesi iyiydi.Binasına bir kaç kat eklemesi sorun olmazdı.En baştan iyi bir temeli vardı.Chen zizi ise binasına pek de önem vermiyordu.Güzel ama kullanışsızdı.Sadece lafta vardı.Uzun süre kullanacağı bir bina değildi.En ufak bir sorunda yıkılabilirdi.Kat eklemesi yani gelişimde yukarı seviyelere çıkmak zordu.Dao kai ise binasına bir kaç kat eklemiş ve onu sürekli destekliyor ve geliştiriyordu.

Dao kai, gelişimi bitirmeye karar verdiği sırada evin kapısı gürültüyle açıldı.Gelen kişi Chen zizi idi. Bacağı sargılıydı.

Chen zizi,evi biraz inceledikten sonra bağırdı.

-Abi! Burada mısın?!

Dao kai, soğuk yüzüyle odadan çıktı ve chen zizi'nin karşısına geçip konuştu.

-Büyük kardeş chen, ormanda avlanıyor.

Chen zizi, küçümser bir şekilde Dao kai'ye baktı ve cırtlak sesi ile bağırdı.

-Sen neden buradasın hala! Defol git sapık!

Dao kai, seğiren kaşı ile elinden geldiğince sakin bir şekilde konuştu.

-Büyük kardeş chen, benim kalmama izin verdi.Ben sapık değilim. Gözetlemek istesem neden senin gibi bir kızı gözetleyeyim? .Kişiliğin de tipin gibi rezalet görünüyor.

Chen zizi, öfkeden kızardı.Sonra yüzüne alaycı bir ifade yerleştirdi ve konuştu.

-Hahaha...Çok komiksin.Ben,bu tarikatın güzellik sıralamasında üçüncüyüm. Herkes benim güzel ve nazik olduğumu bilir.Sen sadece güzellik ve zevkten yoksun zavallı bir veletsin!

Dao kai, sinirlenmişti.Şimdi bu kızı boğup öldürmemek için kendisini zor tutuyordu.Onu tutan iki şey vardı. Birincisi Chen yi yun'un bu kız ile Ruh anlaşması olmasıydı. İkincisi ise Tarikat öldürmeyi yasaklıyordu. Alay ve sinirle güldükten sonra konuştu.

-.Senin gibi birine bile baktıklarına göre İnsanların gözleri kör olmalı.Ben gayet de güzellikten ve zevkten iyi anlıyorum.

Chen zizi, bu hakaret içeren sözlere öfkelendi.Kaşlarını çattı ve çemkirdi.

-Ha ha ha.Gerçekten de çok komiksin. Ne yazık ki şakaların da sen de seviyesizsiniz. Seni abime şikayet edeceğim. Asla bana hakaret edemezsin. Seninle bir daha görüşeceğiz!

Chen zizi, son sözlerini de söyleyip çekip gitti.

Dao kai, öfkesini yuttu ve kendisine Chen Tian'ın yani Chen yi yun'un kardeşi olduğunu hatırlattı. Bu kız ile karşılaştığı andan beri sürekli kavga ediyorlardı. Bir gün Dao kai, bu kızın  uzun ve gereksiz dilini kopartacağından korkuyordu. Zira daha fazla dayanamıyordu.
.
.
.
.
Chen yi yun,yılanın peşinden sürekli koşuyordu.Fakat yakalayamıyordu. Yılan çok zeki ve hızlıydı. Arada bir arkasına bakıyor ve chen yi yun'a alaycı bir şekilde bakıyor ve kuyruğunu sallayıp çatallı dilini çıkartıyordu.