36.Bölüm

1K 159 36
                                    

Yazarınız yeni resimler bulamıyor.😅

Önceki bölüm

Dao kai, gördüğü hayal nedeniyle mutluluk göz yaşları içerisindeydi. Kesinlikle takıntısı onu yiyip bitiriyordu.

Dao kai'yi en çok üzen şey ise bu gördüklerinin her zaman hayal olarak kalacak olmasıydı...
.
.
.
.
.
.
Jiya jia, dao kai'nin kaldığı yere geldiğinde onu yerde kendi kendine gülerken gördüğünde derin bir iç çekti.

Aşk acısından kurtarmak istemiş ama daha kötü bir yola sokmuştu. Hepsi de o Gu-er denilen melez yüzündendi. Eğer korunması olmasaydı kesinlikle öldürürdü. Sinirli ve hayal kırıklığına uğramış hissediyordu.

Jiya jia, gidecekler zaman geldiği için dao kai'yi bulmaya gelmişti. Bu kaçıncı olmuştu!! Artık dur demesinin zamanı gelmişti hatta geçiyordu. Tek öğrencisinin bu halde sürünmesine dayanamıyordu.

Jiya jia, dao kai'yi yerden kaldığırdığı gibi banyoya götürdü ve soğukta su attı üzerine. Bir süre beklettikten sonra dao kai, sonunda kendine gelebildi.

Dao kai, bir an nerede olduğunu çıkartamadı. Sonra evinde, banyoda olduğunu anladı ve hemen yanında duran sinirli jiya jia'yı görünce başını eğdi.

Ne kadar zaman geçmişti?! Bu sefer ki fazla mı uzamıştı?!

Jiya jia, hayal kırıklığını saklamadan konuştu.

-Gidiyoruz! Hemen! Git hazırlan! Seni 10 dk sonra almaya geleceğim!!

Dao kai, banyodan çıkan jiya jia'ya baktıktan sonra derin bir iç çekti. Ustası kızmıştı. Aslında haklı olduğunu da biliyordu. Fakat ellerinde değildi.

Dao kai, hızlıca yıkanıp üstünü değiştirdikten sonra kapıda bekleyen jiya jia'nın yanına geldi.

Jiya jia, bir süre dao kai'yi süzdükten sonra konuştu.

-Yanlış yolda ilerliyorsun. Seni dövsem ya da uyarsam bile aynı şeyi yapıyorsun. Ne yapacağımı bilmiyorum artık. Fakat bir karar verdim. O arzuladığın kişiyi senin için bulacağım.

Dao kai, sevinçle bağırdı. Gözleri büyümüştü. Şaşırmıştı.

-Gerçekten mi!? Ne zaman?!

Jiya jia, hızlıca cevapladı.

-Geri döndüğümüz zaman. Araştırma yapması için bağlantılarımı kullanacağım.

Dao kai, mutlulukla jiya jia'ya baktı. Uzun zamandır ilk defa bu kadar mutlu hissediyordu.

-Çok teşekürler usta!

Jiya jia, başını salladıktan sonra dao kai'ye takip etmesini işaret etti. İkisi birlikte, ara sokaklardan geçti ve uzun bir süre yürüdükten sonra açık bir alana geldiler.

Garip, kanatlı bir yaratık vardı ve çevresinde de bir kaç kişi vardı. Birilerini beklediği açıktı.

Dao kai ve jiya jia, geldiklerinde bekleyen kişiler tepki gösterdi.

-Geç kaldınız!

Jiya jia, hepsine bir selam verdikten sonra özür diledi. Çok bekletmişti. Hepsi de dao kai'nin yüzündendi. Ters bir bakış attı ona.

Grup, kanatlı yaratığın üstünde çıktıktan sonra kumdan tavan açıldı ve hepsi gökyüzüne çıktı. Gece vakti yolculuk yapıyorlardı. Sabah, dinlenecekler ve gece de yolculuk yapacaklardı. Güneşe fazla maruz kalmak istemiyordu çöl şeytanları.

Dao kai, gidecekleri yeri merak ediyordu. Phoenix ırkının topraklarına gideceklerdi. Bir kaç şey duymuş olsa da merak ediyordu.

Jiya jia, dao kai'ye döndü ve konuştu.

I found myself in the TV series !![BL] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin