열일곱 • Brighter than the fireflies

348 49 72
                                    

On Yedinci Bölüm
Ateş Böceklerinden Daha Parlak

On Yedinci Bölüm Ateş Böceklerinden Daha Parlak

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Benim hikayem acı ile dolu. Hem karışık, hemde anlayabilmek için derin.
Ama kaderimdi bu benim, biliyorum. Tüm hayatım yokuş aşağıydı ve benim frenlerim tutmuyordu. Engelleyebileceğim veya birisinin durdurabileceği kadar hafifte bir geçmişim yoktu.

Ağırdı.

Çocukken ailemin süpriz çocuğu olmuştum. Açık olmak gerekirse bir hata. Sonra büyümüştüm ve evde konuşabileceğim kimsemin olmadığını fark etmiştim. Bende yazmıştım. Bulabildiğim her kâğıda, çizebildiğim her duvara ve çığlık atabildiğim tüm her yerde. Önce babam ittirdi beni kenara, sonra ise annem. Ablamda en başından beri beni kapı dışarı etmişti. Ona hak verebilirdim. Sonuçta hiçbir çocuk fazladan bir dayağı kimsenin uğruna almak istemezdi.

Sonra biraz daha büyümüştüm. Okula gitmiş ve insanları tanımıştım. Kimsenin benimle arkadaş olmak istemediği, benim de kimseyle anlaşamadığım bir yerdi. Öğretmenlerim bile görmezden gelirdi beni. Çünkü görünmezdim. Çünkü onlar için fark edilecek kadar önemli değildim. Sonuçta daha konuşamazken nasıl bir yeteneğim olabilirdi ki.

En sonunda hepimiz büyümüştük. Herkes değişmişti ama ben aynı kalmıştım. Ama bu sefer de tüm okulda, farklı olduğum için dikkat çekmiştim. En çokta erkekler tarafından.

Önce çekik gözlerime laf etmişlerdi. Sonra ise zayıf vücuduma. Beni kenara sıkıştırıp, eteğimi açmamı isterlerken hiç kimse yardım etmemişti. Ne öğretmenler duymuştu sesimi, ne de acıyarak bakan kızlar. Sadece izlemişlerdi.

Şimdi sorsan onlara, Bu bir oyundu Serein, derlerdi bana. Eminim. Çocuktuk hepimiz ve doğruyu, yanlışı bilmiyorduk.

Biliyorlardı. Çünkü o yaşta herkes tacizin ve zorbalığın ne olduğunu bilirdi. Bir insanın korkudan ağladığını görebilirdi. Onun ölmek için çatıya çıkıp kurtarıldığını duyabilirdi. Onlarda hepsini bilmiş, görmüş ve duymuştu. Ancak yinede devam etmişlerdi.

Çocuk muyduk ? Hayır değildik. Bir insana bunları yaşatan asla bir çocuğun masumiyetini taşımazdı. Bunu yaşayıp ölmek isteyen ise bir çocuk olamazdı.

"Onu seviyorum." dedim çatlamış duvara çizilmiş grafittiye bakarken. "Ama zarar görüyorum bu aşktan. Bu normal mi ?"

"Aşkın kendisi normal değil ki." dedi Sejun sigarasını yakarken. Sesi, dudaklarında sigarasını tutmaya çalışırken boğuk ve kesik kesik çıkmıştı. Tam yanımda omuz omuza oturuyor olsak bile, soğuk her tarafımızı sarmalıyordu.

"Peki ya o zaman anlatacak mısın bana her şeyi ? Kurtarmak istiyorsun ya beni Haechan'ın elinden. Şimdi sorularıma cevap verecek misin ?"

Sejun uzun bir süre cevap vermedi. Kafasını eğmiş, yeri izlerken sadece sigarasından dumanlar çekiyordu. Düşündüğünü ve kendi içinde muhakeme yaptığını anlıyordum ama kendisine sakladığı sırlar o kadar gizliydi ki çözemiyordum.

Viraha | HaechanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin