열여덟 • I'll follow the sound of my heart

304 47 30
                                    

On Sekizinci Bölüm
Kalbimin Sesini Takip Edeceğim

On Sekizinci BölümKalbimin Sesini Takip Edeceğim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


İnsanlar ne aşık olmak ne de yaşamak için dünyaya gelirdi. İnsanlar sadece bir sınavdan geçmek adına, o sınavda büyüyüp olgunlaşmak için doğar ve ölürdü.

Mutluluğu, kederi, huzuru, acıyı, hayalleri ve imkansızları tadardınız nefes aldığınız sürece. Güneşin yakıcı sıcaklığını hisseder, soğuk geceyle yorganınızın altına girerdiniz. Her şeyden önce dünyayı tadardınız, bambaşka bir pencereden.

Benim pencelerim kırık olmuştu daima. İçeriye soğuğu davet eden ve defterlerimin sayfalarını uçuran kırık bir pencere. Ben penceremi tamir etmek yerine soğuğu sevmeye başlamıştım. Art arda kapanan sayfa seslerini bir senfoni varsaymış ve odamın etrafında dans etmiştim sessizce. Ben kırık penceremi sevmiştim. Bu yüzden de kendime bir aile yaratmıştım.

Okyanus olmuştu mesela bana anne olan, soyulmuş duvarlarımı bir baba olarak gördüğüm zaman. Defterlerimde hem arkadaşlarım, hem de kardeşlerim olmuşlardı daima. Yazı yazıp, acılarımı paylaşayım diye. Ve bir de büyük bir aynam olmuştu benim. Paslı ve kirli. Ancak insanların içindeki şeytanı en gerçekçi şekilde gösterirdi.

O neyim olmuştu benim ? Ah, evet. Aynalar benim sınavım olmuştu.

Bedenim uyuşuk olmuştu her zaman. Ellerim ağır, hareketlerim yavaş. Bu yüzden her gökyüzüne kaldırırken ellerimi, canım acırdı. Tüm kemiklerim sızlar, yere düşerdi. Bazen o kemikler, derime batardı. Göğüs kafeslerim dışarı çıkar ve senin kaydırakların parklarda değil burada, derdi. Senin lunaparkların çürümüş etlerin ve kırılmış umutların saklı olduğu yerde...

Göğüs kafesinde.

"Kontroller sonucunda Bayan Arcane'in tedavisi gayet iyi bir sonuç veriyor. Tek böbrek ile yaşamak elbette biraz zor olacak ama eminim üstesinden geleceksinizdir. Şuan tek sıkıntımız hipertansiyon. Olabildiğince kontrol altında tutmaya çalıyoruz ki başka bir atak olmasın. Stresten uzak durmanızı istiyorum ve olabildiğince sevdiğiniz şeyleri yapmanızı."

Doktorun konuşmasını dinlemiyordum. Neden komaya girecek şekilde atak geçirdiğimin bilimsel nedenlerini duymak istemiyordum. Cama doğru bakıyordum sadece ve elimi sıkan üç ablama. Bir an bile bırakmıyorlardı elimi.

Çekip gitmek çok istemiştim. Onların hayatından çıkıp, mutlu olmalarını ve benim gibi ağır bir yükten kurtulmaları daha iyi olacaktı çünkü. Ama hayır, bu düşünceler sadece aklıma kazınan iğrenç insanların yıllarca söylediği düşüncelerdi sadece. Anlamıştım.
Ablalarım benimle mutluydu. Bende onlarla. Sonuçta aileler ve kardeşler birlikte mutlu olurlardı, değil mi ?

Viraha | HaechanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin