Vartolu, birkaç dakikadır döndüğü yatakta yavaşça doğruldu. Ellerini dağınık saçlarına götürerek uzun ve derin bir iç çekti. Hiçbir şekilde uyuyamıyordu.
Selim'le bugün ait olduklara eve gelmişlerdi. Veli'ye rest çekmişlerdi ama Vartolu bunun çok kötü olaylara yol açacağını biliyordu. Veli, sadece kendisine sorun çıkarsa sorun olmazdı ama Selim'i ve Dilara'ya da sorun çıkaracağını söylemişti.
Vartolu, uzandığı yatağından kalkarak dolabına ilerledi. Üstüne kırmızı ceketini giydikten sonra adımlarını odasının dışına atmaya başladı.
Bahçeye çıktığında soğuk hava yüzüne çarptı. Ceketini giydiği için şanslı olduğunu düşündü. Gözlerini bahçede gezindirirken ileride çardakta oturan Burak'ı gördü. Onunda burada kaldığını bilmiyordu. Sertçe çenesini sıktığını fark ettiğinde sakin kalması gerektiğini düşündü. Dilara, onun bu halini sevmiyordu. Sinirlenmemesi ve her şeyi mahvetmemesi gerekiyordu.
Adımlarını Burak'a doğru attı. Arkası dönük oturan orta yaşlardaki adama hafifçe seslendi.
"Hava soğuk, öyle değil mi?"
Burak, duyduğu sesle ayağa kalkarak arkasını döndü. Vartolu'yu, görmesiyle kaşları çatıldı. Vartolu, şu anda karşısındaki adama kafa atmak, onu dağıtmak istiyordu ama durmak zorundaydı. Kıskançlığını bastırmak zorundaydı.
"Gene bana tehditler savurmaya mı geldin?"
Vartolu, duyduğu cümleyle kafasını iki yana salladı. Aynı zamanda yüzünde alaylı bir gülümseme vardı.
"Sadece oturmak için geldim."
Burak, duyduğu cümleyle şaşırdı.
"Sadece oturmaya mı?" Dedi.
Vartolu, hafifçe kafasını sallayarak az önce Burak'ın oturduğu yerin sağ tarafına oturdu. Burak, bir süre şaşırarak ona baktıktan sonra az önce kalktığı yere oturdu.
Burak ve Vartolu, ikiside bir süre konuşmadılar. Vartolu, her zaman merak ettiği soruyu sormaya karar verdi.
"Onu seviyor musun?"
Burak, duyduğu soruyla ilk başta şaşırsa da sonrasında derin bir iç çekti.
"Benimle, Dilara'yı konuşmak için mi yanıma oturdun. Ben de neden sertliğini bi-"
Vartolu, onun lafını sertçe kesti.
"Sadece soruma cevap vermeni istiyorum." Dedi.
Burak, yanındaki adamın sert gözlerine bakarak hafifçe yutkundu.
"Dilara, mükemmel birisi bunu biliyorsun. O, benim karşıma en zayıf haliyle çıkmıştı ama o zaman bile öyle güçlü, öyle güzeldi ki..."
Vartolu, duyduğu cümlelerle sağ elini yumruk yaparak sertçe sıktı. Bu yumruğu yanındaki adamın suratına geçirmemek için zor duruyordu.
"Soruma cevap ver."
Vartolu'nun sesi tıslarcasına çıktığında Burak, kafasını salladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp / Çukur
RandomGenç kız annesini bir kan davasında kaybettiği gün Çukur'u terk edip gitmişti. Lakin artık geri dönüp ailesini kurtarması gerekiyordu.